|
|
|
Genç Yazarlarımız |
|
Reklam |
İMAN ETMEDİKCE CENNETE GİREMEZSİNİZ, BİRBİRİNİZİ DE SEVMEDİKCE İMAN ETMİŞ OLAMAZSINIZ!
H.z. Muhammed
Adrese Git |
|
|
|
OLAĞAN ÜSTÜ DURUMLAR DA BİZİM GÖREVİMİZ!! |
OLAĞAN ÜSTÜ DURUMLAR DA BİZİM GÖREVİMİZ!!
Dün Suriye de, Irak da izlediklerimizin bizim de başımıza gelecegini tahmin edebildik mi? Ucaklarımız, helikopterlerimiz, tanklarımız halkımızı, polisimizi, askerimizi, meclisimizi, kamu binalarımızı bombaladı, kurşunladı buna kızan halk bazı askerleri linç etti... Birde ne görelim televizyonlarda izlediğimiz çatışmalar başımıza geliverdi.... İşte bu nedenle böyle anlarda nasıl davranmalıyız, görevimiz nedir diye düşünmek durumundayız... Buyrun...
Öncelikle olağan durumlar da iyi yaşanması ve olağan durumların yaşanması için çalışmalıyız, normlarını normallerini, değerlerini kaybeden toplumlarda görüyoruz ki ya iktidar için, ya para yada başkaca hoşa giden şeyler için canı yok sayabiliyorlar. Bunu şöyle acarsak daha iyi anlayacağımızı umut ediyorum, toplumumuzda ister siyasal taraflar, ister sosyal tarafların demokratik hukuk kurallarına göre birbirinin inanç, siyasal ve yaşam tercihlerine karşılıklı saygı çerçevesi için de, canları kutsal sayarak toplumsal yaşayışın toplumumuzda yaşanması için çalışmalıyız… Diyelim ki olmadı, bütün çalışmalarımıza rağmen normal toplumsal ve kurumsal işleyişi inşaa edemedik ve ister sosyal isterseniz siyasal veya ekonomik çatışmalar başladı, burada bizim görevimiz ne olacak?
Bu çatışmaların hukuk, adalet, ahlak insaniyet kuralları içinde yapılmasını sağlamak, buda başaramadık mı, o zaman çatışma anında ülkemin kurumlarına, ülkemin vatandaşlarına nasıl az zarar verilerek çatışma ortamından kurtuluruz hesapları yapmalıyız… Her tarafa karşıdakilerin bu ülkenin vatandaşı olduğunu buna dayalı yasal hakları olduğunu bu yasal hakların minumum haklar olduğunu dolayısıyla karşılıklı haklara saygıya davet etmeliyiz… Haklara saygısızlıkların çatışmaya neden olduğunu belirtir ve saygısızlık sonucu çatışmada o zaman yaşam hakkına saygı duyulması için çalışmalıyız… Kamu kurumlarının vatandaşların hukuki haklarına saygı duymasını tesis için çalışmaşıyız… Nihai olarak çatışmaların barışla sonuçlanması için çalışmalıyız, bize haklılarda kızar haksızlarda kimse çatışma anında barış düşünemez, karşılıklı kin, nefret duygularının körüklediği fanatizme dayalı intikam duyguları toplumda agır basmıştır… Allaha şükür toplumumuz şu anda o noktada değildir, bütün tuzakları sağduyusuyla aşmaktadır, ama bu sağduyuyla aşmak için duygusal değil akılsal davranışlar gerekmektedir… Bu gibi durumlarda sakin ol, fitneye acık hale gelme prensibini uygulamayız…. Sistemi daha iyi, daha adil nasıl işletiriz düşünceleri üzerine kafa yormalıyız..
Demokratik sistemin olmazsa olmazı muhalefet etme hakkının korunması için çalışmalıyız, bütün bu çalışmalarımızın nedeni ülkemizin, milletimin, vatandaşımızın bu ülkede daha iyi ve güzel yaşaması için olduğunu unutmamalıyız ki…. Yurdumuzun üstünde karabulutlar dağılsın hatta hiç karabulut gelmesin… Vatanımız da vatandaşımızın İyi ve güzel yaşaması için 80 milyon vatandaşımız el birliği ile görevli olduğumuzu unutmamak dileğiyle selam ve saygılarımla….
Hüseyin Benek --- 22.7.2016 – www.vatandasfikri.com
|
|
|
Bu Üyenin Diğer Yazıları |
|
|
|
Reklam |
“Din lüzumlu bir müessesedir. Dinsiz milletlerin devamına imkân yoktur."
M.Kemal Atatürk
Adrese Git |
|