BELEDİYE YÖNETİMLERİNDE SİYASAL BAĞ

(Seçtiğimiz, Seçilen Belediye Başkanlarının Topal Ördek Yapılmasına İzin Verecek miyiz?)

Belediyelerin büyük bir bölümü, yada şöyle dersek daha doğru olur, en büyük kentler son seçimlerde muhalefet partisinin yönetimine geçti... Demokrasilerde yönetimleri seçimle degiştirmek gayet normaldir, başarısız bulunan yönetimler degiştirilirler, öylede oldu... Yalnız seçim öncesine dönerek yaşanılanları degerlendirmeye çalışalım ki, daha iyi anlaşılır olsun konumuz, olaylar...

Ben Ankara da yaşıyorum, aday olan Belediye başkanı bana göre çok milliyetçi, ama onun Terör örgütü mensuplarını işe alacağını su saatlerinizi okumak için, evinizin içine bu örgüt mensuplarının girecegini ayen beyan söyledi iktidar partisi yetkilileri.... Duyduk ve unuttuk... Sonra...

Arkalarında hükümet destegi olmazsa, hizmet yapamayacaklarını da ayan, beyan söylediler, acaba hükümet başka milletin mi, hükümeti, muhalfet partileri başka bir devletin mi vatandaşlarınca oluştturulmuş muhalif gruplar? Bunlar demorkasi içinde söylenmeyecek sözlerdi, şunuda dediler...

Siz bunları seçerseniz, biz bunları topal ördek gibi yaparız dediler, bu siysal raconda ne demektir... Hizmet için kullanılmak üzere verilen, hükümet gücümüzü, kullanarak bunları seçerseniz, yetkisizleştiririz, hizmelerin engel oluruz demektir... Bu topal ördek edilecekler, yerel yöneticiyse, merkezi hükümet tarafından desteklenmemesi demektir, bunları da dediler... Demokratik siyasette bunlara bel altı söylemler denir, hatta diz altı bile diyebiliriz... Gelelim günümüze...

Bu söylediklerini yapıyorlar, meclis coğunluguna dayalı olarak, belediye çalışmalarına adeta engel olmaya çalışıyorlar... Nasıl yani? Belediyeler önceki yönetimler tarafından, aşırı borçlandırılmıştır... Bu şu demektir, engel olunan siyasal grubun yönetimleri tarafından, aşırı borçlandırılmış ve  yine aynı grubun belediye meclis üyeleri belediye çalışmalarına engel oluyor öyle mi, tam da öyle...

Nasıl engel oluyorlar, küçük ortaklarıyla anlaşınca birçok belediyede çogunlugu saglıyorlar, haberlerede yansıyan bir meclis kararıyla olayı daha iyi anlamaya çalışalım mı? Belediye başkanı, zamanı geçmiş, saglık sorunlarına neden olma ihtimali bulunan, sık, sık patlayan su borularını degiştirmek için borçlanmaya gitmek istiyor, cogunlugu elinde bulunduran grup,  seçim zamanı söyledikleri gibi belediyeyi topal ördek haline getirmek için, borçlanmaya izin vermeyerek hizmetleri engellemeye çalışıyorlar... Bunun üzerine Belediye yönetimi Mahkemeye baş vuruyor mahkeme bu kararın yanlışlığına, belediye başkanının lehine karar veriyor... Bunlara ilave olara...

Büyük Şehir Belediye meclisini oluşturanlar, aynı zaman da ilçelerde  Belediye başkanları ve meclis üyeleridir, her ileçnin belediye başkanı, sayı degişmekle birlikte ilk 5 sıradan seçilen üyelerden Büyük iehir Meclisleri oluşur... Bu belediye başkanları ve üyelerde ilçelerde borçlanma talep eden belediye başkanına borçlanma yetkisi verirken... Aynı belediye başkanı ve üyeler 5-6 kilometre, bazı durumlarda 10-15 kilometre öbür tarafda Büyük Şehir Belediye Meclisinde belediye başkanının borçlanma talebine hayır diyorlar... İşte siyasal körlüğün kararlara yansıması, hatta siyasal ahlaksızlıkda diyebilecegimiz durumlar bunlar.. Birde virüs dolayısıyla işsiz kalmışlara yardım etmek için belediyece düzenlenen yardım kampayasının izinli olmamasına dayalı engellenmesi de var ki... Akıllara ziyan, sonra bu durumu mahkemede valiliklerden izin alınmadığı gerekcesiyle bu kararı onayladı, ben de şaşkınım... Şimdi kurban bayramı geliyor yüzlerce cemaat, kurban yardımı toplamak için reklam ve duyurulara başlayacak bunları engellemek mi gerek, yoksa kurban yardımları toplamadaki amaca, geregine göre kullanıyor mu, diye denetlemek mi gerek... Bunlara ilaveten, birde 25 yıldır belediyeyi kendi mülkleri sanacak kadar yerleşmiş , memurlar ve bürokratlar varki... Bunlarda küçük bir insiyatif kullansalar olacak işler için bile insiyatif kullanmıyorlar, sadece zorunlu oldukları işleri yapıyorlar... Şimdi son olarak şu soruyu sorma hakkı doğmuyor mu?

Hizmetleri engellenen belediye başkanları, başarısız olması halinde, kendi beceriksizligikleri yüzüznden mi, hizmetlerine engel olunması yüzünde mi,  başarısız olacaklar? Yani bazıları siyaseti hizmet etmek için demokratik bir yarış olduğunu, vatandaşların cogunlugunun onayını alana öncelikle merkezi hükümetin yardım etmesi gerektiğini unutuyorlar... İyi olan şu ki, aksi bütün cabalarına rağmen, benim kişisel gözelmlerim yaşadığım şehir Ankara da  hizmetler devam ediyor, belediye hizmetlerin de aksayan yan yok... Aslında yerel yönetimlerin başarısı, muhalif yerel yönetimlerin başarısı, demorkasinin başarısı olacaktır... Tüm engellere rağmen başarısızlık lüksleri yok... Merkezi hükmetinde, Yerel yönetimlerinde başarısı bizim vatandaşlar olarak daha iyi yaşamamız demektir... Siyaset yapmanın da temel amacı daha iyi yaşamaktır, yaşatmaktır, bu nedenle başarılı olmalarını isteriz... Siyasal rakipler hayırda yarışmak için demrokatik yarışa girerler, daha iyi, daha güzel hizmetler yapmak için, yarışmaları dilegiyle, ricasıyla Selam ve Sevgilerimle...

Hüseyin Benek – 25.6.2020 – vatandasfikri.com