SOSYAL SORUMLULUKLARIMIZ!!!
(Han Çorbadan Örnek Davranış)
İnsan sosyal bir canlıdır, bu ne demektir toplum halinde yaşar, toplumsal kurallar oluşturmuştur, kendi çıkarı kadar yaşadığı toplumun çıkarını da düşünür, düşünmek zorundadır… İşte tam bu noktada sosyal sorumluluk düşüncesi ortaya çıkar… Bu nasıl olur, olmalıdır?
Bir zorunlu görevler vardır, güvenlik için asker olmak gibi, vergi vermek gibi, hukuk kurallarına uymak gibi… Birde gönüllü olan sosyal sorumluluklar vardır, iyi olanı yapmak iyi olanı toplumsallaştırmak gibi, acaba biz bunu ne kadar yapabiliyoruz?? Hayır, hasenat, hacet, fedakarlık gibi kavramları yaşatabiliyor muyuz, yada biz yapıyor muyuz?
Yapanları gördükçe hayranlıkla izliyoruz, Oturduğum semtte Han Çorba diye bir lokanta, bu lokanta kan bağış kampanyası düzenlemiş ve kan verenler yemek veriyor, izledim verdi… Yani bazı sosyal etkinlikler reklam kokar, o gün reklam yapılır, sonra çamura yatılır ama bu lokantanın sahipleri, kendilerini tanımam, sosyal sorumluluğun gereğini yerine getiriyorlar.. Reklam kokmuyor, sonra Kızılay kan alma otobüsü geliyor kan veren herkes yemeğini yiyor, bende bu işletmeyi hayranlıkla izliyorum… Belki bu küçük gibi görülen sosyal sorumluluk topluma az çok katkı sunsa da bu tür anlayışın yayıldığı düşünün…
Başka bir işletme mahalle takımına destek olsa, başka biri kişisel atletizm yapan bir sporcuyu desteklese, diğeri sokak hayvanlarının korunmasına katkı sunsa… Bir başkası, başka bir hayır yapsa, daha çok hayır daha çok sevap demektir… Eskiden hayrat derlerdi, hayrat yapanlar vardı, parası çok olanlar büyük hayrat, az olanlar küçük hayratlar yaparlardı… Toplumun yan yana gelmesi için hıdırellezde, ramazan da, bayram ve seyranlarda ikramlarda bulunurlardı… Şimdi hayrat yok oldu, bu şu demek sosyal sorumluluklarımız yok oluyor oldu… İşte bu nedenle bu lokantacı arkadaş bence büyük bir iş yapıyor, bize diyor ki… Hey millet, vatandaş, mimin, kişi her neyse bak bu toplumu sadece para kazanma aracı gibi görürsen… Aramızda ki sosyal bağ, milli ruh zayıflar, bu bağ zayıfladıkça yarının sorunlarını hazırlamış olmaz mıyız? İşsiz bir akrabanız mı var, sizin de işletmeniz mi var, en azından asgari ücretle yanına al, yoksul biriyle mi karşılaştın en azından bir günlük geçimliğini ver… Sen paran bile olsa topluma gösteriş yapa yapa yaşama, olan var olmayan var… Son olarak, sosyal sorumluluk demek!!!
Dayanışma demektir, paylaşma demektir, paylaşma sadece olanı değil, maddi değil duyguların da paylaşılması gerekir… Komşun akraban, seviniyorsa sevin, üzülüyorsa üzül, bu duyguların temelinde insaniyet vardır, din vardır, hak, hukuk vardır, gelenek vardır, görenek vardır… Bunlar azalmışsa, toplumsal dokumuz zayıflamış, bunlar yoksa toplum olma, birlik olma duygularımız ölmüş demektir.. Allah hayır, hasenat, sosyal sorumluluk duygusu versin ve sosyal sorumluluğunu yapanlardan olmayı nasip etsin diler… TÜM SOSYAL SORUMLULUKLARINI YERİNE GTİRENLERE SELAM EDERİM…
Hüseyin Benek –18.3.19 --- vatandasfikri.com
|