1 KASIM SEÇİMLERİNE BAKIŞ
Vatandaşlarımız, hükümetin kurulamaması, ekonomik dengelerin bozulması ve terör olaylarının tırmanması üzerine tekrar yapılan seçimlerde 13 yıldır iktidarda olan, tanıyıp bildiği, istikrarlı bir hükümet olacağını düşündüğü AKP, ye ve onun yeni liderine Prof. Dr. Ahmet Davutoğlu’na %49.5 yani %50 oy verdi…. Bu sonuç ülkemiz ve biz vatandaşları için dilerim hayırlı olur… Seçim sonuçları üzerine bir çok söz söylenebilir, genel olarak bizde şunları söyleyebiliriz…
Aralarında en çok oy geçişkenliginin yaşandığı iki parti MHP, AKP olmuştur, bu seçimde Milliyetçi oyların bir bölümü AKP ye geçmiştir… AKP, HDP’dende barış isteyen, batı da yaşayan, ayrıca sosyolojik olarak aynı tabana dayandığı Kürtlerin de oyunu da almıştır… Sonuç olarak yarı yarıya vatandaşların desteğini alan bir AKP iktidarı ortaya çıkmıştır… Bütün demokrasi oyuncularının bu kazanan oyuncuyu kutlaması ve başarılar dilemesi gerekir… Nitekim CHP lideri arayarak kutladı ve Demokrasi olgunluğunu, demokratik rekabetin örnegini gösterdi…
AKP’nin başarısının ardında ki nedenleri sorguladığımız da şu sonuçlara vardık….
Vatandaşın algıladığı/anladığı muhalefet yönetim sorumluluğu almadığı, bu nedenle genel olarak muhalefet partilerinden vatandaşların uzaklaştıkları görülüyor…
Ülkemizin, çok karışık bölgede oluşu, terör örgütlerinin(PKK, İŞİD) hemen seçim sonrası vatandaşlarımıza karşı katliamlara girişmesi Ortadoğu’daki karışıklıkların Ülkemize de sirayet edecek kaygısı en güçlü parti olan, iktidara en yakın gördüğü partide vatandaşların birleşmesine neden olmuştur… Bu olaylar üzerine vatandaşlar, korku, kaygı karşısında istikrar ve istikbal limanı olduğunu düşündüğü bu partimize yönelerek, beklenenin üzerin de bir başarı sağlamasına neden olmuşlardır…
AKP, söylemleriyle ve dayandığı geniş sosyolojik tabanla çok geniş kesimlere hitap etmiş, söylemlerinin toplum da karşılık bulması sonucu bu başarıyı yakalamıştır….
AKP, diğer partilerin katı söylemlerinin aksine, savaştan barışa, barıştan savaşa, milliyetçilikten muhafazakâr demokratlığa, ondan milliyetçi muhafazakârlığa, liberal demokratlığa oradan da Müslüman Demokratlığa çok kolayca geçebilmesi, yani çok kolay politik mobilize olabilişi de bu başarılarına büyük katkılar sunmuştur...
Söylemlerinin doğruluğundan çok dün ak dediklerine, bugün kara bile deseler, unutturmak istediğini unutturma, unutturmak istemediğini sürekli gündem de tutarak, böylece vatandaşta kedi söylemleri üzerine bir kanaatin oluşmasını sağlamış olmasının da başarıları da büyük katkıları vardır…
Gözden kaçan başka bir özelliği ise, AKP’nin Devlet/Millet arasında denge için de olan politik söylem ve eylemleridir…
Ülkemiz coğrafyasının neredeyse her köşesinde bulunan vatandaşlara ulaşabilmesi, onlarla ortak bir noktada buluşabilmesinin de seçim sonuçlarına büyük etkisi olmuştur…
Bu siyasal başarıyı sosyolojik ve ekonomik başarıyla taçlandırdığın da, ülkemiz için büyük hizmet etmiş olacaktır, bunu için yapması gerekenler nedir dersek…. Bence şunlar yapılabilir…
Terör örgütlerini üzerine devlet ciddiyetiyle gitmek, silahsız unsurlarla müzakere, silahlı unsurlarla mücadele ederek, bu soruna yaklaşarak çözüm sürecini devam ettirmek… Şu anda bu partimizin politikası bu doğrultudadır, bir ara barış samimiyetini göstermek için olsa gerek, silahlı unsurlara gereğinden fazla tolerans göstermenin nasıl başımızı belaya soktuğuna hepimiz şahit olduk…
Ekonomik olarak en alt gelir grubunun bu partimiz zamanın da daha çok fakirleştiği bu fakirleşmenin sosyal dengeleri bozacak seviye de olduğu bilinmektedir. Bu nedenle en alt gelir grubu ile en üst gelir grubunun arasında ki uçurumun bu partimiz iktidarı dönemin de derinleştiği görülmektedir… Bu durumun düzeltilmesi, asgari ücret, en az maaş alan emeklilerin maaşlarına daha çok zam yapılarak, bu eşitsizliğin giderilmesi durumun da daha çok toplumumuza hizmet edeceğini düşünerek yazımıza devam edelim..
Bu partimiz dönemin de ekonomik dönüşüm programları yapıldı, bu programda bazı aksaklıklar yaşanıyor, dünya ve ülkemiz piyasalarını yeniden, yeniden okuyarak bu dönüşüm programını güncelleyerek uygulaması ekonomik başarı getireceği düşünüyor, daha öne açıklanan programın acilen uygulaması gerektiğini hatırlatarak yazımıza son verelim…
AKP den beklediğim, bir başka şey ise ülkemizde yaşayan değişik sosyal grupları dışlamadan, vatandaşlık bilinci temelli yaklaşımlarla, kültürel hakların yaşamasını sağlayarak farklı grupların bu topluma ola aidiyet duygusunu artırmasıdır… Örnegin Aleviler…
Son 6-7 yıldır yargı sistemine karşı oluşan erozyonu onarmak için gerekli çalışmaları başlatacağını da umut ediyor, bu partimize hükümet dönemi de başarılar diliyorum..
Son olarak seçim döneminde kampanya söylemi için de, siyasetin rekabetçi zemininde, rakip partiler birbirini eleştirirken en sert ifadeleri kullanabilirler. Bazen gerilimden bile medet umabilirler, seçim dönemi bittiğine göre…. Sandık sonuçları ortaya çıktıktan sonra, hele bir parti açık ara ile en yakın rakibine neredeyse, rakibinin aldığı oy kadar (%25) fark atarak acık ara birinci parti olduysa… İktidarı tek başına üstlenme imkânına kavuşmuşsa, artık o parti toplumsal sorumluluğunun bilinciyle, toplumun her kesimini kucaklayıcı bir üslup benimseyerek hükümet eder, düşünce ve dileklerimle… Selam ve sevgilerimle….
Hüseyin benek --- Kasım 15 --- www.vatandasfikri.com
|