TEMİZLERKEN = KİRLETMEK

TEMİZLİK/KİRLİLİK

Temizlik, kimimiz deriz ki imanın yarısıdır, kimi kere de deriz ki, ben mikroplara tahammül edemem, ben çok titiz biriyim övünmasi için de temizligin öneminden bahsederiz… Bazen de haklı olabiliriz, temizlik sağlıksızlığı dogurur, ama ben insanların artık temizlerken kirletmelerinden dolayı sağlıksızlık yaşandığını, daha da yaşanacagını düşünenlerdenim. Nasıl mı?

Mufagımızın sehbasını ela alalım, toplam kaç mere karedir, 1.5 – 2 bu kadar alanı çevre ve canlılar için tehlikeli, zehirli, kimyasal madde iceren temizlik mazlemeleriyle temizlersek ne olur… Belki o 1 metrekarede ki mikropları öldürürüz. Bu alanın temizliginden ben bile şüphe ederim… Çün ki, artık orası kimyasal olarak kirlenmiştir, biyolojik kirlilikleri yok etmek için kimyasal kirliliğe neden olmak ne kadar aklıllıca… Ayrıca belkide orada biz insanların bagışıklık sistemini güçlendirecek küçük küçük mikroplar var, bakteriler var, bu yararlı mikropların ve bakterilerin de öldürülmesinin bagışıklık sistemimizi zayıflatarak, bozarak nasıl sağlımızı bozacagını da düşünmüyoruz ki bu kadar kimyasallarla haşır neşiriz…  Akıllı canlılar, düşünen, okuyan, yazan, bilen bu bilgileri paylaşan canlılar olarak, biraz bu mesele üzerinde düşündüğümüz de yaptığımız bu temizliklerin daha çok kirlilige neden olduğumuzu görüyorum/görüyoruz… Ben durularım diyen arkadaşlara da durulamak için kirlettiğin suyu düşün, bu suyun ulaştığı her yerin kirlenmesine neden olduğunu/olduğumuzu düşünebiliyormuyuz? Kanalizasyona giden kirlettiğimiz sular, ulaştığı her yer de kirlilige devam ediyor, bir de şehirlerimizin %75-80’in de arrıtma tesisi yoksa daha vahim bir sorunla karşı karşıyayız demektir….

Diyelim ki artıma tesisi var, bu arıtma tesisinin atıkları uzaya gönderilmiyor ki, belkide dünyanın aşırı kirliliğini engellemek için çöplerimizi yakın zaman da uzaya depolayacagız, bu kadar luzumsuz, gerekiz savurgani kaynakları çar cur eden tüketimin çıkardığı çöpleri, kimyasal kirlilikleri, temizlerken neden olduğumuz kirlenmeleri dünya bir mütdet sonra tolere edemeyecek taşıyamayacaktır. Belki de bilim adamlarının uyarıları yakın vakit de çıktı/çıkacak, bu kirlilige dayanamayan çevre faktörleri (hava, su, toprak) iyiden iyiye bozulacak ve bu bozulmaya dayalı hastalıklar, doga olayları yaşanmaya başlayacak, belki de başladı… Bu kadar, olaganüstü metorolojik olaylar, bukadar kanser vakası, bu kadar alerji vakası, bu kadar ruhsal sorunlar normal degildir… Amaliyat vari temizliklerle,(starilasazyonlarla) temizlerken bagışıklık sistemimizin direncini de temizledik…

Evet, temizlerken kirletmek, temizlik kirlilik üzerine, iyi düşünelim her gün banyo yapmak normalmidir, her banyoda o kadar şampuan, vudut losyaonu, kullanmak ne kadar normaldir, her gün mutfak sehbasını, banyoyu, tuvaleti çamaşır suyu, tuzu ruhu, sıvı deterjanlarla temizlemek, hızımızı alamadığımız için tuvalet sifonlarının içine kimyasallar yerleştirmek ne kadar normaldir, sanki ev degil mubarek amaliyathane, san ki normal hayatın içinde bir kişi degil amaliyata girecek doktor… Artık insanlar olarak bu anarmol temizlik paronoyasından ve budalalıgından kurutulalım, hem evimizi, hem de çevreyi/dogayı bu kimyasallarla 1-3 metrekareyi temizlerken, kirletmeyelim der, deterjanlarla kimyasal olarak, eskiyip attığımız eşyalar ve ambalajlarla fiziki olarak kirletmeme dilek ve önerilerimle, selam ve sevgilerimle…

Hüseyin Benek – Mayıs 15 – vatandasfikri.com