SİYASAL TAHKİR
(Tahkir: Karşılıklı Suçlama Ve Aşağılama, Onur Kırma Yöntemi)
Siyasetçilerimize ve taraftarlarına bakıyorum, sadece suç karşıdakiler de, hatta o kadar suçlu ki karşı grup, ancak bu suçları hainler işler… Artık hainlik siyasal söylem de normal hal aldı… Son olaylara bakalım mı?
Bir siyasal partimiz Adalet kongresi düzenliyor, 10.000 kişi toplanıyor içlerin bazı ayarsızlar içki içiyor, bu hemen siyasetimizin gündemine oturuyor… Hükümet kanadı kendi eksikliklerini kapatmak için kutsal mekanlarda içki içiliyor veryansını kendi medyasıyla da sağır sultanlara bile duyuruyor… Bence de böyle bir toplantıda içilmemesi gerek, bazı kimseler ortama bakmadan içki, içmeyi özgürlükleri sayıyor, yanlış bir sanı… Ama bunun hükümet eliyle topluma duyurulması ise daha başka yanlış, 10.000 kişinin içinde üç beş kişi, içki içmiş, muhalefet partisi yetkilileri onları kamptan atarak bu konuda duyarlılığını göstermişler… Diyelim atmadılar, üç kişi yüzünden 10.000 kişiyi ve muhalefet partisini zan altında bırakmak hükümetin işleri arasına mı? Madem öyle işte böyle…. Beden bir tahkir yapayım mı?
Bu muhalefet partisi mensupları şarhoşların teki değil çiftidir, içerler ne konuştuklarını bilmezler saçmalarlar… Eyvallah, muhalefetin saçmalıkları sadece kendisini bağlar, ikinci dereceden kamusal sorumludurlar… Ya iktidarda ki, hükümet edenler saçmalarsa, nasıl yani? Örnegin faiz haramdır diye her ortamda fetva verip, son 15 yıldır toplumu gırtlağına kadar borçlandırarak, milletimizin tarihin de, faizin en çok alınıp verildiği bir döneme imza atmışlarsa… Bankaların karlılık oranları enflasyonun üç katını geçmişse, yani muhalefetin kusuru ile iktidarı kusurunu kıyasladığımızda muhalefet her daim çok masum kalır, bunu bir kenara koyalım ve devam edelim… Tahkir ya işimiz, ne yapacağımızı, ne yapmayacağımızı konuşmak yerine birbirimizin kişisel kusurunu arıyoruz, işimiz karşılıklı suçlama ve aşağılama ya… Birde bunu toplumda fitneye neden olacak şekilde karşılıklı tartışmaları tahkire, yani suçlamaya dönüştürüyoruz ki… Bunun adına siyaset değil, taraflarınızı karşı tarafa karşı kinle, nefretle, doldurma operasyonu diyebiliriz… Zaten siyaset bilgilerinden uzak bir siyasal ortamımız var… Liberalizm ne, sosyal demokratlık ne, muhafazarkarlık ne, Milliyetçilik ne çokta bilmediğimizi düşünüyorum… Önerim siyasal bilgiler kitaplarından, tercih ettiğimiz ve tercih etmediğimiz siyasal düşünceler üzerine bilgi edinmek olsun… Devamla…
Tahkirden uzak duralım, toplumumuzda kin ve nefreti artırarak fitneye neden olmayalım, parti içi demokrasiyi inşaa edelim, adayları ön seçimle belirleyelim, nasıl toplum muhtarlarını seçiyorsa, yerel yöneticilerini de, temsilcilerini de seçsin… Lider ve genel merkezler kontenjanları dışında aday belirlemeye müdahale etmesin… Karşılıklı suçlamalarda atlet polemiği gibi saçma polemikler ülke gündemini işgal etmesin ki siyasetimiz normalleşsin…
Dış ticaret acıgı, borçluluk oranı, ülkemizin üretim, enerji, teknoloji sorunu gibi sorunlarımızın olduğunu hepimiz biliyoruz ve atleti tartışmak hoşumuza gidiyor… Bu deve kuşu misali sorunla karşılaşınca kafamızı kuma gömmeye benziyor… İllaki bir konu tartışacaksak Suriye politikasının bize maliyetini ve sorumlularını tartışalım mı? Yok bu konu hükümet yetkililerini ve taraftarlarını rahatsız eder, o zaman cemaatlerin devlete sızmasının nedenlerini tartışalı mı? Yok, buda rahatsız edici hem başka cemaatlerin devlete sızması devam diyor… Ya tartışacak o kadar konu var ki, üç kişi alkol almış, muhalefet partisi lideri atletle fotoğraf çektirmiş, bunlar gündemi saptırmak, sorunların yerine başka şeyleri tartıştırmaktır… Biz buna cambaza bak, cambaza bak diye dolandırıcıların taktiği desek yeridir…
Biz cambaza bakmaya devam edecek miyiz, yoksa gerçek sorunları görecek, gerçek sorular soracak, onların çözüm yollarını mı tartışacağız? Ülkenin geleceğini bu belirleyecek… Dilerim geçek sorunlarımızı, gerçek sorular sorarak tartışırız ve çözümler buluruz… Bulmak dileğiyle selam ve sevgilerimle…
Hüseyin Benek – 6.9.17 – vatandasfikri.com
|