DEMOKRASİ AYARLARIMIZI KİM BOZDU?
Demokrasi ayarlarımız bozulmuş, kim bozmuş derseniz, kim yönetiyorsa kim devletimizin yasalarını yapıyorsa o, uluslararası demokrasi endeksinde yerimiz nedir ona bakarak durumun vahametini anlayalım derim…
Bu endekste Türkiye’nin yeri nere, kimlerle aynı kategoride, yakışmıyor mu bize, yakışmıyor mu? Demokrasi liginde Ruanda'nın bile gerisine düşmüşsek demokrasi ayarlarımız iyice bozulmuş demektir.
2022 Demokrasi Raporu'nda Türkiye son 10 yıla göre en çok otoriterleşen 5 ülkeden biri olduğu vurgulanırken, toplumda da sosyal kutuplaşma oranı hızla artmaktadır.. Demokrasilerin önemli sorunların biride vatandaşlık siyaseti yerine kimlik siyasetinin gölgesidir, kimlikler baglılığı siyasal baga dönüşürse, ya bizim kimlik mensupları ülkeyi kötü yönetiyorsa, yasaların, demokrasinin ayarını bozuyorsa.. Biz kimligimize ihanet mi edelim diyerek hala ekonomiyi, yasaları bozanı desteklersek, sorun büyümez mi? Neyse dönelim bizim demokrasi ligindeki yerimize, neredeyiz, kimlerleyiz?
Dünya Demokrasi Ligi’nde Türkiye, ekonomik güç olarak yakınında olmayan Cibuti ve Ruanda gibi ülkelerin bile gerisine düştüğü görülüyor… Öte yandan, son 10 yılda en fazla anti-demokratik hale gelen ülkeler arasında yer alan Türkiye, demokrasi endeksinde 179 ülke arasında 147'nci sırada yer alması, şahsen bir demokrat olarak beni rahatsız ediyor….
İsveç Göteborg Üniversitesi V-Dem Enstitüsü'nün her yıl açıkladığı 2022 yılı içinde acıklamış olduğu Demokrasi Raporda Türkiye'nin ‘toksit bir kutuplaşma’ içinde olduğu belirtildi.
Listede bizden hem 2 sıra sonra, yani 149 da, kralın Svaziland olan adını değiştirdiği Esvatini Krallığı'nın yer alması demokrasi ayarlarımızın ne kadar bozulduğunun da göstergesidir… Demokratik acıdan resesyona giren Türkiye, çoğulcu, demokratik iç işleyişi olmayan partiler tarafından yönetilmektedir.. Muhalfet partileri de kısmen demokratik iç işleyişten yoksundur, demokrasi ayarları en çok bozularak otoriterleşen 6 ülke arasında yer almayı başarmamızın nedeni bu olabilir…
İsveç Göteborg Üniversitesi V-Dem Enstitüsü'nün her yıl açıkladığı demokrasi endeksinde Türkiye'nin “seçimli otokrasi” olarak tanımlanma seviyesine düştüğü ile ilgili yorumlar var… 2022 demorkasi raporuna göre “Türkiye'de kutuplaşma 2002 yılında seçilen iktidar ile başlamış, demokrasiye karşı, demokratik haklar bir araç olarak kullanılarak demokrasimizin ayarları iyiden iyiye bozulmuştur. Kutuplaşma kronik hale geldiğinden farklı kamplar birbirlerini kendi yaşam tarzlarına ya da ülkelerinin var oluşuna karşı bir tehdit olarak algılamaya başlar, işte bu nedenle herkes birbirini hainlikle suçlar. Oysaki demokraside iktidara gelmek için demokratik rekabet normal sayılır. Demokrasi Hainlerin degil daha iyi yönetecegini iddia eden siyasal partilerin hukuk kuralları içinde yarışmasıdır… Bu araştırma, ne yazık ki vatandaşları kopma noktasında kutuplaştırıldığından, kimi iktidara gelmek için, kimininde iktidarda kalarak iktidarda olmanın ayrıcalıklarından grubuna yararlandırmak maksadıyla demokrasiyi terk etme eğiliminin her geçen gün dahada arttığı da söylenebilir… Otoriterleşen ülkeler olarak bakılınca..
