BOŞA MI?
Şimdi buraya nasıl geldik, hepimiz şu sözleri yöneticilerden sık sık duyduk, ekonomimiz büyüdü, büyüme rekorları, ihracat rekorları kırıyoruz, uçuyoruz daha da yükseğe uçacağız… Bunlar hedefler olabilir, mesela son zamanlarda bir hedef vardı, verilen tarih yaklaştığı için olsa hiç bir yönetici bu hedeften bahsetmiyor… Bunu sonra söyleyeceğim, asıl başlık üzerinden hareket edeceğim…
Boşa mı? Ne yazık ki boşa, “nasıl bu kadar net konuşuyorsun diyorsanız”, işte şunun için…
Yollar yaptık yol ne için yapılır ulaşım için, ulaşım da çeşitli maksatlar vardır, gezinirsin, hammaddeleri fabrikalara taşırsın, bunları mamül madde yapar, pazara taşırsın, sadece gezinmek için yol yapmışsak ekonomik kayıp içindeyiz demektir ve boşa yapmışız diyebiliriz… Birde bu yollarda hep başkalarının ürettiği arabaları kullanıyorsak, hepten boşluğa doğru gidiyoruz demektir…
Binalar yapmışız, bunların çoğu kamu binası birçoğu da barınak, bunların da üretime katkısı yok, barınak olarak yaptıklarımızı da o kadar çok yaptık yabacılar alsınlar diye onlara vatandaşlık hakkı bile verdik ama yine konut stokumuz yeni yapılanlarla 1.499.999 bine yakın… Neden çok 9 kullandım, pazarlama taktiği için, vatandaşınızın ihtiyacı için konut üretilir, ihtiyaç fazlası konut üretmişseniz yabancılara satmak için pazarlama taktiği kullanırsanız… Keşke 999 taktiği yetse vatandaşın ev almasına, yetmiyor ve yabancılara ev satmak için vatandaşlık verilmesi uzun vadede nüfus yapısının bozulması demektir… Bu kadar konut yapılmasına rağmen ayrıca kiracı sayısında düşme yoksa, düşük geliri olan İnsanlar buna rağmen konut alamıyorsa, konutu başkaları için yapmışız demek… Kendi vatandaşım kiracıyken başka ülke vatandaşlarına sırf konut satmak için vatandaşlık vermek yerine bırakınız fiyatlar düşsün yabancılar konut sahibi olacağına bırakınız vatandaşlarımız konut sahibi olsun… Vatandaşlar konut alamıyor, mütahitler satamıyorsa bu kadar konutu boşa yapmışsınız demektir… Hele kamu binaları, Hele kamu binaları…
Son zamanlarda parasal kaynak bulmak için faizleri yükselttik, satacak bir iki kurum kaldı onları da varlık fonuna devrettik, bunlar üzerinden ödeme garantisi ile borç alma planları yapıyoruz… Ayrıca kamu binası yapmak için kamu lojmanlarını satma kararı alıyoruz, satın gardaşım, satın da… Bunlardan gelen paralarla kamu binası yapmak için kullanmayın, fabrika yapmak için kullanın tarıma teşvik vermek için kullanın, üretim seferberliği için kullanın… Üretim seferberliği için, bir kilo üretene 300 gram, ürün üzerinden teşvik verin… Bundan öncede avans verin ki üretim seferberliğine toplum katılsın… Yok, biz 15-20 kat bina yaparız diyorsanız, burada ne yapılıyor memurların alanı genişletiliyor müdürlerin odası varken, yardımcılara da oda veriliyor.. Orada üç beş kamu çalışanı rahat edecek diye ekonomik kaynaklarımızı boşa harcamamalıyız… Biraz da çalışanlara bakalım mı?
Sen polissin, görev sınırların içinde, hırsızlık, gasp, tecavüz, yaralama, öldürme gibi olaylar oluyor ve sen bunları engellemiyorsan, boşa çalışıyorsun demektir…
O doktorsan, devletten veya özel sağlık siteminden maaş alıyor hastaları sağlığına kavuşturmuyorsan…
Şu Öğretmen, gençlere bilimsel bilgileri, kültürel bilgileri öğretemiyor maaş alıyorsa, boşa alıyor demektir…
Bu imam ise, mahallede din bilgisi cahilliği yaşanıyor ve diyanet, müftü, imam o kadar maaş almalarına rağmen bu cahillik devam ediyorsa… Bunca dini eğitim, din hizmeti için harcanan paralar boşa harcanıyor demektir… Bilim ve teknoloji bakanlığı bütçesi kadar bütçesi olduğu söyleniyor diyanetin, dünyanın gelişmiş ülkeleri uçuyor ama uçakla, füzeyle uçuyor… Ben tespikle uçarım diyenlere maaş ödüyorsak boşa ödüyor, ülke kaynaklarını car cur ediyoruz demektir…
Ülke standartlarının (vatandaşlar genellikle 2000 lira maaş oranları) çok üzerinde maaş alıyorsan (5000) boşa çalışıyor, boşa maaş alıyorsun demektir… Bir bu paralarla ithal otomobil alıyorsan bu paralar ülke dışına doğru akıyor demektir, giden para bizi fakirleştirecektir… Hele kamu savurganlığına değinmeye bile gerek yok, kamu yöneticileri bunları gözümüzün içine soka soka lüks yaşıyorlar… Lüks de boşa giden kaynak demektir…
Bütün bunların boşa gitmesine izin veren bir sistem ve bunu yönettiğini iddia edenler varsa… Ki var boşa sistem kurmuşsunuz, boşa yönetiyorsunuz,… Çok kolay suçluyorsun diyorsan, bu bir suçlama değil olandan, daha iyi olması gerekenlerin çıkarılması için bir eleştiridir… Yönetenleri alkışlayanlara bir önerim var… Hani 2023 de dünyanın en büyük 10’uncu ekonomisi olacaktık, hani bunu miting alanlarında hiç söylemiyorlar… Muhalefet de iktidara hiç sormuyor, ben size söyleyeyim mi, 2023 de 18-19 dan 10 a çıkmayı bırakın 25’e ve üzülerek söylüyorum belki daha aşağılara düşeceğiz…
Bir yönetim iktidara geldiğinde hazine de ne para var, üstelikte krizden çıkmış bir ekonomiye rağmen… 30 milyar dolar rezerv, 130 milyar dolar borç varken, şimdi ne kadar rezerv, ne kadar borç var? Şuan da borcun 460 milyar doları aştığı söyleniyor… Bu borçlarla hangi üretim tesisi yapıldı? Sıcak parayla yalancı bir ekonomik baharın sonuna geldik, ya çok çok yanacağız, yada çok çok donacağız… Piyasaya verecek sıcak para da yok, para tüketim içinde piyasaya verilirse yine boşa harcamış oluruz… Tüketim yerine, üretim için kaynak bulmak ve bunları üretim tesislerine çevirmek dileğiyle… Selam ve Sevgilerimle…
Hüseyin Benek – 4.9.19 --- vatandasfikri.com
|