Öte yandan bizim mahallede alım güçleri düşüyor, gecen sene şeker 5,5 liraymış, asgari ücret ise 2. 825 TL iken 5,5 Liradan 513-514 kg şeker alabiliyormuşuz… Şimdi maaşımızla 5.500 TL’ye 220 kg şeker alabiliyoruz, gelecek yıl alacağımız asgari ücret ile ise… 8.500 lira, daha ne kadar şekere zam geleceği belli değil, belki Temmuzda asgari ücrete zam gelir gelmez onuda bilmiyoruz, şeker bu fiyatta durursa 24 liradan, 8.500 liraya 354 kg şeker alabileceğiz.. 2800 lira alırken 513-14 kg alabiliyormuşuz.. Bizim mahallede ekonomimiz giderek zayıflarken, milyonerler mahallesinde ekonomi uçmuş da uçmuş… 2022 yılında, 1 milyon TL ve daha yüksek tutarlı hesapların sayısının geçen yılın ekim sonuna göre 410.786 iken, bu sene 1 milyon liranın üzerindeki mevduat hesaplarının sayısı 782 bin 877'ye ulaşarak bir yılda neredeyse ikiye katlamış… Hükümet yetkilileri AVM ler dolu, Lokantalar, Oteller Dolu derken haklı olabilirler… Fakat bizim mahalleden kaç kişi gidiyor ben göremedim açıkçası… Bu milyonerler mahallesinde de fakir milyonerler zengin milyonerler var, bana kalırsa 20 milyondan az parası olanlar fakir milyoner sayılabilir… Bunlara bakacak olursa milyonlarının dağılımı şöyle olduğunu görürüz…

Bu hesaplar tüm mevduat hesapların sayısı bakımından %0,5’ini oluşturmuş, parasal büyüklük acısından ise, 5 trilyon 798,8 milyar lira bakiyeyle %69,5’e ulaşmışlar…

Kısacası zengin mahallesinde ekonomi uçuyor, bizim fakirler mahallesinde ekonomi göçüyor, bunun nedenini, hükümetimize, ekonomi yönetimimize sormak gerekiyor… Bu adaletsiz ekonomik paylaşım, vergileme düzeni, genel olarak ücretlerin asgari ücret seviyesinde oluşu bu ekonomik eşitsizlikleri yaratıyor, bunu kim düzeltmesi gerekiyor, tabiî ki bu ülkeyi yönetenler… Dünyada gelir eşitsizliğinde zirvede Kosta Rika yer alırken onu Şili ve Meksika izliyor. Türkiye ise Meksika’nın hemen arkasında 4’üncü sırada yer alıyor… Türkiye’den hemen sonra ekonomik liberalizm konusunda en uçta olan ABD ve İngiltere’nin gelmesi dikkat çekiyor. Bizim mahallenin ekonomik olarak göçtüğünün diger bir göstergesi ise, devlet den yardım alan sayısı olabilir, yardıma muhtaç kişi sayısı zengin mahallede ki trilyoner sayısından 5-6 kat daha fazla artıyor… Onların hesapları şişerken bizim cüzdanlar ciddi zayıflıyorlar…

Şimdi bizim mahallede yardıma muhtaç duruma düşenlerin sayısıyla ülkemizdeki ekonomik eşitsizlikleri göstererek bu yazıyı bitirelim… Buna neden olanlara da gerekli tepkiyi, hukuk kuralları içinde, demokratik seçimlerle gösterelim…

2021 yılında 27 milyon 189 bin 433 kişi yardım aldığına göre bir kişinin zenginleşmesi için kaç kişinin fakirleşmesi gerektiği konusunda bir düşüncemiz olabilir… Kaç kişi milyoner, eski parayla trilyoner di ona bakalım… 782. 877 kişi milyoner olmuş, kaç kişi yardım alıyordu, 27.189.000 kişi… 27.189.000 (yardım alan sayısı) bölü 782.877 (milyoner sayısı) eşittir 34.729 kişi bir milyoner yaratmak için fakirleştirilmesi gerekmiş… Bu şu demektir 34.000 kişi yoksul yaşayacak ki, bir milyonerimiz olsun.. Valla buna izim veren hükümetlerin kulağını çekmek gerekir… Daha adil bir ekonomik düzen için gelenlerin bu kadar adaletsiz bir ekonomik düzen yaratmasına şaştım kaldım.. Daha adil bir ekonomik düzen için sendikal örgütlemeler, adil vergilendirmeler, daha sosyal demokrat bir siyaset yapma şekli gereğini hatırlatarak.. Daha adil bir ekonomik ve sosyal düzene ulaşmak umuduyla, gelsin yeni yılımızda… Selam ve saygılarımla..

İMAN ETMEDİKCE CENNETE GİREMEZSİNİZ, BİRBİRİNİZİ DE SEVMEDİKCE İMAN ETMİŞ OLAMAZSINIZ!

H.z. Muhammed

“Din lüzumlu bir müessesedir. Dinsiz milletlerin devamına imkân yoktur."

M.Kemal Atatürk