ASGARİ ÜÇRET HANGİ ÖLÇÜYLE BELİRLENDİ?

Milli gelire göre mi belirlendi, geçimliğe göre mi belirlendi, bu insanlar, vatandaşlar en çok ve en zor işlerde çalışarak toplum için üretim yapıyorlar diye mi belirlendi, belli değil diyemiyorum, nasıl belirlendi fikir beyan edemiyorum…

TÜRK-İŞ hesaplarına göre 2517 lira olan açlık sınırı Memur-Sen hesaplarında 2523 lira olarak  belirlendiği görülüyor buna göre mi belirlendi? 

2021 TÜİK Asgari ücret önerisi ne kadar? Toplantıda 2021 asgari ücrete dair ilk öneri de yapılmış oldu. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) asgari ücretin 2 bin 792 lira 10 kuruş olması yönünde tavsiyede bulundu.  Bunlar asgari ücret üzerine hesaplamalar birde geçimlik hesabı var, bu ölçüyü nasıl bulacağız nereden alacağız dersek….

 “Müslüman toplumların neredeyse tamamına yakın bir kesimi tarafından veriliyor olması dikkate alınarak, mevcut sosyo-ekonomik hayat şartları ve bir kişinin günlük asgari gıda ihtiyacı (bakın Başka Giderler Yok) göz önünde bulundurularak 2020 yılı Ramazan ayının başlangıcından 2021 yılı Ramazan ayının başlangıcına kadar olan sürede 27.00 TL. olarak belirlenmesine karar verildi.”  27 lira dört kişiyse aile, günlük 108 lira yapıyor, aylık  ise 3240 lira geçimlik, bakın bu emek karşılığı değil toplumun en fakirinin eline geçmesi gereken gecimlik diye düşünelim…

Bu önerilere muhalefet partilerinin 3000-3100 bir sendika 3.800, bir sendika 3000 olmasını dillendirdiler, talep ettiler, Türk-İş başkanının ifadesi gibi 175 lira daha zam yapılıp 3000 lira olmazmıydı dedi, diyanet işleri başkanlığı geçimlik olarak 3.240 lira belirlemesine rağmen  genel kanaat cereyan edemezmiydi ederdi… Biz korona olduk evden cıkamadığımız için elektriğe yüklendik 235 lira elektrik parası geldi, gerci normalde 195-198 geliyor ya… Her neyse… Bu zam toplumun çok büyük bir bölümünü etkiliyor, beklentileri karşılamıyor,  çalışanların %43’ü asgari ücretle çalışıyorsa bu oran toplumu asgari ücrete mahkum eden bir ücret anlayışı oluşmuş demektir… Hatta %10 yukarı, %10 aşagıyı da baz alırsak &57-60 oranın da vatandaşımız bu ücretle ve daha aşaısıyla yaşıyor… Bunu nasıl aşarız, bu konuda toplum olarak, daha çok da sendikalar kafa yormalıdır ve ortak tavır, tepki geliştirmeli, göstermelidirler… Asgari ücret neredeyse ortalama ücret olduğu ülkede büyük eşitsizlikler, büyük ekonomik adaletsizlikler var demektir… Bunu kim çözecek ülkeyi idare edenler, çözmüyor da,  bu sorunu yaşamamızı seyrediyorlarsa bu sefer biz devleti idare etmeyi bu sorunu çözecek başkalarına vermeliyiz ki toplumda ekonomik adaletsizlikler azalsın, adaletsizliği tüm inanışlar, felsefi akımlar ahlaksızlık ve zulüm olarak ilan eder… Bu zulümden toplumu kurtarmak her aklı başında cumhuriyet vatandaşının görevidir… Patronlar çok zaman asgari ücrete zam yapılınca bu maliyeti taşıyamayız der, bizde onlara iyi de yaşadığınız lüksü görüyoruz, göstere göstere yaşıyorsunuz deriz… Eskiden bu tiplere sonradan görme derlerdi, şimdi şımarık zenginler diyorlar.. Şimdi inancı çok önemseyen ama işçilerinin emeğinin karşılığını vermeyen bu vermedikleri parayla, lüks şımarık bir şekilde yaşayan zenginleri, kutsal kitabımız Kuran, Allah’ın/Tanrının ne yaptığını anlatıyor.. Helak ettiğini söylüyor iki helak nedeninden birinin zenginlerin, patronların şımarıklığı olduğunu görüyoruz sizde diğer helak nedenine de bakın… Biz tekrardan ekonomiye asgari ücrete dönelim..

