DÜNYADA EKSEN KAYMASI

Dünyada bazı taşlar yerinden oynuyor, bu zamana kadar önder ülke olanlar bundan sonra aynı önderliği yapamayacaklar gibi geliyor. Bu duruma eksen kaymasıda diye isimlendirebiliriz. Bu eksen kaymasının çeşitli nedenleri vardır, kısacası bunlara bir bakalım isterseniz.

Liberal serbest piyasanın başarısız oluşu, idia edildiği gibi kamu kurumları kaynakları verimli kullanmamaktadır ifadesi artık hükümsüzdür, neden lüks ve şaşa batılı kapitalistleri batırıyor. Ellerinde sermayeyle yatırım yapacaklarına paradan para kazanmaya başladılar, ekonomi üretim temeline dayanmıyorsa nihai olarak tıkanır tıkanıklar ise krizlerdir.

Sadece karı ve verimliliği düşünürsen piyasadaki diger unsur olan tüketiciler, hammadde sağlayıcı üreticiler, devlet mekanizmasını dikkate almazsak bu piyasada güçlü olan güçlenir, güçsüz zayıflar batar, batışlar krizleri tetikler. Tek güçlüylede piyasa mekanizması işlemeecek yine kriz gündeme gelecektir. Üstelik de tüketime dayandırdığın ekonomide insanlara tüketecek kadar gerlirde sağlaman lazımdır. Hep kendisiyle çelişik bir düzen krize gebedir.

İyi paylaşımın sermayeyi dagıttığı mantığının yanında aşırı tüketim ve lüks sermayeyi dagıtmazmı? Dağıtır o zaman sermayeye dayandırdığınız yatırım ve kalkınma modeli krize girmezmi?

Şimdilerde kirizsiz ortamlar diyebilecegimiz Çinliler ve Hintliler batılı ekonomilerin krizle ve duraganlıkla boğuştuğu şu günlerde hızlı adımlarla büyümektedirler. Bu büyüme bu hızla giderse 10-15 yıla kalmaz batılılar doğuluların gölsesinde kalır.

Bunun sonucu olarakda dünyanın agırlık merkezi ekonomik olarak doğuya kayar, ekonomik akyışın devamında herpimiz bilirizki siyasi agırlıkda ekonomiyi takip eder böylece beklenen eksen kayması gercekleşmiş olur.

Burada bizim durumumuz ne olur ? Sanırım büyük büyük adamlarımız olan idareciler bu iş üzerinde duruyorlardır. Yoksa onlara küçük küçük adamlar olan idareciler deriz vatandaşlar olarak. Bizim büyük adamlarımız duruyorlar ama bizde azda olsa u konu üzerinde düşünelim izninizle büyükler.

Şimdi biz batıyla doğunun arasında kalmışız, aslında doğuluyuz ama batı hayranlığı ve doğuyla kuramadığımız diyaloğlar yüzünden hem hayranı hemde batılı gibi duruyoruz. Fakat batılı dostlar bizim sorunlarımızı çözmeye yardımı bırakın sorunlarımızıın büyümesine yardımcı oluyorlar. 30 yıldır terörle uğraşıyoruz, bu terör örgütünün mensupları batılı dost dedigimiz ülkelerde rahat rahat dolaşıyorlar. Hem örgütlenmede hem tiçarette, hemde bağış toplamada çok rahatlar. Belkide batılı dost istihbarat teşkilatlarının yardımını bile alıyorlardır. Yani dostların dostluklarının sorgulanma zamanı gelmiştir. Bunun iki nedeni vardır, birincisi biz batılıların yüzünden doğulu komşularımızla tiçaret yapamayışımızdır. Batıyla tiçaretimizde ise hep ithalatcı oluşumuz bizim dış tiçaretimizin bizim alehimize gelişmesine neden olmaktadır. İkinci neden ise biz enerji bagımlılığı açısından batılı dosların çokta iyi anlaşamadığı ülkelere bagımlıyız.

Bunlar Rusya ve İran dır, bu ülkelerle hem uzun sınırlarımız hemde doğal gaz gibi bir enerjiye ihtiyacımızın oluşu artık yeniden durumuşumuz degerlendirmemizi gerekli hale getirmiştir.

Dolayasıyla son Suriye vakasında olduğu gibi yanlış tarafda durmak ülkemizin çıkarlarına ters görünmektedir. Büyük büyük idarecilere bu düşünceleri sunuyorum, kullanırlar kullanmazlar.

Son olarak eksenin kayacağı tahmin edilmektedir, ona göre politikalar geliştirmeliyiz der selam ve sevgilerimle hoşça kalın…

www.vatandasfikri.com Hüseyin Benek