CENAZEDE FIKRA ANLATMAK
Bir cenazeye gittik ya baş sağlığı dileriz yada sessiz kalırız, herkesin acısı varken, ağlarken üzülürken fıkra atlatırsak ne olur? Bizi dinleyenler, bizim normal olmadığımızı düşünürler değil mi?
Bir kamu görevlisi, tüm vatandaşları ilgilendiren bir açıklama yapacak, diyecek ki salgın var, şu önlemleri bilim kurulu önerdi, biz bu önerileri şöyle veya böyle uyguluyoruz diyecekken… Parti farkı gözetilmeksizin bu kamu yöneticisinin açıklamaları bekleniyor, açıklama başlıyor ve ilk dakikaları dediğimiz gibi cereyan ediyor.. Sonra hemen kamu yöneticisi kimliğini çıkarıyor başlıyor seçim konuşmasına… Muhalefet şöyledir, muhalefet böyledir, odur, budur, şudur derken… En sonunda demokrasi sınırlarını zorlayan bir ifade ediyor ki bu yöneticimiz, ben de bu yazıyı yazma kararı alıyorum…
Bu söylenen söz üzerine düşününce, muhaliflikten iktidara gelmiş ve uzun süredir ülkeyi yönetmiş birinin etmemesi gereken söz… “Muhalefet artık bir milli güvenlik sorunu haline gelmiştir.” Bu söz demokrasi sınırları için de abes… Bu söz birde kamu görevlisi/yöneticisi salgın sorunu yaşayan vatandaşlara yapılan açıklamalar da olması başka bir abes… Bir imam düşünün iki dini ilke söylüyor bir siyasi eleştiri yapıyor, bir vali düşünün ki yanına iktidar partisi il başkanını alıyor ilin yarsının oyunu alan il başkanı için bu ilde güvelik sorunu varsa nedeni muhalefet partisinin il başkanıdır derse… Ordu mensupları siyasal tartışmalara, siyasal üslupla katılırsa… Yargılama da bazı siyasal yargılama (Ergenekon, Balyoz Türünden) şüpheleri varsa, ne yazık ki nirengi noktamızı kaybediyoruz demektir...
Nirengi noktasını kaybeden toplumlar, en küçük bir ekonomik, sosyal kriz de savrulan bir toplum oluruz… Ricam şudur, ülkede eline mikrofonu alan her siyasetçi taraftarının alkışını almak için karşı tarafa sürekli hakaret etmemesi, vatandaşa seslenişleri miting konuşmalarına çevirmemesi gerek…
Konuşulanlar, vatandaşlar arasında sevgiye, saygıya neden olmalı, muhalefet ve iktidar siyasal rekabeti kardeş rekabeti gibi yapmalı… İktidar dönemini bitirince, vatandaşlar seçmediğinde yönetimi muhalefete devredeceğini bilmeli, muhalefet demokrasilerde alternatif iktidardır… Bunlar biline, biline, bu kadar siyasal gerginliğe gerek, yok… Bir atasözünü değiştirerek verelim ve atasözüne saygıdan dolayı, ikisini birden veriyorum… “Mahkeme kadıya mülk değildir”. “İktidar /hükümet siyasetçiye mülk değildir”. O mülk vatandaşındır, siyasiler orada vekil olarak bulunur ve vekâlet süresi biten gider… Bu gidiş ve gelişler, demokratik hukuk kuraları içinde olsun, sözler, yapıcı olsun, sözler yerine göre edilsin, cenazede fıkra anlatılmasın… Ricasıyla, dileğiyle, Selam ve Sevgilerimle…
Hüseyin Benek --- vatandasfikri.com – 2.12.20
|
|