PARTİLERDE, DEMOKRASİLERDE ADAY BELİRLEME YÖNTEMLERİ

Gelin Konuyu Biraz da Gündemin Dışından Tartışalım! Tartışmadaki Amacımız Haklı Cıkmak Degil Hangi Konu, Hangi Durum Daha İyi, İyi Olanı Bulma Amacıyla Olsun Tartışmalarımız,  Hangi Durum Daha Anayasaya Uygundur? Olsun!!

CHP’nin Adayı Kim Olacak? Yerine, Başka Partilerde Neden Tek Aday Var? Aday Olma Yasagı mı Var, Daha Önce Rahmetli Sadi Somuncuoğlunu Aday Olduğu için Yumruklanmasını Hatırlardım Birden Bire… Anayasa Ne Diyor, Mevcut Partiler ve İttifaklar Ne Yapıyor? Anayasa Cumhurbaşkanlığını, Neden İki Dönem İle Sınırlandırmış? Neden Bir Kişiyi Anayasanın Çevresinden Dolaşarak Üç dört Defa Daha Aday Yapmak İsteniyor? Bunları Neden tartışmıyoruz?

Önce Anayasal olarak düşünelim, neden bizim genel kabulümüz, toplumsal sözleşmemiz, Vatandaşıda, Devletide, Hükümet eden partiyide, muhalefeti de bu sözleşme bağlar uyma zorunluluğumuz var… Uyulmadığında toplumsal sözleşme bozulur… Toplumsal sözleşmeler bozulunca nelerin olduğunu tarihi vakalardan ve mevcut Irak, Suriye, Libya gibi ülkelerden görüyoruz… İktidarda kalma adına otoriter hükümetler ülkelerini kaosa attılar… Şimdilerde ne olacağı daha henüz belli degil, konumuz buda degil, kim aday olacak CHP’den Ekrem, İmamoğlu, Mansur Yavaş veya aday olmayacağını defalarca acıklayan Genel Başkan Özgür Özel, kim aday olabilir Anayasal olarak üçü de, kim aday olamaz, mevcut Cumhurbaşkanı, biz bunu neden tartışmıyoruz? Meclis erken seçim kararı alırsa mevcut Cumhurbaşkanımız üçüncü defa daha aday olabilir, ne zaman erken seçim kararı almalı, muhalefete göre seçime 2,5 yıl kala, iktidara göre 2.5 ay kala…. Bu olmazsa referandum ile Anayasa degiştirilir, mevcut Cumhurbaşkanı tekrar aday olur… Bu demektirki Cumhur ittifakında başka aday olacak kişi yoktur, yada aday olmanın önünde ciddi engel vardır, bu durum demokrasiye tamamen ters bir durumdur, seçme ve seçilme özgürlüğü yok sayılıyor demektir… Bir partide başka biri aday çıkamıyorsa, o partide tek kişi aday ve belirleyiciyse, orada istişare etmek, ortak karar ile karar almak veya demokrasi varmıdır?  Millet ittifakı, artık CHP de Türkiye ittifakını dönüşmüş gibi duruyor, orada adayın çok olması tartışılacak bir durum degil demokrasinin normal işlediğinin göstergesidir diyebiliriz… Bana kalırsa neredeyse tek ses olan medya millet ittifakının neden başka adayı yok bu demokrasi, anayasal sorunu tartışmalıdır… Şimdi CHP’nin adayı kim olmalıdır, sorunun cevabını arayalım, ama dedik ki, herkes aday olabilir, o zaman aday olanların arasından kim, nasıl seçilmelidir? Türkiye ittifakının tartışması gereken konu bu olmalıdır…

Bir partide ittifakta aday olma özgürlüğü var mı, var, bu nereden anlaşılıyor çok aday var, seçim için  en az iki aday gerekmez mi? Cumhur İttifakında tek aday ile seçim olmuyor farkındamıyız?  O zaman burada demokrasi istişare varmı yok mu sormak gerekmez mi? Biz dönelim biraz gündemin cazibesine, Türkiye ittifakı adaylarını tartışalım, hiç birini yıpratmadan…

Sonraki adım, adaylar arasından nasıl seçim yapılacak? Burada akıl ve demokrasi bize yol gösterir… Ne der, ne öngörür?

