ÖZELLEŞTİRMELER
Özelleştirmelerden ne sonuç aldık, İster Tekelden (Sigara, Alkol) bakın ister Seka dan(Kağıt) bakın, İster Şekerden bakın, İster Türk Telekom dan (İletişimden) İster madenlerden bakalım… İster et ve sütten bakalım, durum istemediğimiz noktada olduğunu görürüz… Bu özelleştirmelerde olan sadece işçilere olmadı, herkes nasibini aldı, SEKA kağıt fabrikaları satılırken, tepki göstermeyen medya şimdi kagıtsızlıkdan sayfa sayılarını azaltıyor, ebatlarını küçültüyor, bir çok yerel gazete haftalık çıkmaya başladı bir çoğu da haftalık çıkmayı planlıyor..
SEK, şimdi düzenleyici olarak piyasada, iyide üretim yoksa sen devlet süt ve et kurumu olarak neyi düzenleyeceksin? O zaman ne kadar et ithalat edelim, ne kadar etmeyelim mi düzenlenecek? En vahim özelleştirme hangisi derseniz?
Ben deyim tekel, siz deyin Türk Telekom, Şu arkadaş da desin Demir Çelik…
Oysa biraz dikkat edilse özelleştirmeler fayda sağlayabilirdi, örneğin…
Bir ekonomide mevcut olan kaynakların etkin kullanılması için kamu, özel vatandaş ve sosyal fayda olarak toplam faydanın maksimize edilmesi gerekir. Bu da ancak ve ancak planlama ile verimlilikle, maliyetlerin düşürülmesini sağlayacak işletme mantığı ile yapılabilir. Bunlar kamu eliyle de, özel sektör eliyle de yapılabilecek şeylerdir… Oysa bizde ki özelleştirmelerde ki uygulamalar eldeki kaynakların, kurumların yok olmasına neden olmuştur… EBK tesislerinden kaçı çalışır durumdadır, SEK tesislerinden hangileri faaliyettedir… Bunlar arsa değerinden bile düşük sembolik fiyatlarla satılmıştır… Hatta bazılarının kasasındaki parayla, alacaklarıyla satıldığı iddiaları vardır… Çalıştırma şartlarına uyan alıcılar varmıdır? Şimdide özelleştirmeler yap işlet devret yöntemiyle sağlık, alt yapı gibi alanlara da girmiştir…
Şimdi özelleştirmelerle ilgili sorulması gereken sorular?
Bu özelleştirilen kurumlar, daha yüksek üretim elde edilecek mi? Daha iyi kalite ve ürün çeşidine ulaşılacak mı? Daha çok yenilik yapılabilecek mi? Daha çok istihdama neden olacak mı? Kar ve Fayda maksimizesi yapılabilecek mi? Bırakın bunları cogu çalışmıyor bile, en iyi çalışan Türk Telekom da yurt dışına aşırı kar ve para transferine dayalı olarak alacaklı bankalara devredildi… İşte size özelleştirme hikayesi, hep zarar hep zarar…
Bütün kamu kurumları özelleştirmelerle satılırken beklenen nedir kamu çalışan sayısının azalmasıdır, öyle mi oldu, devletin piyasadan çektiği para azalması gerekirdi, öylemi oldu, yok… O zaman bu hikaye hüsranla bitti diyebiliriz…
Bu özelleştirmeleri önerenler, bunları yapanlar, bunları alıp çalıştırmadan başkalarına satanlar, hepiniz bu zararlardan sorumlusunuz, çıkın gelinen noktada da ki sorumluluğunuzu kabul edin Allah dan af, vatandaştan özür dileyin yasalar da sizden adilhane bir şekilde hesap sorsun.. Yoksa ver zararı ne tanzim et, ne ceza al yok öyle üç kuruşa beş köfte…
İşte kısaca özelleştirme hikayemiz nasıl başlamıştı, ya burada binlerce işçi çalışmadan para kazanıyor, şimdi kim kazanıyor, kim kaybediyor derseniz? Biraz araştırın, iletişimde kim kazanıyor, et, süt tarımda kim kazanıyor? Bankaların çoğunu sattık kim kazanıyor? Bizim işçimizin kazanmasından rahatsız olan arkadaş, yabancıların kazanmasından neden rahatsız olmuyorsun, bu kurumları babalar gibi satarım diyen siyasetçi neredesin, aldığın sığaların hepsi yabancı neden hiç üzerine düşünmüyorsun? Düşünmek ve daha iyi olanı bulmak, kurumlarımızı, işletme mantığıyla daha verimli işletmek üzere hoşça kalın… Selam ve Sevgilerimle…
Hüseyin Benek --- 12.9.18 --- vatabdasfikri.com
Kaynak Yeniçağ: Özelleştirmenin artısı-eksisi? - Esfender KORKMAZ
|
|