KAMUDA HİYERARŞİNİN BOZULMASI

(Ordu da, Yaşanılan Protokol Krizi Üzerine)

Kamu kurumların da bir hiyerarşi işler, bunun bazı temelleri vardır, bu temeller sarsıldımı bu kurumlar işlemez, işlemediği gibi topluma yük haline gelir… Bunu kim yapar kamu iradecilerinin iradesizliği, sorumlu olmamalarına rağmen yetkili olamamaları, yada bu yetkilerini kötüye kullanmaları, yada yetki alanlarının dışına taşmaları size onlarca örnek erebilirim.. Bunların en önemlileri kamunun siyasileşmesi ve iktidar partisinin her alanda yönetim etkisi değil, siyasal etkisinin hissedilmesidir… Başka önemli bir hiyerarşi bozulması ise en az siyasallaşma kadar etkilidir, nedir derseniz, liyakatin bozulmasıdır, vasatların, bizim adam diye yetkilendirilmesidir, siz düşünün orada işi bilene emretme yetkisi vasata verilirse ne olur? Bunlar üzerine düşünmezsek, bu sorun büyür, büyür… Bunların ana kaynağı kamunun erezyonuna aşırı partili örgütlenmesidir, Kamu kurumlarında işletme mantığının uygulanamamasıdır, burada adam emir konuta zinciri içinde ama kendisini, memur amir ilişkisi içinden çok partili hissediyor ve parti başkanını dinliyorsa ne olur? Ben bu tiplerle kamu hayatımda karşılaştım, beni üzdüler ve birkaç nedenim daha vardı, erkenden emekli oldum, sizde muhtemelen karşılaşmışsınızdır… Her neyse size anlatacağım durum son olarak haberlere düşen, Orduda bir yayla şenliği, Kültür ve Turizm bakanımız Numan bey de orada, kendisini yakinen tanıma fırsatım oldu, çevresine saygılı, ayrıca mütevazi bir kişilik onunda yanın da ne oluyor biliyormusunuz? Ben tarafları tanımam, ne Ordu belediye başkanını, Ne Ordu emniyet müdürünü ama yaşanılanların nedenini tahmin edebiliyorum…

Belediye başkanı ali kıran baş kesen, belediyeyi kendi malı sanan bir adama benziyor, sınırlarını aşan, valinin ve emniyet müdürünün alanlarına müdahale eden biri olsa gerek… Beni millet beni seçti, benim arkamda da teşkilat, partim var, ben atanmış bir emniyet müdürüyle didişirsem İçişleri bakanı benim yanım da olur… Bölge milletvekilleri, il başkanı benim yanımda olur, bu nedenle emniyet müdürünü protokolde geri plana attayım, hatta protokole almayayım dediyse ki bence, demiştir…  Kamu da hiyerarşinin erezyona uğradığını artık herkesin kafasına göre davrandığını biliyoruz… Fiili durumların sonucu budur, yasal durumlar uygulanırsa, herkes sınırını bilir, yasa değişmeden fiili durum yaratılmaz, en üstteki de alttaki de yasalara uyar, liyaketle gelinmişse uymamak için de zaten gerekçe olamaz… Emniyet müdürü bir yere oturmak istiyor oradaki görevliler oturtmuyor, emniyet müdürünün korumalarıyla, belediye başkanını korumaları birbirine giriyor, Üstelikte bakanın gözü önün de, bu ne kontrolsüzlüktür… Demek ki kamu gücünü öyle bir kendi güçleri gibi görmeye başlamışlar ki ne bakan, ne vatandaş, ne yasa tanımıyorlar… İşte güç ve iktidar zehirlenmesinin en uç örneği… İktidar partisine mensup arkadaşlar ricam yukardan aşağıya liyaket sistemine uyulmasıdır, hem parti içi ilerleyişlerde, hem kamu kurum ve kuruluşlarında… Parti içi ilerleyiş seçimle olmuyor, liyakette belirsizse, bu adamlar nasıl seçiliyor? Üzülerek söyleyeyim parası olan, partide her toplantıya katılan biraz da çevresi olanlar seçiliyor… Olaya bak..

Burada bir İl emniyet müdürünün, il protokolün de nereye oturacağı belli degilmidir, Vali bu sorunu bu zaman kadar neden çözmemiştir, belediye başkanı bunu bilmiyor mu, bu kadar kontrolsüz adamları neden yakınında taşır, emniyet müdürü tartışmak yerine tepkisini neden kalkıp giderek göstermez… Soruna müdahale edecek ikinci derece yöneticiler nerededir? Bakan beye rağmen bunlar yaşanıyorsa, sorunun vahametini siz anlayınız derim… Şimdi gözler İçişleri bakanımızdadır, bu olayın takipçisi olduğu kadar, kamuda yaşanan siyasileşmeyi de engelleyecek adımlar atmalıdır… Bir Vali, Bir Kaymakam, Bir Emniyet Müdürü Siyasi olan belediye başkanıyla nasıl bir hiyerarşik ilişki kuracak, bu belirsizleşmiştir, bozulmuştur… Ben daha 3-4 yıl önce bu konuyla ilgili yazı yazdım konumun kayağı, Kaymakam, Belediye başkanı, İktidar partisinin İlçe başkanı her etkinliğe aynı arabayla gidiyorlardı…  Yazımdan önce dilimin döndüğü kadar uyarmaya çalıştım… Kamu bu kadar siyasal taraf olmamalı, Muhalefet ilçe başkanını arabasına almayan Kaymakam, İktidar partisinin ilçe başkanını arabasına almamalıdır… Bütün bu yaşanılanların nedeni kamunun liyakatten uzaklaşması, yasalardan uzaklaşması, aşırı siyasileşmesidir… Kamuyu Kamusallaştırmak Dileğiyle Selam ve Sevgilerimle…

Hüseyin Benek – 24.7.17 – vatandasfikri.com