|
|
|
Genç Yazarlarımız |
|
Reklam |
İMAN ETMEDİKCE CENNETE GİREMEZSİNİZ, BİRBİRİNİZİ DE SEVMEDİKCE İMAN ETMİŞ OLAMAZSINIZ!
H.z. Muhammed
Adrese Git |
|
|
|
SEÇİM İPTALİ SORUNU ÜZERİNE |
SEÇİMLERE GÖLGE Mİ DÜŞTÜ?
Mecelle de yazarı olan Cevdet Paşa 1871 yılında yazdığı adlî ıslahat raporunda, “kanun” kavramının önemini vurgulayarak şöyle diyordu, bugünkü Türkçeyle: “Hakimler önlerine gelen olayın özelliklerini şerh etmek ve tam bir adaletle kanunu uygulamakla görevlidir. Kendi vicdani muhakemelerine başvurarak hüküm veremezler” (Tezakir, Tetimme, sf. 99)
Bu “kanun” fikri hukuki modernleşme tarihimizin en önemli zihniyet gelişmelerinden biridir. YSK kesinlikle “siyasi” etki altında kalmamalı, kesinlikle sadece “hukuki” karar vermelidir diye beklerken… Verdiği karar ne kadar kanuni, hukuki? Bir karar geldi ve 31 Mart İstanbul Büyük Şehir seçimleri iptal edildi… Zaten bazı sorularımız vardı, hemen aklımıza şu soru geldi, bu seçimler yeteri kadar kanuna uyacak titizlikle yapıldı mı? Birlikte bunun cevabını bulmaya çalışalım mı?
Seçime giren adaylar eşit şartlarda aday olur, yarışırlar demokrasi ilkesi gereği üzerinden baktığımızda adaylardan hükümet, kamu desteği olanlar ve olmayanlar vardı değil mi? Evet, hatta hükümetin en başındaki Cumhurbaşkanı hem yemin metninde, hem de anayasa metninde bağımsızlığı vurgusu yapılırken… Sanki kendi aday olmuş gibi 100’e yakın miting yaptı… Bu mitinglerinde ne kadar kamu desteği aldı bilinemiyor… Bunlar şaibe sayılmıyor bile, artık normalimiz oldu, ayrıca anayasanın yarısı Cumhurbaşkanı için bağımsız olmalı derken, yarısı da partili olabilir der hale gelerek kendisiyle çatışır hale gelmiştir…
İkinci şaibeye neden olan durum ise Olağan üstü haller de Kanun Hükmünde Kararnameyle atılanların aday olasına izin verilmesi, bunlardan kazananlara seçildi belgesi olan mazmatanın verilmemesi ise üzerinde durulması gereken başka bir durum…
Sonra içinde TRT ve Anadolu Ajansının da için de olduğu bir medya tekelleşmesinin sadece hükümet yetkililerinin ve iktidar partilerinin adaylarına ekranlarını açması, muhalif adaylara kapatmasıdır ki bu bile adayların, partilerin düşüncelerini, projelerini vatandaşlara ulaştırmada ciddi eşitsizliklere neden olmuştur ki… Hükümet sözcülerinin acıklamalarından bıkan muhalifler ne diyor diyen, iktidar parti taraftarları bile muhalif iki kanalı izlemeye, muhalif iki üç gazeteyi takip etmeye başlamışlardır… Hatta yabancı ajansların Türkçe yayın yapan siteleri daha çok itibar görmeye başlamıştır.
Dördüncü sorunlu yöntemler ise bugüne kadar uygulananların aksine itiraz takvimine dikkat edilmeyişidir… Bu kurallar muhalif itirazlara karşı uygulanmış ama İstanbul seçimi için uygulanmamış böylece bu seçimlerin üzerinde ki gölge demokrasimizin de üzerine düşmüştür…
Delillerin somutluğu ilkesi, ne kadar dikkate alınmıştır, muhalifleri dinlersek somut bir delil yoktur, mevcut itiraz edilen sanıklar sayılmış arada hala 14 bine yakın fark olduğu görülmüştür…
Altıncı durum ise seçim sonuçlarını etkileyecek kadar oyun şaibeli olup olmaması ilkesine, ne kadar dikkat edilmiş bu konuda da soru işareti bulunmaktadır…
Bu zamana kadar her seçimde görev alan kamu bankaları görevlilerinin kamu görevlisi sayılmaması ise seçimin iptaline gerekçe ararken üretilen delil sayılabilir mi? O zaman daha önceki sandık kurullarında bu kişiler görev aldıysa, o seçimlerin durumu ne olacaktır?
Sekizinci gölge ise bana göre şudur, itiraza söz konusu olan tüm sandıklar, oylar yeniden, yeniden sayılmasına rağmen 13700 oy fark olmasına rağmen seçimin iptali, toplumun ve hukukçuların büyük bir bölümünü şaşkınlık içinde bırakmıştır. Bunca hukukçu bu iptalin gerekçesizliginden yakınmaktadır. Son ve bence en önemli seçimin üzerinde gölge ise şudur…
Dokuzuncu gölge tüm yukardaki soru ve cevapları gölgede bırakacak bir durumdur… Bir sandıkta dört oy var, Büyük Şehir Belediye Başkanı, İlçe Belediye Başkanı, Belediye Meclis Üyeleri, Muhtar aynı sandık da, aynı zarfta, aynı kurullarla seçim yapılmışken sadece iktidar partisinin kaybettiği büyük şehir seçimlerinin iptali ise bu YSK kararına ciddi gölge düşürmüştür… Bu kadar gölgeyi nasıl dağıtabiliriz…
Bu iptal edilen seçimin yapıldığı 23 Haziranda Demokrasiye inanmış kişiler mazeretsiz bir şekilde oy kullanmaya gideceğiz ve seçimlerin üzerinde oluşan bu gölgeleri el birliğiyle kaldıracağız.. Umuduyla Selam ve Sevgilerimle…
Hüseyin Benek – 7.5.19 – vatandasfikri.com
|
|
|
Bu Üyenin Diğer Yazıları |
|
|
|
Reklam |
“Din lüzumlu bir müessesedir. Dinsiz milletlerin devamına imkân yoktur."
M.Kemal Atatürk
Adrese Git |
|