SERVET YIGILMASI ve FAKİRLEŞME NEDENLERİ!!
(İnsanlığa, vatandaşlara, hükümetlere Ekonomik Eşitsizlikler Raporu)
Servet en zengine yığılıyorsa, o ülkede, toplumda fakirleşme yaygın olacaktır, ülkemiz en eşitsiz ekonomik paylaşımlar sıralamasında dördüncü, bu ne demektir, üretilenleri adil olarak paylaşmıyoruz… Salgın hastalık kovid-19 dan sonra durum daha da vahimleştir.. Ardından gelen ekonomik krizde, döviz kontrolü için kur garantili mevduatlarla faizcilere daha çok para aktarılmıştır, daha çok parası olana para aktarılması demek en alt gelir grubunun dahada fakirleşmesi ve ekonomik adaletin daha da bozulması demektir. Bizde en alt gelir grubunun durumunu düzeltelim derken, öte yandan orta gelir grubunu unuttuk, orta direk diye tanımlanan grup en çok gelir kaybına uğrayan grup oldu… Asgari ücrete üst üste ortalama maaşın üzerine yapılan zamdan daha çok zam yapılarak durumu iyileştirilmiş gibi gözüksede asgari ücrete yakın maaşlar da dikkate alınınca ülkemizde genel olarak ortalama ücret 12-15 arasında oluşmuş durumda.. Asgari ücret alan sayısı çalışanların yarısına denk olduğu görülüyor… Bu durum mal ve servetin yukarılara zenginlere taşınmasına ve daha çok onlarda yıgılmasına neden olmuştur… Örnegin banka mevduatları incelendiğinde 1 milyona yakın milyarder olduğu görülüyor.. Bunların yarısı fakir zengin, 100 milyarın altında parası olana artık fakir zengin diyoruz… Şimdi genel olarak dünyaya ve özel olarak ülkemiz Türkiye’ye ekonomik eşitsizlikler acısından bakalım mı?
Ülkemiz Türkiye OECD’de gelir eşitsizliğinin en yüksek olduğu 4. Ülkeden biri olarak görülüyor, ülkemizde en zengin yüzde 20’lik kesim gelirin yüzde 47,5’i alıyorken, en yoksul yüzde 20’lik kesim ise gelirin sadece yüzde 5,9’unu alabiliyorsa burada ciddi eşitsizlik var demektir. Bu nasıl aşılacak derseniz sosyal demokrat politikalarla ve sosyal demokrat ekonomik modellerle diyebiliriz…
Türkiye, Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü’nün (OECD) 37 üyesi arasında gelir dağılımı, adaletsizliğinin en yüksek olduğu 4. Ülke olurken, Avrupa Birliği (AB) ülkeleri içinde ise gelir eşitsizliğinde Türkiye’den daha kötü durumda olan tek ülke Bulgaristan olduğu görülüyor… Gelir dagılımı ve eşitsizlikler ne ile ölçülüyor derseniz, GİNİ katsayısı diye bir ölçüyle deriz ve bu ölçüye göre durumumuz nedir dersek?
