KAZAKİSTAN DA NE OLDU? NE OLMALIYDI?
(Artık Toplumlar, Orta Cağ Zihniyetiyle İdare Edilemez!)
Artık, devletlerin ve devleti yönetenlerin, orta çağ anlayışlarını terk ederek, günümüz vatandaşlık anlayışına geçmeleri gerekmektedir… Neden, Konuyla ne alakası var diyorsanız buyurun…
Hangi devlet olursa olsun, vatandaşının canını, malını, kişi hak ve hukukunu koruman üzere kurulmuştur bilinciyle mi hareket edecek devletler.. Yoksa ortaçağlarda olduğunu Tanrının yeryüzünde gölgesi olan insanlar arasında daha da üst insan olan aileleri ve kişiler aracılığıyla, Padişah, Kral gibi yöneticilerle mi yönetilecek toplumlar? Yönetilen insanlara sürü muamelesi yapılarak, onların tepkilerini isyan sayarak, dış bağlantılar var diyerek mi yaklaşılacak? Dış bağlantı varmı, yok mu, onu en iyi tepki gösterilen devlet yöneticileri bilir, hele günümüzde kim ne okuyor, kim kiminle görüşüyor, kim kiminle yazışıyor hep devletlerin kontrolünde.. Eee o zaman sana sormazlar mı, belge var mı, yok, kendisine tepki gösterilen yönetici dış mihraklar ülkemizi karıştırdı diyor, sevsinler seni diyorum… Asıl Sorumuz, Aynı Zaman da Sorunumuz, Ülkeler ve devletler kimin?
Orta çağ da yaşıyorsak bu sorunun cevabı başka, günümüzde yaşıyorsak bu sorunun cevabı başka, biz hangi çağda yaşıyoruz? Ben günümüzde yaşıyorum, sorun çıkan tepki gösterilen devleti idare edenler nerede yaşıyorlar bilemiyorum ve diyorum ki!! Devlet, ülkeyi imar, mamur ederek vatandaşlara hizmet etmek için kurulmuş bir kurumdur, onu oraya atayayım, şu ihaleyi buna vereyim, ben şöyle lüks bir konutta yaşayım diyorsanız… Kazakistan da ki gibi tepkiyi hak ediyorsunuz demektir… Kazakistan daki tepkilerde güvenlik görevlileri ve vatandaşlar dahil 164 kişi ölüyor, neden vatandaşın tepki göstermesi isyan sayıldığı için!! Öldürmeye bahane olarak da, teröristler, dış güçler falan deniyor… Kazakistan da bunlar böyle yaşanmamalıydı, üzülüyoruz ama devlet anlayışını da eleştirmeden geçemiyoruz.. Fransa da tepki olur, kimse dış güç demez, kimse terörist demez, hatta sizi anlıyoruz, tepki gösterdiğiniz sorunu çözmeye çalışıyoruz denir… Demek ki Fransa devletini yönetenler ortaçağ kalıntıları degil günümüz modern devlet anlayışına dayalı bir zihniyete sahipler… Modern devlet anlayışı ile devam edelim mi?
Biraz bahsettik, biraz daha acarsak daha iyi anlaşılacaktır, kanaatiyle açalım bakalım ne çıkacak? Şimdi Kazakistan da yaşanılan tepkileri görüyoruz ve 164 kişi öldü, 8 bin kişi gözaltına alındı diye haberlerden duyuyoruz… Bu işte Orta çağ zihniyetiyle yönetilen devlet tavrının sonucudur… Şimdi birde Fransa da kaç kişi ölmüş kaç kişi gözaltına alınmış bakalım mı?
“Cumartesi günü "sarı yelekliler" hareketi çatısı altında sosyal medya üzerinden örgütlenen eylemciler 2 bin farklı noktada protesto düzenledi. Fransa İçişleri Bakanlığı, ülke çapındaki gösterilere yaklaşık 244 bin protestocunun katıldığını, 106 kişinin yaralandığını, 52 kişinin de gözaltına alındığını açıkladı. Ülkenin güneyindeki Savoie bölgesinde yaşanan olayda, anayolu ablukaya alan protestocuların ortasında kalan bir kadın panikleyerek yanlışlıkla gaza bastı ve eylemciler arasındaki Chantal Mazet'ye çarptı ve Mazet Öldü!.…”” İşte bu devlet anlayışın da vatandaşlarının hak ve hukukuna riayet eden modern devlet tavrıdır ki? Dünyanın Her neresinde yaşıyorsak yaşayalım, devletimizi hangi türden devlet olsun istiyorsak, o türden zihniyet taşıyan yöneticileri devletimizi yönetsin diye seçmelim ki yönetimlerin yanlışlarına tepki gösterdiğimiz de teröristlikle suçlanmayalım…
Kazakistan da ne oluyora dönecek olursak, orada tepki gösterenler direk terörist, hatta dış güçlerin maşaları, falan deniyor… Tepki gösteren vatandaşları kim terörist ilan edecek, kim vatandaşlık hukukuna, anayasaya dayalı olarak, tepki gösterme hakkına saygı duyacak? Bunlar orta çağ devlet anlayışıyla, modern devlet anlayışının arasında ki farkın olaylara yansımasıdır….
İnşallah Kazak Kardeşlerimiz Sorunlarını çözerler, inşallah Kazak Kardeşlerimizi Devletleri daha çok öldürmez… Bize dönelim ve devlet yönetme ilkesi haline gelen bir vasiyetle yazımızı bitirelim…
“”“Ey oğul, artık Bey’sin! Bundan sonra öfke bana, uysallık sana// Gücenme bize, gönül alma sana// Suçlamak bize, katlanmak sana.//Acizlik bize, hoş görmek sana// Anlaşmazlıklar bize, adalet sana// Haksızlık bize, bağışlamak sana// Ey oğul, sabretmesini bil, vaktinden önce çiçek açmaz// Şunu da unutma; insanı yaşat ki devlet yaşasın// Ey oğul, işin ağır, işin çetin, gücün kula bağlı Allah yardımcın olsun// Güçlüsün, kuvvetlisin, akıllısın, kelâmlısın!// Ama, bunları nerede nasıl kullanacağını bilmezsen sabah rüzgârında savrulur gidersin// Öfken, nefsin bir olup aklını yener// Daima sabırlı, sebatlı ve iradene sahip olmalısın!// Dünya, senin gözlerinin gördüğü gibi değildir// Bütün bilinmeyenler, fethedilmeyenler, görünmeyenler, ancak sen faziletli ve ahlâklı olursan gün ışığına çıkacaktır// Ey oğul, ananı, atanı say! Bereket büyüklerle beraberdir// İnancını kaybedersen, yeşilken çöllere dönersin// Açık sözlü ol! Her sözü üstüne alma!// Gördüğünü görme! Bildiğini bilme!// Sevildiğin yere sık gidip gelme! // Ey oğul, üç kişiye acı: Cahil arasındaki âlime, zenginken fakir düşene ve hatırlı iken itibarını kaybedene.//Ey oğul! Unutma ki yüksekte yer tutanlar, aşağıdakiler kadar emniyette değildir// Haklıysan mücadeleden korkma. “””
Ben tepki gösteren vatandaşlarını öldüren devletlere, bu yukardaki ilkelerden birini hatırlatarak “” Vatandaşı Yaşat ki, Devlet Yaşasın”” diyor, selam ve saygılarımla//sevgilerimle…
Hüseyin Benek – vatandasfikri.com – 10.1.2022
Kaynaklar
8* http://www.aciksoz.com.tr/seyh-edebalinin-osman-gaziye-vasiyeti-makale,297.html
|