SAVAŞ ve ZAFER
Her savaş zaferle sonuçlanmaz, önceki devletimiz Osmanlı İmparatorluğunun son dönemlerini düşünün sürekli toprak kaybı, sürekli toprak kaybı demek savaşların kaybı demektir. Ayrıca her savaş canların kaybı demektir, bu nedenle savaş da meşruluk önemlidir, meşru olmayan savaşlar akıl, mantık geregi istenmez, savaşta meşruluk nasıl olur, olmalıdır dersek!!?
İki meşruluk vardır, birinci meşruluk Meclisin savaş kararı alması veya savaş kararını almasını bir yöneticiye vermesidir.. İkinci Meşruluk saldırı olursa savunma savaşı yapma meşruluğudur, buna kurtuluş savaşı örnektir… Bir meşruluk kaynagı daha ilave edecek olursak… Üçüncü meşruluk ise dini gerekcelerledir savaşla ilgili onlarca ayet vardır, bazı ayetler savaşma nedeni verir, bazı ayetler savaş anlarında nelerin yapılmasını ögütler, bazıları da sonuçta neler yapılması gereginden bahseder… Ben neden savaşmamız gerektiğini verdiğini gördüğüm, düşündüğüm iki ayetle devam edelim derim…
“Allah, yalnız sizinle din uğrunda savaşanları, sizi yurtlarınızdan çıkaranları ve çıkarılmanız için onlara yardım edenleri dost edinmenizi yasaklar. Kim onlarla dost olursa işte zalimler onlardır.” Mümtehine/9
“Allah, sizinle din uğrunda savaşmayan ve sizi yurtlarınızdan çıkarmayanlara iyilik yapmanızı ve onlara adil davranmanızı yasaklamaz. Çünkü Allah, adaletli olanları sever.” Mümtehine/8
Birinci ayet bizimle din uğruna savaşanlarla, bizi yurdumuzdan çıkaranlarla dost olmayın gerekirse savaşın izni veriyor, işte bence tamda meşru savaş burada doğuyor… Din derken aslında toplumsal düzenimizde, siyasal devlet sistemimizde diyebiliriz, yurt ise hepimizin bildiği vatandır ve vatandaşların vatanlarını korumak için savaşmaları meşrudur…
Meşru savaşlarda zafer kazanılsın kazanılmasın bir önemi yoktur, tabiîki kazanılsın istenir, asıl şunu belirtmek istiyorum, kazanamayacağız diye ülkemizi savunmayacakmıyız, düşman güçlü diye düşmanı çiceklerle mi kaşılayacağız? İşte bu nedenledir ki,meşru savaş baştan zaferle sonuçlanmış savaştır, yakın tarihimizden örnek vermek gerekirse Kurtuluş savaşı buna örnektir.. Günümüzden örnek vermek gerekirse Ukrayna işgaline girişen Rusya’ya karşı savaş meşru savaştır diyebiliriz… Savaşımızın meşru olabilmesi için başka bir şey daha yapmamız gerekir, savaş kurallarına uymak, işkence, lüzumsuz can kıyıcılığı, aşırı yıkıcılık gibi davranışlar meşru savaşları bile meşruluktan çıkarır… Son zamanların savaşı Bosna savaşından bir örnekle yazıyı bitirelim mi?
Savaş, ölünce değil düşmana benzeyince kaybedilir!" Aliya İzzetbegoviç Bu sözü şunun için söylediği söylenir, karşı taraf tecavüz eder, Aliya askerlerine tecavüzü yasaklar, Karşı taraf işkence yapar Aliya askerlerine işkenceyi yasaklar, karşı taraf savaş dışındaki sivillere de saldırır, Aliya sivillere (Yaşlılara, Kadınlara, Çocuklara, Savaş dışı kişilere) saldırıyı yasaklar.. Canı yanan askerler, bizde onlar gibi saldıralım derler Aliya işte bu ünlü sözünü bize ders niteliginde söyler; “Savaş, ölünce, yenilince değil düşmana benzeyince kaybedilir!" Meşru savaşlarda kaybetmek yoktur, meşru savaş genel anlamıyla iyilik yolunda iyilik için savaşanların savaşıdır, kazanırsa zafer iyilik yolcularınındır, kaybedilirse ki iyiler kaybettiklerinde bile tarih onları iyilik savaşcıları diye yazdığından yinede uzun vadede kazanmış olacaklardır.. Savaş ve zafer ne için savaşıldığında meşrudur, önemlidir, üzerine bir iki söz söylemeye çalıştık.. Anlamadığımızı araştırmaya devam etmek ricasıyla, önerisiyle.. Selam ve Sevgilerimle…
Hüseyin Benek – vatandasfikri.com –26.8.2022
Kaynaklar
1* https://www.kuranmeali.com/Arama.php?kelime=sava%C5%9F&meal=diyanetvakfi&sure=hepsi&siralama=
2* https://dinhizmetleri.diyanet.gov.tr/kategoriler/yayinlarimiz/hutbeler/
|