VATANDAŞ, GENELGEYE UYMAK ZORUNDA MI?
Ülkemiz Hukuk devletidir, üstelikte sosyal devlet olanından, üstelikte demokrat olanından toplumsal, devlet düzenidir… Bunları neden hatırlatıyoruz, “GENELGE” alışkanlığı oluştuğundan…
20 yıla yakındır devleti vatandaş adına yöneten bir hükümetimiz var, vatandaş seçtikçe yönetecek, seçmediğinde gidecek, bu hükümetin genelge yayınlama hakkı var, yalnız bu hak hukuki acıdan nerede kullanılır, kullanılmalıdır? Sorusuyla devam etmemiz gerekirse…
Hükümetler genelge hakkını ancak ve ancak kamu kurumlarının yönetim alanında kamu görevlilerinden davranışlarını düzenleme maksadıyla kullanılabilir… Bu, şu demektir devleti vatandaş adına yöneten hükümet, vatandaşının hak ve hukukunu genelge ile düzenleyemez çünkü vatandaş kamu çalışanı değil, bizzat kendisi kamunun sahibidir, hükümeti devleti adına yönetsin diye seçen amiridir.. Vatandaşın hakkı ve hukuku Anayasayla ve buna uygun kanunlarla düzenlenir ancak ve ancak meclis eliyle düzenlenebilir…
Başka bir konu ise, KHK ile vatandaş haklarının ancak olağan üstü durumlarda ve olağanüstü durumun gereği olan alanda sınırlandırılması insan hak ve hukukuna yakışan bir durum olacak, bu durum da hukuk devleti olan devletimize, on yönetsin diye vatandaşlarca yönet yetkisi verilen hükümetimize yakışacaktır aksi halde demokrasi ve hukuk devleti karnemiz bozulacaktır… Şu örnek olaylarla devem edelim mi?
İşçiler yolda yürüyor, maske ve mesafe var, kolluk kuvvetleri yürüyemezsiniz, işçiler neden yürüyemeyiz, çünkü virüs yayarsınız, salgın genelgesine ters hareket ediyorsunuz.. İyide kolluk amiri siz Anayasal hakkımı engelleyerek Anayasaya karşı hareket ediyorsunuz… Daha alt bilgi olan hukuk kuralları hiyerarşisini ihlal ediyorsunuz.. Hukuk kuralları hiyerarşisi En üstte Anayasa, Buna uyan Kanun, Kanuna Uyan Kararname, Yönetmelik, Tüzük, Genelge gibi devam eder… Vatandaş bunlardan Anayasa ve kanuna uymakla görevlidir, diğerleri kamu kurum ve kuruluşlarında alışanları ve kurumlarla iş yapanları bağlar… Başka bir örnek ise Ordu da yaşanan bir partinin kadın kolları başkanına yapılanlar…
Bu il kadın kolları başkanı olan kadın, hangi partinin kadın başkanı olduğu önemli değil, vatandaş olması önemlidir, bu olay ne yaşandı, yaşattılar? Muhalif söyleme göre bu vatandaş hükümeti eleştiren bir konuşma yaptı, virüs nedeniyle değil bu nedenle vatandaşa bu şekilde davranıldı denmektedir.. Ordu valiliğinin savunması ise… “Altınordu ilçemizde, ilçe sağlık müdürlüğü filyasyon ekipleri emniyetimizi arayarak, Fatma Yümlü adlı esnafımızın Covid-19 temaslısı olduğu ihbarında bulunmuştur. Covid-19 temaslısı olduğu için belirtilen adrese polis ekipleri intikal etmiş, ancak o esnada adı geçen vatandaşımızla ekiplerimiz arasında istenmeyen bir gerilim yaşanmıştır…” Salgına nende olacağı varsayımıyla, sonra kolluk kuvvetleri kadının iş yerine gelerek sizin virüs yayma, salgına neden olma durumunuz var, bu nedenle bizimle gelmelisiniz denmiş vatandaş temaslı olmadığını iddia ederek gelmeyeceğini beyan etmiştir.. Bunun üzerine vatandaşa zor kullanmayı alışkanlık haline getirmiş kolluk güçleri zor kullanarak, üstelikte ters kelepçeyle göz altına alınmıştır..
Kimse kusura bakmasın bende corona oldum, bende temaslı olduğum kişi isimleri verdim, gelen ekiplerden ricada bulundum temaslı olduklarıma test yapın dedim, test yapmanda 10 gün, Önceleri 14 gün olan evde karantina uygulaması uygulandı, bu kişiler ya virüslü değilse, bu insanları 10-14 gün eve hapsetmek ne kadar insan, vatandaş haklarına uygun? Üstelikte işiniz varsa ve siz o işinizin başında olmak zorundaysanız. İşte burada çıkan sorun, kadın vatandaşın yaşadığı sorundur…
Bir kişi hak ve hukukuna sınırlandırma ancak suçluysa getirilebilir, salgın zamanında ise virüslüyse sınırlandırma getirilebilir. O zaman Ordudaki vatandaş haklı değil mi? Polis virüslü olduğunu biliyor mu yok, kendi biliyor mu yok, o zaman, iş yeri konut dokunulmazlığına giriyorsa ki, girmiyorsa da girmelidir… İş yerinde ki bir vatandaşın suçlu, virüslü olup olmadığı bilinmemesine rağmen, böylece gözaltına alınması muhalefetin söylemi olan bu vatandaş hükümeti eleştirdi diye gözaltına alındı söylemine kamuoyunca hak verilmesine neden olabilir… Şunu da hatırlayalım, bir aralarda bir cami hoparlöründen müzik çalınmasını paylaşan bir muhalefet partili kadın vatandaş İzmir de gözaltına alınmıştı… Son söz insanı/vatandaşı yaşat ki, devlet yaşasın, vatandaşın hakkına, hukukuna riayet edilsin ki, vatandaşlarda kanuna riayet etsin, devletin hukuki meşruiyetini kabul etsin… Böylece daha demokratik, daha hukuk kuralarına uyan devlet ve vatandaş olarak toplumsal düzen içinde yaşayalım.. Ricamdır, dileğimdir, selam ve sevgilerimle…
Hüseyin Benek – vatandaş – vatandasfikri.com -6.7.2021
|