HAİNLERİ Mİ ÖLDÜRELİM, HAİNLİGİ Mİ?

Biz toplum olarak haini, ajanı çok olan toplumuz, hiç sorduk mu acaba nedeni nedir? Sorun benim hainim kim, ben kimin hainiyim? Biz doğru bir şey yapıyorsak içimiz de ajan olsa ne yazar, beni dinleseler ne yazar… Hainler, hainlikler ajanlar, ajanlıklar, vefasızlıklar, gırla gidiyorsa, hem sadece karşı ki grup yapıyorsa biz neden kirleniyoruz o zaman?

Demek ki, sorun büyük, işin içinden karşı tarafı suçlayarak çıkamayız, bir de kendimize doğru bakmalıyız…

Aramızda ki tartışmalara bakalım, türban takıyor acaba yobaz mı, hain mi, takmıyorsa ne, lan bu şu siyasal grupdanmış, bizden degil hani, ne yani hain degil mi? Lan bu oruç tutmuyor hain olabilir mi? Lan bu dün başkanı eleştirmiş hain olabilir ama bana göre ajan... Bu şunlara selam veriyor onlarla konuşuyor hain degilse garanti ajandır yani... Ben 50 yaşındayım, ilk hain ilan edildiğim yaşımı daha dün gibi hatırlıyorum… Genel olarak kabul edilen bir düşüncenin dışında bir siyasal düşünce tercih ettim diye beni hain ilan ettiler… Sadece edip dursalar hainlerin okuması da zor oluyor, işe girmesi de... Ben şanslılardandım yada aile dayanışmasıyla yaşadığım sorunları aştım... Ben acaba gercekten de hainmiydim diye neredeyse şüpheye düşecektim, kabul ettiğim siyasi düşünceyi gözden gecirdim, hiç de hain degildim.. Bazı adaletsizlikler vardı, onlarla kendimce mücadele ediyordum, bazı bana göre yanlış uygulamalar vardı kendimce bunlara karşı çıkıyordum... Bunları yapanlar da o dönemin iktidarlarıydı onlarla ve onun destekcileriyle ters düşmek kendilerince hainlikti.. Hainlik neydi gittim sözlüge baktım….  Kendi içinde yaşadığı gruba bilinçli, zarar vermekten, üzmekten veya kötülük yapmaktan hoşlanan kimse, ben öyle degildim, bunu kesin biliyordummm… Ben sadece bu olan bitenden başka daha iyi bir yol varmı diye düşünüp toplumumuz için daha iyi olacagını düşündüğüm bir degişiklik yapabiliriz mi diye düşünen biriydim… Bana hain diyen bunlar neydi benim hainlerimmiydi?

Hayır, onlar bu yaptıklarının toplumumuz için iyi olduğuna inanarak yapıyorlardı, hain degildiler ama hata yapanlardı… Oysa ki hainlikte bilinçli zarar vermek vardı, yani bir şeyler yaparken hata yapanlara hain diyemezdim, bazı arkadaşlarım bana dedi ki ama, onlar sana hain diyor… İyi de yine hata yapıyorlarsa onları uyarmak lazım yoksa onlar bize, biz onlara hain diyerek sadece hain sayımızı çogaltır, birbirimizden uzaklaşırız… Aynı yerde, aynı vatanda yaşar, aynı dili konuşuruz ama anlaşamayız… Neden?

Hainlik suçlaması haddini aşan bir suçlamadır, karşılıklı suçlarken bir birimizi duyamayız, anlayamayız, saglıklı yargılarda bulunamayız....  Kimi kez sadece eleştirene bile hain dendiği yerde, bütün ötekilerin hain olduğu yanılgısının yaşandığı yerde, daha çok hain üretmenin anlamı yok… O zaman ne yapacagız?

Hainliği öldürecegiz, ne onların haini biz, nede bizim hainimiz onlar olacak, iman etmeyen birine, sen kafirsin, iman edeceksin diye zorlarsak, yada başka şekil de iman eden birine bizim gibi iman etmediği için hain ilan edersek, o içimiz de takiye yapan ajan olma potansiyeli kendi ellerimizle kendi takımımızın içine alırız, bu nedenle baskı ve zorlama degil gönüllü iman edenlerle yola devam etmeliyiz, bu alanda ki çatışmaları azaltmak için de laikligin iyi anlaşılması için  bu düşünce üzerine düşünelim..… Bu alanda ki hainligi öldürelim... Siyaseten farklı düşünen birine faklı düşünüyorsun diye hain demeyelim, biz de ondan farklı düşündüğümüzü unutmayalım…  Siyaseten farklı düşünenler bizim düşüncenin çuvalladığı zaman bu topluma alternatifi olacak düşünce olduğunu unutmayalım… Böylece bu alanda ki hainlikleri de öldürelim...

Eleştiri, farklı düşünce, inanma hainlik degil, tersini düşünerek, hain üretmek yerine, hainligi öldür, ne sen hainsin ne de onlar, hata yapabiliriz ama hain degiliz, rahat olun siz de degilsiniz… Yarın dan tezi yok hainligi öldürelim….

Selam ve sevgilerimle…    Fikri Adil – Haziran 15 – www.vatandasfikri.com