Rapora göre, otoriterleşen ülkelerin bölgelerindeki diğer ülkeleri de etkilediği, Ortadoğu ve Kuzey Afrika bölgesinde (MENA) otoriterleşen iki ülkenin Yemen ve Türkiye olduğu belirtildi. Yemenin durumunu, Yemen delki çatışmalar ve açlık yazarak görebilirsiniz.. Yemenle aynı kategoride değerlendirilmek sadece benimi rahatsız ediyor?
Türkiye En Alt %10-20 Demokrasi Seviyesinde Olduğu Düşünülürse Demokrasi Ayarlarımız Gerçekten de çok Bozulmuş Demektir.
İfade özgürlüğünden, medyaya baskıya, iş dünyasının özgürlüğüne kadar çok farklı parametrelerde yaklaşık 30 milyon veri noktasından bilgi alınarak 3700 uzman ve akademisyenin katkı yaptığı V-Dem Demokrasi Raporu'nda Türkiye en alt yüzde 10-20 demokrasi seviyesinde gösterilmiş olup, bu durumun demokrasimiz acısından tehlike arz ettiği söylenebilir. Güçler ayrılığı yerine güçler birligine doğru gidiş, farklı düşünceleri düşman ilan ediş, genel ve geleneksel yargıların dışında veya bunlara karşı ifade özgürlüğünün sınırlandırılması da buna eklenince, demokrasimiz için kaygılanmamıza neden olmaktadır… Son olarak kararların istişareyle alınıp alınmadığıyla ilgili degerlendirilmede durumumuz daha kötü olduğu anlaşılıyor…
Raporda ülkelerin sadece liberal demokrasi notu değil demokrasiye dair alt açılımlardaki durumları da belirleniyor. Türkiye örneğin ‘müzakereci demokrasiler' uzlaşmaya acık fikirler, sıralamasında dibin de dibinde, Myanmar ve Sudan gibi ülkelerin bile gerisindeysek, siz düşünün demokratik seviyemizi… Bu konuda yani, kamuya ait işleyişlerde ortak kararlar konusunda, Demokrasimiz 167'inci sıradaysa ve 179 ülke bu sırlamada yer alıyorsa, baştan onuncu olma hedefi yerine, sondan onuncu olmuşsak… Demokrasi ayalarımız konusunda, güçler ayrılığının daha net, acık bir şekilde tanımlanarak başlanmalı, demokrasimizin ayarları demokrasi işleyişine göre yeniden degerlendirilmelidir. Sadece bana, bize degil herkese demokrasi, herkese hak, hukuk, adalet için, daha fazla çoğulcu ve parti içi demokrasi, daha demokratik partiler, daha demokratik örgütlenmiş, etkin sivil toplum örgütleri, daha çok tartışmaya ve istişareye açık yasama ve yürütme, olmasının geregini tüm demokratlara ve siyasilere hatırlatarak. Acilen demokrasi ayarlarına dönmeyi öneriyorum.. Selam ve Sevilerimle..
Hüseyin Benek – vatandasfikri.com – 3.9.2022
Kaynaklar
1* https://www.muhalif.com.tr/haber/turkiye-demokrasi-liginde-en-cok-otoriterlesen-ulkeler-arasinda-72727
2* https://www.karar.com/guncel-haberler/bu-tablo-turkiyeye-yakismiyor-demokrasi-liginde-ruandanin-gerisine-1684538?fbclid=IwAR0vTVFOKWATanXByu7owiOOFeYma0cfmcW7Z_Ngo2karYv-aZK76RclLgI
3* https://www.yenicaggazetesi.com.tr/dunyada-demokrasi-agir-tehdit-altinda--575263h.htm
|