Gelir dağılımı eşitsizliğini ölçen ve en çok kullanılan yöntemlerden biri Gini katsayısı kabul ediliyor, Gini katsayısı 0 ile 1 arasında bir değerlerle, Sıfıra yaklaştıkça gelir dağılımında eşitliğine, bire yaklaştıkça ise gelir dağılımında eşitsizlige işaret ediyor. Bu ölçüye göre, OECD’nin 2021 veya en yakın yıl verilerine göre zirvede 0,487 puan ile KostaRika yer alıyor. Ardından Şili (0,46) ve Meksika (0,42) geliyor. Türkiye’nin 2018 yılındaki Gini katsayısına göre 0,397 puanla dördüncü sırada yer alıyor…. Türkiye’den sonra ABD ve İngiltere geliyor OECD verisinde Türkiye’den hemen sonra ABD (0,395) ve İngiltere’nin (0,366) gelmesi dikkat çekiyor. En az gelir adaletsizliği olan ülkeler ise Slovakya ve Slovenya’da Gini katsayısına göre gelir adaletsizliğinin en düşük olduğu ülkeler Slovakya (0,222) ve Slovenya (0,246) eşitsizliklerin en az olduğu ülkeler olarak görüyoruz. Diğer bazı ülkelere baktığımız da ise Gini katsayısı şöyle: İtalya 0,33; İspanya 0,32; Yunanistan 0,308; Fransa 0,292; Almanya 0,289 ve Çekya 0,248 olduğu görülüyor… Bu ölçüye göre AB üyeleri içinde ise en yüksek oran 0,402 puan ile Bulgaristan’da eşitlikler yaşanırken, ülkemiz Türkiye, AB ülkeleri içinde gelir adaletsizliğinin en yüksek olduğu ikinci ülke konumunda olduğu bu öçlüklerden anlaşılıyor… Gelir dağılımının hesaplandığı diğer yöntem ise toplumdaki en yüksek ve en düşük gelire sahip grupların toplam gelirden aldıkları payların karşılaştırılması. Toplumun en zengin yüzde 20’lik kesiminin geliri ile en yoksul yüzde 20’lik kesiminin gelirine oranı karşılaştırılarak P80/P20 hesaplanıyor. Farkın fazla olması gelir dağılımı eşitsizliğinin yüksek olması anlamına geliyor.
OECD’nin 2021 veya en yakın yıl verilerine göre Türkiye 37 OECD üyesi arasında gelir dağılımı eşitsizliğinin en yüksek olduğu 5. ülke. P80/P20 oranında eşitsizliğin en fazla olduğu 13,3 puan ile Kosta Rika. Ardından Şili (10,3), Meksika (8,9) ve ABD (8,4) geliyor. En düşük ise 3,2 puan ile Slovakya’da.
Türkiye’de gelirin yarısını yüzde 20’lik kesim alıyor, 800 milyar dolar varsa, 85 milyon dan 17 milyonu gelirin yarısını alıyorsa, 68 milyonu ise diger yarısını alıyor.. Bu grupları da aynı eşitsizliklerle üçe bölerek düşünebiliriz. 17 milyon olan grubun yine %20 si o gruba ayrılan gelirin yarısını alıyor, geri kalan ekonomik kaynak paylaşımında13 milyon altı yüz bin kişi ise geri kalanın yarısını yine aralarında adaletsizce eşitsizce paylaşıyor… Son olarak..
Son verilere göre eşitsizlikler dahada hızlı bir şekilde artırıyor, örnegin Oxfam’ın Raporuna göre, dünya çapında 2.200 milyarderin serveti 2018 yılında 900 milyar dolar, yani günde 2,5 milyar dolar artış göstermiştir ve muhtemel ki göstermeye daha artarak devam etmektedir. En zenginlerin serveti yüzde 12 oranında artarken, dünya nüfusunun en yoksul yarısının varlığı yüzde 11 azaldı. Bu bilgiler ışıgında birileri zenginleşirken birileri fakirleşiyor, bu durum insanlık acısından ciddi sorun teşkil eder haldedir…
Bu konu insanlığın önemli sorunudur, düşünsenize 30-40 kişinin mal ve serveti insanlığın yarısının mal ve servetinden daha fazla olduğunu, bu büyük sorundan dahada büyük sorun, bunun normal kabul edilmesidir, bize göre en üst gelir grubuna bu kadar mal ve servet yıgılması normal degildir.. Normal kabul etmek, bu sorunla mücadeleyi daha da zorlaştırmaktadır… Bu sorunun ve daha başka sorunların, şuanda süren çatışmaların savaşların barışla çözülmesi dileğiyle… SELAM ve SEVGİLERİMLE…
Hüseyin Benek – 23.7.2023 – vatandasfikri.com
Kaynaklar
1* https://tr.euronews.com/2022/09/26/turkiye-oecdde-gelir-esitsizliginin-en-yuksek-oldugu-4 ulke#:~:text=Gelir%20adaletsizli%C4%9Fi%20(P80%2FP20%20oran
%C4%B1%2C%202021)&text=P80%2FP20%20oran%C4%B1nda%20e
%C5%9Fitsizli%C4%9Fin%20en,(8%2C4)%20geliyor.
2* https://www.bbc.com/turkce/haberler-dunya-46945215
|