Önce akla danışalım mı, iki adayı var CHP veya Türkiye ittifakının, bu ittifakta kimler var, CHP’liler, MHP ile bagını koparmış ülkücüler, İyi parti ve bu partiden kopanlar, müzmin muhalifler, solcular, sosyal demokratlar, uusalcılar, ekonomik gidişattan rahatsız olanlar, uzun dönemdir hükümet eden iktidarı degiştirmek isteyenler, aşırı yoksullaşmışlar, işsizler… O zaman Bunların oy oranı nedir, aynı adayda nasıl birleşirler? Bunun daha acıklayıcı olanı kimin vatandaşlarda karşılığı daha fazla… Taraf olanlar, herkes tarafı olduğu kişi, adayın daha fazla toplumda karşılığı olduğunu iddia ediyor… Oysa bunu belirlemenin objektif yöntemleri var…

Bir parti delegeleri yan yana gelir adaylar arasından birini seçer, parti delegelerinin seçtiğini parti delegeleri seçmiş olur, kendine yakın olanı seçer, genel seçmende karşılığı nedir diye düşünmez… Üye ile seçimde aynı sorun olabilir…

Anket ile belirleme, bu olabilir, ama en az 100.000 ve daha yukarı kişiyle ülke genelinde gerçegi yansıtacak şekilde yapılmalı, seçenekler arasında partinin etkin kişileri olmalıdır… Örnek Özgür bey, Kemal bey, Ekrem Bey, Mansur bey gibi.. Buradan çıkan sonuca herkes razı olmalı ve aday olan kişi, amasız, fakatsız desteklenmelidir… Bu seçim muhalefet için çok önemlidir, iktidar yorgun ama muhalefet de kaybede kaybede yoruldu, son 31 Mart yerel seçimlerinde bu sonuçlar olmasaydı, yorgunluk atalete dönüşebilir… Şimdi adaylara bir sözüm olacak dinlerler, dinlemezler…

Bir söz konusu olan kişisel ikballer degil kamusal sorumluluklardır, size oy veren milyonların beklentileridir, bu nedenle kibir, ego, ben, bencillik geri plana itilmelidir…  Genel Başkanın, Parti meclisinin, Siz adaylarında alacağınız karar neyse bu kararın arkasında birleşilmelidir…

Başka bir seçenek daha görülmektedir, mevcut cumhurbaşkanına karşı güçlü iki aday seçime girer, en çok oy alan aday ikinci tur seçime girer, yalnız enerji bölünmemeli, kazanan adayın arkasında diger aday can hıraş durmalıdır, çalışmalıdır.. Bu seçenegin olumsuz tarafı ilk turda rakip aday kazanırsa, buna ihtimal vermiyoruz, ama düşünülmelidir diyoruz… sonuç olarak…

Biri mevcut Cumhurbaşkanımız, digerleri iki belediye başkanımız, cumhurbaşkanımız zaten seçilmiş kişi hükümet ediyor, iki belediye başkanımızda aday oldukları illerde seçilmiş, ön seçimi kazanmış kişiler… Parti içi ön seçimi, yarışı partiye sonradan katılan belediye başkanımız kabul etmeyebilir. Bu nedenle, iki belediye başkanımız uzlaşma sağlamak üzere müzakereleri kamuoyunda degil, parti gözeteminde, hakemliginde, masa başında yapmalıdır… Vatandaşların önünde, adliye önünde geçen gün verilen resim gibi, birlik beraberlik görüntüsü sık sık verilmelidir.. İki belediye başkanımızda seçim takvimi acıklandan aday yarışındayız izlenimi vermemeli,görevlerini iyi bir şekilde yapmalıdırlar, bu kanaati topluma yaymalıdırlar… Her iki aday olacağın destekcilerine baskı, dışlanma ne partiden, nede ilgili kurumsal yapılardan gelmemeli… Karşılıklı yıpranmaya neden olacak söylemlerden imalarda buna dahil kaçınılmalıdır… Son olarak Kim kazansız istiyoruz?

Demokratik hukuk kurallarıyla kazanan kazansın, algı yaratan degil gerçekleri söyleyenler kazansın, demokrasi millet/vatandaş/halk kazansın… Hep beraber kazanılsın kimse kaybettiğini, dışlandığını, hakkına hukukuna saygı gösterilmediğini düşünmesin, hissetmesin.. Güzel ülkemize iyi yönetimler seçelim ve iyi yönetilsin, herkes huzur, barış, mutluluk içinde yaşasın, yaşanması dileğiyle, Selam ve Sevgilerimle..

Hüseyin Benek – vatandasfikri.com --  2.2.2025