VATANDAŞ DEVLET İLİŞKİLERİ
(sAVURGAN dEVLET, yÖNETİMLERİ)
Toplumlar, topluluk halinde yaşamak için bir toplumsal düzen kurmuşlar, bu düzeni korumak için de devleti oluşturmuşlar, devlet o kadar önemli haline gelmiş ki toplumsal düzen sanki devlet için kurulmuş gibi algılanır olmuş… Burada devletin önemsizliğine işaret etmekten çok vatandaşın ve haklarının önemini ifade etmek istiyorum… Oysa toplumsal düzen insanlar için kurulmuş, bunu günümüz toplumsal düzeni için de düşürsek… Vatandaş, Devlet ilişkileri ile anayasal sözleşmeyle bakmamız gerekir…
O zaman soru şudur, devlet vatandaş için mi, vatandaş devlet için mi, hangisi merkeze alınarak düşünülecek? Bana kalırsa insan onurunu korumak, vatandaş onurunu korumakla mümkündür… Bunun için de gelişmiş devletlerde vatandaş hakları da gelişmiştir, bir sıkıntı olunca önce devlet bunu hisseder, hissetmelidir, sonra vatandaş… Bu böyle gerçekleşmiyorsa!! Bunun için devleti yönetenlere tepki gösterme yöntemimiz ve geleneğimiz olmalıdır, öte yandan devleti yönetenler bu tepkileri isyan değil hakların ihlaline karşı yapılmış tepkiler olarak değerlendirmeleri gerekir… Bunları neden anlattım devlet ve vatandaş ilişkilerinin sorunlu olduğunu, sanki devletin vatandaşa hizmet için kurulmuş bir kurum değil de, vatandaşların hizmet etmek için devlet kurdukları gibi bir anlayış içindeyiz gibi bir devlet anlayışımız oluştuğundan… Bunu nereden mi çıkarıyorum? İşte şu rakamlardan…
“Geçen yıl Ankara’nın bütçesi 600 milyar lirası vergilerden olmak üzere toplamda 685 milyar TL gelir toplamayı hedefledi, bu kısmen de gerçekleşmiş oldu” “Bu yıla 2019’a geldiğimiz de devletimiz Ankara için 867 milyar lira para toplamayı hedefliyor ve bu paranın da 756 milyar lirası vatandaşlardan toplanacak vergilerden alınacak. Geri kalanının bir bölümü de cezalardan…” Seçim dönemi olduğu için ilk aylarda bu vergi gelirlerinin yeteri kadar artmadığını, toplanamadığını görüyoruz…
“Bu yıl devlet 756 milyar lira vergi toplamayı hedefliyor. Ama ocak ayında sadece 55,7 milyar lira vergi toplayabiliyor. Geçen yıl ocak ayında hedeflenen vergi gelirinin %,87’si toplanırken, bu yıl sadece yüzde 7,4’ü toplanabiliyor.”
Artık devletin işi vergi toplamak olmuş gibi daha başka vergiler de var.. Tekrar olacak ama seçim dönemi olduğu için olsa gerek, vatandaşa biraz tolerans gösteriyorlar…
Geçen yıl KDV geçen yıl ocak ayında 8,2 milyar lira iken bu yıl 7,8 milyar liraya gerilemiş…
“Geçen yıl ocak ayında 11,5 milyar lira toplanan ÖTV’den, bu yıl aynı ayda 10,6 milyar lira alınabilmiş. Oysa 2019 yılında 162,5 milyar lira ÖTV tahsil edileceği plana konulmuş. Ama planlanan gelirin ilk ayda sadece %6,5’i gerçekleşmiş.” Devlet bu topladığı bu vergileri ne yapıyor, sözde vatandaşa hizmet için kullanıyor, ya kamunun gereksiz harcamaları, ya lüks makam arabaları, ya lüks mobilyalar, boş duran, boş bakanlar, bankamatikci çalışanlar… Ne işe yaradığını yönetenlerin bile bilmediği devasa binalar, bunlar yetmezmiş gibi, kurumların verdiği trilyonlarca kira giderleri… Sanki yöneticiler kendi lüksleri için vergi topluyor izlenimi yaratıyorlar…
Seçim sonrası ne olacak, artık hükümet 3-4 yıl seçim kaygısı yaşamadığından, vergi istisnalarını kaldıracak, hatta yeni vergiler bindirecek, yada tasarrufa gidecek… Piyasada durgunluk hane halkının aşırı borçlanmasının yanı sıra, devletin de vergilerle piyasadan para çekmesiyle, maket zincirlerinin her şeyi satmasıyla zaten piyasa daralmıştı daha da daralacağını düşünebiliriz… Zaten zor işimiz, seçimden sonra daha da zor olacak gibi… Devlet tasarruf yapar, örneğin asgari ücretli gibi çok çalışır az harcarsa sorunlar aşılır umudundayız.. Yönetenlerden ricamız, artık bize kemer sıktırmaktan vaz geçin, devletimize kemer sıktırın, tasarruf ettirin… Devlet kurumları bir çok alanda özelleştirmelerle çekilirken, hatta tapu kadastro işlerini, topografcılık hizmetlerini bile özelleştirirken öte yandan personel giderlerinin daha da arttığını görüyoruz.. “2019 yılında 215 milyar TL Kamu personeline maaş verilecek. Bu tutar 2018 yılında 159 milyar liraydı.” Sadece kamuya çalışan alırsanız kim üretecek? İnsanlara kamuda iş vermek yerine iş kurmaları için teşvik vermek daha mantıklı değil mi??
Örnegin kiralama giderlerini yarı yarıya düşürün, 10 yıl lüks araba almayın, kamu binası yapmama kararı alın… Hele hele hiç bitmeyen lüzumsuz tadilatlardan hemen vazgeçin… Üretim alanı değilse, kendi haline bırakın, üretmeyecek bir tesis kesinlikle yapmayın… Devlet kemer sıkarsa, biz vatandaşlar daha az sıkacağız bilinciyle... Selam ve Sevgilerimle..
Hüseyin Benek – 23.2.19 – vatandasfikri.com
Kaynak: https://www.karar.com/yazarlar/ibrahim-kahveci/bu-millet-bu-devleti-nasil-doyursun-9331
|