İSTİKRAR = GÜÇLÜ HÜKÜMET Mİ?

İstikrar deyince biz hep güçlü hükümetler anlarız, güçlü hükümet olursa istikrar olur deriz, istikrar için seçim sistemimiz güçlü partiye aldığı oy oranının üstünde mecliste temsil sağlar… Temsil mi, istikrar mı, derken  biz istikrar deriz, %10 barajının da nedeni budur….

Oysa ki siyasetle az çok ilgilenen herkes sadece güçlü hükümetle istikrar sağlanamayacağını bilir, istikrar için birkaç şeyin yan yana gelmesi gerekir, bunlar nelerdir, dersek devam edelim…. Güçlü hükümetin istikrara katkısı mutlaka olacaktır, ama yeterli değildir, başka şeyler de gerekir… Bunlar….

Öncelikle eleştirebilen yazar, çizer, aydın entelektüellerin olduğu özgür düşünsel ortam… Bu eleştirilerden çıkarımlarda bulanan yönetim kademeleri…

Sonra, meclis denetimi yapabilen bir muhalefet olacak ki denetlenen yönetimler keyfilikten uzak istikrarlı yönetim sergilesinler… Denetimsiz hükümetler istikrarsızlık kaynağı oluyorlar, nereden mi biliyoruz… Güçler ayrılığı olmayan ülkelerde ki hükümetler asıl istikrasızlık kaynağı olmuşlardır… Örnek mi, K. Kore, orada yasa da başkan, yapan da başkan, uygulayanda başkan, ama toplumu yoksulluk için de yaşıyor...

Denetliyormuş gibi değil de, gerçekten de, denetimin yapılabilmesi için de denetleyenlerin, denetlenenlerden bağımsız olması gerekir ki, denetlemenin ruhuna uygun denetimler yapılabilsin…

Yargı denetimi için hukukun üstünlüğüne inanmış taraflar ve bağımsız yargı gerekir…

Yazınsal hayatta, entelektüel hayatta eleştiri yapabilen, tartışabilen bağımsız olduğu kadar baskıya da maruz kalmayacak özgürlükler gerekir…

Bütün bunların üzerinde de ülke sorunlarına duyarlı ülke vatandaşları gerekir, ola ki bir yanlış karar anın da tepki gösterir, bu tepkilerini demokratik sınırlar içinde yaparlar…

Demokrasi tarafların örgütlü olduğu ve bu örgütler aracılığıyla hukuk sınırları için de haklarını aradığı, kendi haklarını korurken karşı tarafında haklarına saygılı taraflardan, oluşur, oluşmalıdır ki bu örgütler hem demokratik işleyişe katkılar sunsunlar, hem de demokratik bir denetimn unsuru olsunlar…

İster güçler ayrılığına dayalı bir denetimle, isterseniz demokratik örgütlerle yapılan bir denetime acık olmayan iktidarlar istikrara değil, iktidar sarhoşluğuna tutulurlar… Bu hem kendi başarılarına ket vurur, hem de ülke kaynaklarının, rast gele kullanılmasına neden olur böylece toplumsal olarak başarısızlıklar başlar…

Bunu gizlemek için bütün eleştiriler, tepkiler, yok sayılırsa, bastırılırsa başarısızlık kalıcı olur ve başarılıymışız gibi söylemler ve eylemlerle zarar daha da büyür… Önlem almak yerine başarılı numarasıyla devam edilir ki… Bu durum bir duvara çarpıncaya kadar, devam eder…

Oysaki demokratik hukuk devletlerinde yapılan her işin ve işlemin hukuka uygunluğu denetlenir, kısacası istikrar deyince güçlü hükümet kadar, denetim de akla gelmelidir… Düşüncesiyle...

 Denetim yanımızın eksikliğine dikkat çeker, selam ve sevgilerimle, daha istikrarlı ve daha güçlü bir Türkiye de yaşamak dileğiyle…

Hüseyin Benek --- Ocak 16 --- www.vatandasfikri.com