İNSAN “KADIN” ERKEK - Öteki Yanımız, Kadın!!
İnsan deyince ne anlarız, nelerden oluşur, kadın, bebek, çocuk, genç, orta yaşlı, yaşlı gibi evreleri yaşayan, aklı içgüdüleri, hazları olan, acıları, üzüntüleri, amaçları, idealleri olan canlı mı, anlamalıyız? İnsanlığın anası olan kadın deyince ne anlarız, kadın olmazsa insanlık olur mu? Öte yandan, yaşanılan sorunların çoğu kadının geri plana itilişinden mi, insanın bir parçasıyken ötekileştirilişinden mi kaynaklıdır? Kadın öteki midir? Biz sırasıyla insan, kadın, erkek, toplum üzerine düşünerek kadını, erkeği değil insanı yani bizi anlamaya çalışalım mı? Bunu yaparken, bu konuyla ilgili yeni bir şey söyleyebilecek miyiz, yoksa dünya üzerinde söylenmemiş söz kalmamış deyip duracak mıyız, ben durmamamız gerektiğini düşünenlerdenim… İnsan deyince ne anlarız, insan nedir?
İnsan: Toplum hâlinde bir kültür çevresinde yaşayan, düşünme ve konuşma eyleme yeteneği olan, kendini, evreni, bütün olarak kavrayabilen, bulguları sonucunda olanları değiştirebilen ve biçimlendirebilen canlıdır… Der sözlükler ve devam ederler, huy, karakter ve ahlak yönünden üstün nitelikli olan, olması gereken kişi, kimse diye devam eder… Biz burada kendimize nerede yer buluyoruz, bu genel tabirin içinde kadın erkek ayrımının olmadığını görüyoruz, yani insanın ötekisi yok, insan kadınla insan… İnsan üzerine düşünmeye devam edecek olursak, daha başka ne denilebilir?
Bütün bunlar bize eylemlerimizden sorumlu olmayı gerektiriyor ve iyi yapma sorumluluğu doğuruyor, biz iyi olanı yapabiliyor muyuz? Aslında insan olmak eylemlerinden sorumlu olmak demektir… Örnegin biz insanın yarısını oluşturan kadınlarla ilişkilerimiz de iyi olanı, karşılıklı mutluluğa neden olacakları tercih edebiliyor muyuz? Edemiyorsak sorumluluk kim de? Biz onları, onlar bizi mutlu edebiliyor mu? Birlikte yaşamanın amacı nedir, ortak akılla, ortak iyi olanı yaşayarak mutlu olmak değil mi? Kadın nedir, kimdirler devam edelim mi?
Kadın: Erişkin dişi insan, hatun, hatun kişi, zen, erkek veya adam olmayan… Analık veya ev yönetimi bakımından gereken erdemleri olan, bayan diyebiliriz… Birde öbür yanı erkek üzerine düşünelim mi?
Erkek: İnsan, hayvan ve bitkilerin dişiyi dölleyecek cinsten olanı, sperma oluşturan organizma, yetişkin adam, bay, er kişi, kadın olmayan da diyebiliriz… Aile kurma noktasın da erkek kocadır... Sözüne güvenilir, mert olan kadın olamaz mı, olur.. Gelelim kadın/erkeklerin, bebeklerin, gençlerin, yaşlıların oluşturduğu topluluklara…
Bunlar toplam da toplum oluştururlar… Aynı toprak parçası üzerinde bir arada yaşayan ve temel çıkarlarını sağlamak için iş birliği yapan insanların tümüne, aile, kabile, cemiyet, vatandaş toplumu denmektedir…
İnsanların gelişmiş toplumları doğal eğilimlere göre değil, sözleşmeye, yeteneklere, eğitime, ahlak ve adaletli olunmasına dayanarak oluşturulmuştur… Belirli ereklere ulaşmak için isteyerek kurulan, istenildiğinde dağılabilen insan topluluğu, birliği, ilkeler üzerine kurulmuş birlikteliklere de toplum diyebiliriz.. Bunlar daha iyi bir yaşam sürdürmek, karşılıklı katkılar sunmak için işbirliği yapan, aynı toprak parçası üzerinde birlikte yaşayan ve ortak kültürleri olan insan kümesine de toplum dediğimiz de… Son olarak şunlar çıkar ortaya..
Bizim diğer yanımız, yada onların diğer yanı olan biz erkekler yek diğerimizin mutsuzluğuna mı, katkı sunuyoruz, mutluluğuna mı? Yoksa karşılıklı beklentilerimizi artırıyor, bir birimizin öteki yanına nefes aldırmayacak kadar müdahalelerde bulunuyoruz mutsuz mu ediyoruz? Ediyorsak ki, bana öyle geliyor ediyoruz, etmeyelim… İnsan, olarak diğer yanımızın hakkına, hukukuna, sağlığına mutluluğuna dikkat edecek şekil de yaşayalım ne dersiniz? Daha iyi yaşamak, daha mutlu yaşamak elimizde, Yaşamak dileğiyle… Selam ve Sevgilerimle..
Hüseyin Benek – 8.3.19 – vatandasfikri.com
Kaynak: http://tdk.gov.tr/index.php?option=com_bts&view=bts
|