DEVLETİN DENGELİ OLMASI HALİ NEDİR ?

Her şeyin dengesi olur da devletin dengesi olmaz mı, olur, her şey bir dengeye ihtiyaç duyar da devlet bir dengeye ihtiyaç duymaz mı? Duyar, o zaman bir devlet nasıl dengede durur veya devletlerin dengesi nasıl oluşur, bunlar üzerine durulması gerekir diye düşünerek dengeli devleti anlamaya çalışalım mı?

Evet, devlet büyük bir güçtür, en zenginimize karşıda büyük bir güç, en fakirimize karşıda büyük bir güçtür böyle olması toplumsal bir dengenin oluşmasına yardımcı olur, toplumlar böyle bir kuruma bu nedenle ihtiyaç duyar. Devlet yazılı kurallarını herkese karşı eşit uygular, vatandaşlar kendi aralarında bu yazılı kurallara uyarak yaşarlar, sorunlar çıkarsa, devlet bu yazılı kurallar aracılığıyla hakemlik yapar… Bunlar birçok devlette, daha çok medeni devletlerde olur, buna günümüzde siyaset bilimciler modern devlet derler… Modern devletlerin temel özellikleri vardır, bunların başında yasaları devletin gücünü yine devletin kurumlarına paylaştırmıştır. Bunun nedeni bir gücü ele geçirenler devleti ele geçirmesin devletin dengesini bozmasın diyedir. İşte buna siyaset literatürün de güçler ayrılığı, erkler ayrılığı denir, bunun temel prensibi devletin gücü Yasama Meclis devletin yasa yapma gücü, Yargı, devletin yargılama gücünü kullanan kurumlar, yürütme ise toplumun seçerek hizmet etsin diye gönderdiği hükümettir… Bu kurumlara, devletin gücü dengeli bir şekil de dağıtılmazsa devletimizin dengesi bozulur… Şimdi bir bölüm vatandaşın devletin dengesinin bozulduğu ile ilgili ciddi şüpheleri vardır, bu şüpheler nasıl giderilir, kim tarafından giderilir bunun üzerinde de duracağım ve vatandaşlara bu konu üzerinde ciddi durmaları gerektiğini sadece tarafı oldukları yazar, çizer, yorumcuları değil tarafsız olanları karşı tarafıda dinlemelerini öneririm.. Bunu meclisimizde çoğunluğa sahip iktidar partimize de öneririm ki, birliğe, beraberliğe ihtiyacımızın olduğu şu günler de yeni toplumsal sorunlar yaşamayalım…  Çoğunluğa sahip olanların her şeyi yaparız, yapamadıklarımızı da millete götürürüz, çoğunluğumuza onaylatırız mantığı toplumsal çatışmaların kaynağını oluşturur, bizde sanki öyle oluyor gibi, iktidara gelen, devletin sahibi sanıyor kendisini, oysaki bu ülkeye vatandaşlık bağıyla bağlı herkes bu devletin vatandaşı ve sahibidir… Konumuz bu değildir devletin dengesidir, devlet nasıl dengede durur güçler ayrılığına dayalı demiştik…

Son anayasa değişikliğin de bu gücün dağıtımıyla ilgili sorunlar hissedilmektedir, evet devletin gücü tek elde toplanması durumunda örneğin sadece yasama, yada sadece yargıda yada sadece yürütmede hükümette toplanması halin de devletin dengesinin bozulacağını kabul etmezsek kendi gücümüzü artırmanın yollarını ararsak devletin dengesini bozarız… Dengesiz devlet ne yapar? Dengesiz devlet toplumun daha çok dengesini bozar, sorun çözmesi beklenen sorunlara neden olur, yasaları bir bölüm vatandaş yasaları kabul ederken, diğer bir bölüm vatandaş devletin yasalarını kendine tehdit olarak görür… Bu tür devlet bir bakarsın 28 Şubatı yaşatır, bir bakarsın Ergenokon yargılamasını yapar, bir bakarsın Silivriye herkesi tıkar, bir bakarsın devletin kozmik odasına girer, milli orduya kumpas yapar sonuç olarak herkese zarar veren bir sistemi kendi ellerimizle inşa ederiz. Bundan kurtulmanın yolu ne derseniz? Ben güçlerin dengeli bir şekil de dağıtılması derim, birbirimizi dinleyelim derim, yaslarımızı uzlaşıyla yapalım derim… Kısaca dengeli devletin kurumsal yapısı üzerinde durarak yazıya son verelim mi?

Yasama üyelerini yani yasa yapanları, vekil adaylarını vatandaş seçmelidir, bunun için partiler aday belirlerken kesinlikle ön seçim yapmalıdır… Yargı bağımsız yargılama yapabilmesi için HSYK’nın yani Hakim ve Savcılar Yüksek Kurulunun Hükümetten Bagımsız olması gerekir, çünkü yargı devletin dengesi, denetlenmesi üzere oluşturulmuş ayrı bir güçtür… Hükümet ise zaten meclisteki çoğunluğuna dayalı olarak yasamada etkin olmaktadır, birde yargıda etkin olursa, yasalar buna göre yapılmazsa, o zaman devletin gücünün, devletin dengesini bozacak şekil de bir erkte toplamış oluruz ki… Devletimizin dengesi bozulur, bize hizmet etmesi gereken devlet bize sorun çıkarmaya başlar… Oysa ki bu kurumların kurumu olan devlet sorun çözmek üzere oluşturulmuştur… Devletimizin dengesini muhafaza edecek yasaları, dengeyi bozmadan tabiki değiştireceğiz, onları günün şartlarına göre düzenleyeceğiz ama bunları yaparken toplumsal talepleri, dengeleri gözeterek yeni yasalarla, anayasalarla devletimizi dengede tutarak yeni düzenlemeler yapacağız, yaparız umuduyla selam ve sevgilerimle.

Hüseyin Benek --- 11.1.17 – vatandasfikri.com