KİRİZ NE ZAMAN BİTER?
Kirizden Ne Zaman Çıkarız?
Krize nasıl, neden gelindi, bunlar üzerine düşünerek ve bu sonuçlara neden olan nedenleri ortadan kaldırarak kirizden çıkılabilir.. Ne yazık ki uygulanan politikalara bakıyoruz, kirize çanak tutulduğunu görüyoruz... Ana kirizden nasıl cıkılır de Anama, Kirizi bilse anlatır, ama kirizi bilmez.. Ana yoksulluktan, fakirlikten nasıl kurtulunur dersek, o size şunuları anlatır, ekeceksin, dikeceksin, tarlada da, harmanda da izin olacak, emegin olacak ki, fakirlikten kurtulabilelim der... Bu ürettiklerinden kara gün için kenara para koy der... Biz ne yaptık?
Son 20 yılda bir trilyon dolar dış ticaret acığı verdik, ben 2011 yılını hiç unutmam 105 miyar dolar acıkla zirve yapmıştık ve bizim gibi vatansever vatandaşlar, bunlar kaynaksız harcama, bunlar borçla yapılan harcamalar ciddi soruna neden olurlar dedikce... Paramız var ki alıyoruz, paramız var ki harcıyoruz, ülke ucuyor kıskançlık yapmayın, bak Almanlarda kıskanıyor, sizde kıskanıyorsunuz diyorlardı... Yanlış kararlar ve eleştiri kültürü olmayanlar, hükümetin yanlışlarını sürekli alkışlamanın ne kadar büyük vebal olduğunu bilmeyenler, bizi bu noktaya getirdiler.. Şimdi nasıl çıkarız diye düşünürken...
Biz diyoruz ki elimizdeki kıt kaynaklar, en alt gelir grubuna geçimlik olarak verilsin, en alt gelir grup korunurken, orta halliler cüzzi vergilerle bulaşılsın, zengin olanlar zaten krizi hissedinceye kadar fakir ölür derler ya.. Bu krizden zenginlere ve kamu kurumlarına tasarruf yaptırarak çıkılabilir, çıkılsın... Biz ne yaptık faizleri düşürdük, kredileri almayanı döverler seviyeye çektik, amac enflasyonu düşürmek, piyasaya canlılık sağlamaktı.. Öyle mi oldu? Yok...
Olmadı, sadece iki sektörde geçici bir canlanma oldu, araba ve ev satışları patladı, dünyada ekonomik kriz virüsle başladı, araba fiyatları yarı yarıya düştü, bizde kiriz daha öncesinde başlamıştı, bu nedenle biz kirizde virüse yakalandık, virüsle buhrana dönüştü... Böyle olaganüstü durumlar için ayrılan karşılıkları da seçimden önce piyasayı canlandırmak için harcanmıştık... Çıkış için ya borç bulacaktık, yada para basacaktık, borç aradık, seçimden önce düyada eksi faizler varken biz %4-5 faizle borçlar aldık, şimdi zaten borç istediğimiz ülkelerde, kısmen ekonomik sıkıntı yaşıyorlar ve kendi piyasalarını canlı tutmak için olagan üstü durumlar, kara günler için ayırdıkları karşılıklarını harcayarak daha kolay çıkmaya çalışıyorlar... Biz ise bu yüksek faize ragmen borç bulmakta sorun yaşıyoruz... Çıkış için ikinci yol para basmak bastık ve bu paraları da ev ve araba için harcadık, oysa bu kredilere giden paraların yarısını en alt gelir grubuna ve geliri olmayanlara dagıtmış olsaydık... Diger yarısı ilede aynı anda tarımda/sanayide üretimi teşvik edecek, teşvikler olarak verseydik... Şimdi kirizden çıkışı konuşabilirdik, daha henüz çıkışı bulamamış bir halde gibiyiz... Nasıl çıkarız?
Vatandaşa tasarruf yap desek, bu delimi ne der, işsizlik yaşayanlara hakaret bile olur, asgari ücretle gecinmeye çalışanlara abes olur, emekli Mehmet amca bu adam nerede yaşıyor der? Çıkış içinde kaynak lazım, para bastık kredi verdik araba altın ve dövize eve gitti... Şimdi parası olan grup var trilyonerler, bunları çok ürkütmeden, ürkerlerse paralarını ya yastık altına kaçırırlar, yada yurt dışına... Bunlara yatırım teşvikleri verilsin, yaptığınız yatırımın yarısı bizden nakit densin, bunun için para da basılsın, borç da alınsın... Ama eski alışkanlıklara düşülmesin havadan gelen para diye hepsi milyonluk arabalara binmesin... Kamu savurganlıktan vaz geçsin tasarruf etsin, en alt gelir grubuna ve geçimlik geliri dahi olmayanlara geçimlik gelir temin edilsin... Kamuya beyhude çalışan almak yerine yatırımlarla istihdam yaratılsın ki... Kirizmidir, buhranmıdır, bundan çıkış için cabamız olduğu görülsün, yetmediği zamanda kaynaklarımız tüketim için degil, üretim için, yatırım yapmak amacıyla borçlanmaya gidilsin...Bunun yanı sıra, eleştiriler, öneriler dinlensin, değerlendirilsin, kurumların hukuk içinde kalması gibi yan desteklerden de yararlanılsın... Siyasiler bu meselede lüzumlu lüzumsuz açıklamalarda bulunmasın, daha çok uzmanlar ve sorumlu bürokratlar, akademisyenler konuşsun dinlensin, önerileri dikkate alınsın ki... Bu kiriz belasından kurtulabilelim... Kurtulmak dilegiyle, Selam ve Sevgilerimle...
Hüseyin Benek ** vatandasfikri.com ** 27.9.2020
|