YİNE Mİ PARA OYUNU!
Ya Düşük Maliyetle Üretim Gücü Ne Olacak?
Bura da İki Ürün Altı Lirayken, Oradan(Çin) 10 Ürün 10 Liraya geliyorsa, Para/Faiz Oyunlarıyla Ekonomimizi Düze Çıkaramayız.
Artık ekonomide para oyununun sonuna gelinmesi lazım gerektiğini hala düşünemiyoruz bile… Bunu takip edecek maliyetlerin düşürülmesi, ihtiyaçlar için üretimin artırılması, dış ticaret açığı için ciddi önlemlerin alınması… Hatta bunlardan önce enerji tasarrufu, yatırım için kaynak üretecek parasal tasarruf, bu tasarrufa örnek vermek gerekirse… Önce kamu kurumları başlamalı ve tüm kamu kaynakları bir hesaba(Erbakan Hoca döneminde Osman Hocanın projesi Kamu Havuz Hesabı) yatırılarak buradan gerçekten de üreten, üretecek olanların desteklenmesi ile üretimin artırılarak enflasyonla para, faiz oyunlarıyla değil üretimle mücadele edilerek borç, faiz, tüketim kıskacından çıkılabilecekken… Şimdi yine tüketim üzerinden ekonomik çıkış modeli düşünülüyor, faizler düşürülerek yeni borçlanmalara neden olacak… Yalnız piyasada herkes borçlu olduğu için faizler düşürülse bile yeni borçlanacak babayiğitler çıkmayacak, çıkamayacaktır… O zaman beklenen canlılık ve ekonomik bahar gelmeyecek… Nasıl canlanır dersek, kestirme üretimden başlayarak…
Maliyetler nasıl düşürülebilir, üretim nasıl artırılabilir, üzerinde duralım düşünelim, kıt olan kaynaklarımızı tüketime değil, atıl, verimli olmayan şirketleri kurtaramaya değil… Yeni enerji kaynaklarının keşfi için, yeni gelişen teknoloji ağırlıklı sanayi 4.0- 5.0 gibi geleceğin sektörlerine yatırım yaparak üretimimizin artırılması gerekmez mi, gerekir… Yeter mi? Yetmez…
Maliyetlerin dünya ölçeğine, özellik de Çin’e göre düşürülerek bir üretim zinciri kurmamız gerekir… Et lazım oldu, ithal et, süt lazım oldu ithal et, üretemediğin başka bir şey varsa, yabacı sermaye davet et, hiç olmazsa bizim işsizimiz iş sahibi olur, devletimiz buradaki ticaretten vergi alır… Düşüncelerinden acilen vaz geçerek, kendi ihtiyaçlarımızı, kendi imkanlarımızla üretecek bir toplum haline gelmedikçe dünya üzerinde saygın bir ülke/toplum olamayız… Son olarak, şu sorunla nasıl para/faiz oyunlarıyla başa çıkabiliriz ki?
Piyasada birçok üründe durum aşağıdaki gibidir…
Burada silikonunu bulamadığım, plastiğine 25 tl verdiğim kılıfı, Üstelikte silikon olanını Çin den 2 dolardan aldım..
Başka bir örnek daha vermek gerekirse, bura iki tanesinin 6 liraya alındığı araç park lambasını 10 tanesini 9.90 kuruşu almış ve kargo bedava deniyor… Başka bir haber duyuyorum, mıknatıs sektörünü dünya genelinde Çinliler ele geçiriyor, bizim aldığımız hammadde fiyatına onlar ürün veriyor… Bu düşük maliyetle ürün üretimi ve dünyanın her yerine ulaştırılmasıyla nasıl mücadele edeceğiz? Biz Faizleri düşürelim, piyasayı canlandıralım derken, tüketimi körüklemiş, tüketimimizde ithal ürün oranını artırmış, kıt olan kaynakları böylece savurganca harcamış olmayalım…
Ekonomi üzerine ciddi düşünmeliyiz, ekonomimizi icatla, buluşla, patentle desteklememiz ve teknik, teknolojik ağırlıklı üretime… Hem maliyetleri düşürmemiz, hem de bunu üretim batından rafa kadar yapabilecek bir mal ve hizmet düzeni kurmamız gerek… Yoksa para oyunlarıyla dün sadece günü kurtarabilirdik, artık bugün, günü bile kurtaramıyoruz…
Bunları görelim, hükümetimiz de görsün ve daha ciddi önlemler alalım önerisiyle, düşüncesiyle, Selam ve Sevgilerimle..
Hüseyin Benek – vatandasfikri.com – 24.7.19
|
|