ENFLASYON NEDİR? Bizi Nasıl Etkiler?
Enflasyon nedir dediğimizde biz hayat pahalılığı deriz, alım gücümüzün mal ve hizmetler karşısında düşmesidir biliriz… Bunun nedenleri vardır, ekonomistler birçok neden sayabilirler, bana kalırsa mal ve hizmet talebinin, bunları üretenler ile sunanların (mal ve hizmet arzı diyorlar) mal ve hizmeti talebini karşılayamamasıdır. Bir şey bol ise fiyatı düşer, bir şey kıt ise fiyatı artar mantığından hareketle biz çok şeyi yeteri kadar üretemiyoruz veya maliyetleri yüksek üretebiliyoruz… O zaman maliyet enflasyonu nedir, onunla devam edelim mi?
Maliyet enflasyonu, üretilen mal ve hizmetlerin maliyetinin sürekli artmasıdır, Emek, sermaye ve tabii kaynaklar, hammadde gibi üretim faktörleri, üretilen mal ve hizmetlerin gerçek maliyetini oluşturur. Dolayısıyla bunların piyasa fiyatlarının artması, kaçınılmaz olarak maliyetlerin artmasını gerektirir. Başlıca şu sebeplerle ilgilidir:
Dış ticaretin kısıtlanmış bir rejime bağlı bulunması ve hammadde dahil gümrük vergilerinin aşırı derecede yüksek olması.. Sadece belirli şirketlere ithalat izni verilmesi..
Üretilen malın içindeki vergilerinin oranı, bu hem üretim aşamasında hem tüketim aşamasında…
Piyasada mali ve hammadde tekelleşmesi ve eksik rekabet koşulları,
Tasarruf oranının düşüklüğü ve faiz haddinin yüksekliği,
Toplu sözleşmelerle ücretlere yapılan zamların maliyetlere yansıması…
İthal hammadde, mal ve hizmetleri etkileyen ulusal paranın değerin düşürülmesi
Yapısal Enflasyon: Ekonomik yapıdaki dengesizlikler ve verimsizlikler sonucu ortaya çıkar. Uzun süreli yapısal sorunlar, fiyatların sürekli yükselmesine, böyle bir beklentinin oluşmasına neden olabilir.
Hiper enflasyon: Kontrolden çıkan ve çok yüksek oranlarda gerçekleşen enflasyon türüdür.
Yerleşik enflasyon: bir ülkedeki emtia fiyatları yükseldiğinde ortaya çıkar ve ürün fiyatları yükseldiğinde de çalışanlar yaşam standartlarını korumak için daha yüksek ücretler talep eder. Bu durum genellikle artan harcama döngüsüne benzetilir ve sonsuza kadar devam eder…
Çok şey etkiler enflasyonu, bana kalırsa en çok etkileyenlerin başında piyasadaki para ve mal dengesidir. Dolanımdaki para miktarıyla, malların ve satın alınabilir hizmetlerin toplamı arasındaki para lehine açığın büyümesinden ortaya çıkan ve fiyatların toptan yükselişi, para değerinin düşmesi biçiminde kendini gösteren ekonomik parasal süreç, paraşişkinliğidir. Örnegin, piyasada 4 mal var dört de para mal b fiyatı 1 Lira, piyasada yine dört mal var bu sefer 8 lira mal başına düşen para miktarı 2 lira, mal degerli olacak, para degersiz… Şimdi enflasyon ile ilgili genel bir bilgimiz oldu, bunun üzerinden hareket ile…
Biz ücretliler ücret artışlarının enflasyonu körüklemediğini, maliye ve hükümet yetkililerinin ve patronların tetiklediğini iddiası üzerine durarak yazıyı bitirelim mi?
Ben süt hesabı yaparım hep emekli olduğum da maaşım 2.500 Lira, Süt 1 Liraydı hatta bazı sütler 75 kuruştu.. Kısacası ben 250 litre süt alabilirken, şimdi maaşım 22.000 Lira ve süt sokak sütü 5 litresi 120 lira… Kaç litre alabiliyorum? 120 bölü 5 eder 24, 22.000 bölü 24 eder 916 litre sür ben 12 yılda 1584 litre süt fakirleşmişim, bakın bunu altın, döviz üzerinden yapmıyorum, hangi temel ihtiyaç üzerinden yaparsak yapalım alım gücüm düşmüş, enflasyon maaşımı ezmiş, beni fakirleştirmiş. Bunun sorumlusu kim?
Bu ülkeyi yönetenler, kamusal alanda savurganca yatırım yapanlar, her gördükleri tepeye kule, her gördükleri boş arsaya kamu binası, ibadethane yapanlardır. BU kadar üretim ve imalat dışına, her ile, her ilçeye hükümet konagı, adalet ve emniyet sarayı gerekli gereksiz alt geçit üst geçit, köprü, ucuş garantili havaalanları, (Kütahya Zafer alanı Araştırın) akla zarar yatırımlar.. Gelinen noktada üretemeyen bir ülke, borçlu bir ülke, ithalata bağlı enerji ve tüketime mahkum bir ülke… Üzülerek söylüyorum daha biraz daha sıkıntı çekecek gibiyiz.. Enflasyon, Stagflasyona (durgunluk içinde pahalılık) dönmek üzere, ikisi birden olduğunda daha derin kriz demektir…
Buradan kurtulmanın yolu, üretmek, imal etmek, kamu tasarrufu, kamu tasarrufu ve vatandaşın, özellikle ekonomik olarak üst gelir grubunun tasarrufuyla ve vergilendirilmesiyle cıkabiliriz, önerisiyle.. Selam ve Sevgilerimle..
Hüseyin Benek -- 28.6.2024 – vatandasfikri.com
Kaynaklar
2* http://www.dildernegi.org.tr/TR,274/turkce-sozluk-ara-bul.html
|