KAZANMAMAYI MI, KAYBETMEYİ Mİ GÖZE ALIYORUZ?
Kaybetmeyi Göze Alan Muhaliflere Bir Çift Sözümüz Olacak!
Uzun yıllardır hükümet eden bir iktidar var, bu dönemlede birlikte çeyrek asırdır hükümet ediyor… Seçimlerin olmadığı önceki devlet sisteminde en uzun hüküm süren padişah Kanûnî Sultân Süleyman Han 30 Eylül 1520 - 7 Eylül 1566 46 yıl iktidarda kalmış, Avcı Mehmet lakaplı IV Mehmet ise 8 Ağustos 1648 - 8 Kasım 1687 39 yıl, 2 Orhan Gazi Bey Orhan Gazi 1326 - 1362 36 yıl, II. Abdülhamid Gazi 31 Ağustos 1876 - 27 Nisan 1909 33 yıl… Bu liste böyle ilerliyor, en kısa Padişahlık yapanlara bakarak devam edecek olursak… En kısa süre hüküm süren Padişah ise V. Murad 30 Mayıs 1876 31 Ağustos 1876 93 gün ikinci en kısa yönetimde kalan ise I. Mustafa Sultan Mustafa 22 Kasım 1617 26 Şubat 1618 arası 96 gün ülkesini yönetebilmişlerdir….
Çoğumuz biliyoruz biliyoruz ama yinede tekrar yaparak devam edelim, T.C hükümetlerini 67 hükümet degişmiş, bunun 9 tanesi Ak Parti Hükümetleri olduğu düşünerek Cumhuriyetin 100 yılına bakacak olursak sanki hükümet degişikliği 1,5 veya 2 yıl içinde olmuş diyebiliriz… Bu bilgileri aklımıza not ederek devam edecek olursak…
Bu Padişahlık döneminde seçim yok babadan ogula iktidar miras kalıyorken böyle uzun zaman dilimleri yöneten padişahlarımız olmuş. Ama bu iktidarımız seçimle geliyor, halkın onayı ve oyu ile iktidarda kalıyor… Bu kadar uzun sürede devletin denetleyeci organlarında, kurullarında, yüksek yargı organlarında aynı düşünce yapısına sahip, aynı iktidar dönemlerinde atanan kişilerin cogunluğu sağlaması devlet kurumlarının hükümetler karşısında denetimini zayıflatıyor.. Denetimsiz iktidarlar ise keyfilige kayıyor ve iyi yönetiyorum derken yanlış kararlar alıyor… Ülkemiz ve vatandaşlarımız yanlış kararların sonucu fakirleşiyor, refah seviyesi düşüyor… Bu arada iktidar degişimi yapma geregi ortaya çıkıyor… Bunun için geniş bir sosyolojik tabana dayanan hükümet karşısında iktidara gelmek isteyen parti ya bu tabandan oy alacak, söylem ve eylemler içine girilmesi gerekiyor… Yıllardır aynı sosyolojik taban ile bütünleşmiş bir partinin tabanından oy alma zorluğu 23 yıldır muhalefetimizce yaşanıyor… Uzun iktidar dönemlerinde devletin denetleyici kurumlarının denetimi zaafa uğrarken iktidar nimetlerinden hep aynı grubun yararlanması toplumun muhalif gruplarında sertlige neden oluyor.. Bu sertlik iktidarada yansıyor, karşılıklı neredeyse nefret diline varan siyasal söylem ve eylemler siyasetimizin normali oluyor… Sonuç olarak aynı kişi ve grup iktidarda kalıyor, toplumda eşitsizlikler körükleniyor ve toplamda aynı duygu ve düşünce içinde olması gereken vatandaşlar olarak, toplumumuza ve ülkemize ortalama bir seviyede bir aidiyet duygusu geliştirilemiyor…. Kısacası birbirimize güvenimiz yok, iktidarı kim ele geçirirse kendi ayrıcalıklı grubunu yaratacağı endişesi taşındığı için sorun siyasal sorun olmaktan cıkıyor, sosyolojik, ekonomik sorun oluyor… O zaman neden hükümet degişikliği yapılamıyor?
Bu sorunun çoklu cevapları var, bir kısmına yukarda degindik, bir uzun dönem iktidarda kalan hükümet ile devlet iç içe giriyor, yani devleti yönetenler ile devlet benzeşmeye başlıyor. Ayrıca 100 yıl önceki yönetimimizde devlet ve devletli aynı kişide vücut bulduğu için bu durumu besleyen bir algı kolay yaratılıyor… İki, iktidarın sosyolojik olarak dayandığı, taban iktidar nimetlerinden yararlanıyor ve daha çok iktidarda kalmak için hem sosyolojik, hemde ekonomik ve siyasal, gruplar olarak hükümet eden partinin yanında hatalara ve eksikliklere rağmen duruyorlar. Ya ötekiler gelirde kazanımlarımızı yok ederse, yaşam tarzlarımızı kısıtlarsa, inanç özgürlüğüne sınırlandırmalar getirirseler duygusu ile iktidara destekleri her şeye rağmen devam ediyor… Öte yandan muhalefet neden iktidara alternatif olamıyor dersek?
Ülkemizde gelenekçiler, muhafazakarlar ile modernler, liberaller ile sosyal demokratlar, devletçi ekonomiciler, liberal ekonomiciler, milliyetçiler evrenselciler, monarşikler, demokratlar, hala monarşi isteyen marjinaller var, İslamcılar ve laik demokratlar, hatta derken bu kadar çoklu siyasal farklılıklarla %50+1 almak zorlaşmaktadır… Bunun için ortaklaşa hareket ederek ortak söylem ve eylem üzere bir mutabakat metni gerekmektedir.. Bu metin millet ittifakı mutabakat metni olarak oluşturuldu, ben buna muhalefet manifestosu diyorum.. Bunu yerel seçimlerde de uygulanması gerektiğini düşünüyor muhalefet partilerimize öneriyorum… Yoksa kazanmama üzere siyaset üretildiği söylentisi toplumda var bu baskın bir algıya ve düşünceye dönüşürse, ülkemiz demokrasisi acısından ciddi bir sorun olabilir… En son bir muhalefet partisi lideri kaybetmeyi göze aldık diyerek, yerel seçimler muhalefet ittifakında yokuz manasına gelen sözler söyledi… Kaybetmeyi göze alan siyasetçi ile, kazanmayı göze alan siyasetçi arasında fark olur, bunun topluma yansıması da olacak ve kazanmayı göze almayanlar kaybedeceklerdir…
Kazanmayı göze alan ve kazanan muhalefet partilerini, muhalifler olarak daha çok destekleyelim, liderler anlaşamasa dahi biz en güçlü muhalefet partisinde anlaşarak yerel seçimlerdeki muhalefet kazanımlarını koruyalım önerisiyle.. Selam ve Sevgilerimle..
Hüseyin Benek – vatandasfikri.com – 25.9.2023
Kaynaklar
1* https://tr.wikipedia.org/wiki/T%C3%BCrkiye_h%C3%BCk%C3%BBmetleri_listesi
2* https://tr.wikipedia.org/wiki/Osmanl%C4%B1_padi%C5%9Fahlar%C4%B1_listesi
|