Patronlar feryat ediyor, kazanmıyoruz da, kazanamıyoruz neden kazanamıyorsunuz, gömlekçi işçisine yeteri kadar maaş vermiyorsa, ayakkabı alamaz, ayakkabıcı yeteri kadar maaş vermiyorsa gömlek alamaz, müşteri sayısı düşer ekonomi daralır… Ayrıca verimlilik, kalite, marka gibi maliyeti düşürecek düşünceler de yoksa ve sadece düşük ücretle açıklar kapatılmaya çalışıyorlarsa… Bu ise sürekli çalışanların yük taşımasına neden olur, öte yandan utanmadan yabancı, kaçak işçi çalıştırılıyor ve trilyonluk arabalara biniliyorlarsa… Hükümet patronların feryadı yerine asgari ücretlinin feryadını duymalı, dinlemeli derim…

İşsizliğin bu kadar yoğun olduğu ülkede asgari ücret bu kadar düşük olur diyenlere de şunu sorarak yazıya devam edeyim… Asgari ücretle çalışanlar mı yatırım yaparak istihdam üretecek? Yoksa kamu kurumları ve özel şirketler mi? Patronların ve kamu yöneticilerinin sadece lüks uçak, araba gibi masrafları yatırıma dönüşse işsizliğin önlenmesine ne kadar katkı sunar… Bir kamu yöneticisi, 450 milyonluk dolarlık uçağa biniyor, bir şirket patronu 67 milyon dolarlık uçak sipariş veriyorsa… İkisinin toplamıyla ortalama büyüklükte kaç fabrika yapılır ki?  Bu toplam iki uçağın parası 3.877.500.000 lira, bununla kaç fabrika yapılır ki, uzmanları ve sizi hesap yapmaya davet ediyorum… Ben asgari ücret üzere düşündüğüm için kaç asgari ücret eder ona bakacağım… 3.877.500.000 Bölü 2825 eşittir 1.372.566 asgari ücret yapıyor… Bunu yeni zamlı asgari ücretten hesaplarsak, daha henüz kimse zamlı maaş almadı bile… Kaynaklar nereye gidiyor görüyormusunuz? Sevdiğimiz yönetici kaynakları rast gele harcarsa, görmezden gelememeliyiz… Evde çocuklarımız, babamız aile ekonomisini bozacak şekilde davranmasına izin veriyormuyuz, yok, o zaman hazineyi, özel şirket sermayelerini de keyfe keder harcanmasına da izin vermemeliyiz ki asgari ücret için kaynak oluşsun… Kaynak savurganlığından tekrar asgari ücrete dönelim…

Asgari ücreti kim beliyor, bunu az bulunca ne yapmamız gerekiyor? Oysa asgari ücreti asgari geçimlik mi, emek karşılığı mı belirlemesi gerekir?  Son olarak ülkeler de çalışanlar arasında asgari ücretli oranlarına bakalım mı?. Türkiye'de asgari ücretle çalışan sayısı, Avrupa ortalamasının 6 katı olduğu görülüyor, üstelik, 2010'da Türkiye'den daha az asgari ücret veren 12 Avrupa ülkesi varken, 2020'de bu sayı sadece 3'e düşmüş... Türkiye'de çalışan nüfusun büyük bir kısmı asgari ücret veya ona yakın bir ücret alıyor, bu oranın Türkiye de  %57-60 olduğu,  Avrupa ortalaması ise % 9 olduğunu Avrupa Çalışma Koşulları Anketi verileri gösteriyor…

Kısacası bu kadar yoğun işsizliğin olduğu yerde asgari ücret zammı üzerinde patron baskısı, sendikasızlık (örgütsüzlük) baskısı, hükümetlerin duyarsızlıgı ve en önemlisi de işsizlik baskısı olduğu yerde asgari ücretli hep böyle az zam alacak, hakkını alamayacaklardır…  Yazıyı en önemli sorunlarımızdan biri olan işsizlik oranlarıyla bitirelim …

Geniş tanımlı işsiz sayısı 9,5 milyon//İş aramayıp çalışmaya hazır işsizlerin sayısı 4 milyon 136 bin // Ümitsiz işsiz sayısı 1,4 milyon // İstihdam 733 bin azaldı // İşbaşında olanların sayısı 1 milyon 188 bin azaldıysa işsizlik gelece doğru daha da artacak demektir… Resmi rakamlar %14 diyor, gayri resmi hesaplamalar %26 diyor…  Bunun için en az ücret alan asgari ücretliler korunmalı ve yatırımlar üretim yapacak,  istihdam, iş yaratacak alanlara yatırılmalıdır.. Ricasıyla, önerisiyle, selam ve Sevgilerimle…

Hüseyin Benek – vatandasfikri.com – 3.1.2021

Kaynaklar

1* https://www.karar.com/yazarlar/ibrahim-kahveci/asgari-ucret-cikmazi-1588054

2* https://fetva.diyanet.gov.tr/Duyuru-Detay/Duyurular/639/2020-yili-fitre-miktari-belli-oldu

3*https://www.picodi.com/tr/ensonkacaolur/dunyada-asgari-ucretler

4* http://disk.org.tr/2020/12/aralik-2020-issizlik-ve-istihdam-raporu-issizlik-dusmuyor-artiyor-issizlik-orani-yuzde-127-degil-yuzde-264/

5* http://www.kanalb.com.tr/haber.php?HaberNo=139487

6* https://www.yenicaggazetesi.com.tr/tuikin-asgari-ucret-onerisi-belli-oldu-323684h.htm