BELEDİYE MECLİSİNDE HER ŞEYE RET, TBMM HER ŞEYE EVET!
( Genel Mecliste Her Şeye Evet, Hatta Evet Dediğine, Reis İstemiyor diye Ret, Belediye Reisinin İstediği Her Şeye Ret, Bu Nasıl Bir Siyaset?)
Bir Siyasal Parti düşünün belediye meclislerinde her şeye itiraz ediyor, ülke meclisinde Her şeyi onaylıyor, belediyede suya zam veya alt yapı yapılacak ret, genel mecliste tüm harç ve cezalara, zamlara evet… Türkiye Meclisinde Merkez bankasının olağan üstü günler için ayrılan akçeleri harcanacak evet… Gerekçeleri nedir, siz su indirimi sözü verdiniz suya zam yapamazsınız, belediye başkanı diyor ki ihtiyacı olacak kadar az su kullanana ucuz, ihtiyaç fazlası su kullananlara hatırı sayılır zam diyor… Bunu belediye reisi istiyor, yerel mecliste ret diyorlar, genel mecliste de Reis ne isterse ona evet diyorlar, hatta Reis bu üyelerin kendilerine itaatini denemek için olsa gerek… Evet dedikleri bir yasayı geri gönderiyor, ret edin diyor, üyeler aman efendim yanlış karar almışız hemen ret diyorlar… Acaba neye ret, veya neye evet denileceği rehberi mi var, yada hemen o anda mesaj mı geliyor, yada klasik bir davranışla, muhalifsek her şeye hayır, iktidarsak her şeye evet mi diyorlar?!!! ABD başkanlık sisteminde başkan hem yargı denetimin de, hem de meclis(onlar kongre diyorlar) Kısacası Başkan yasaya, yargıya ve yasamaya bağlı, orada yasa konuşursa herkes eyvallah reis der… Burada lider konuşursa, yasa bile sussun beklenir… Bu yapılanlar demokrasi için de olmayacak kadar ilginç bir siyaset yapma yöntemi nedenleri olsa gerek? Ne olabilir ki?
Ben şuna bağlıyorum parti merkezleri ve liderleri, yasama meclisi üyeleri parti içinde belirlenirken neredeyse tek belirleyici, yasa yapılırken belirleyici, yargıda atamalarda belirleyici, yürütme, hükümet etme zaten kendi alanın da haklı olarak tek belirleyici… Bu ne demek, güçler ayrılığı yok demektir, güçler ayrılığı yoksa demokrasi olur mu? Belediye meclislerine dönecek olursa…
Belediyede meclisin ayrı partide, yürütme sayabileceğimiz başkanın başka bir partide olması aslında erkler ayrılığının bir göstergesidir… Öte yandan erkler ayrılığı, demokrasi kültürü olmayan üyelerden oluşan bir meclisse, siz de orada belediye başkanlığı yapıyorsanız ve farklı bir partidenseniz, her şeye evet veya hayır demeye alışkın… Bunu parti disiplini, grup kararı, lider istiyor bahanelerine dayandırıyorlarsa!! Belediye başkanı başka partiden olsa da, o şehirde yaşayanların yararına uygulanacak bir kararı nasıl ret ederler ki?! Ankara ve İstanbul Belediyelerin de durum tam da bu halde, Belediye Başkanı başka partili, Belediye Meclisin de Başka Parti Çoğunlukta… Belediye başkanının ve grubunun neredeyse her önerisine hayır diyen bu meclis üyeleri içinde yaşadıkları ketin yararına, hayrına olacak bir şeye hayır deme hakları var mıdır? Kentin ve kentlinin yararına projelere hayır diyenleri özellikle seçildikleri mahalle ve ilçelerde vatandaşlara şikayet etmek lazım… Gerekirse sosyal medya araçlığıyla, gerekirse afiş ederek neye hayır dediklerini vatandaşlara iyi anlatmak lazım… Hem böylece toplumsal bir baskı oluşur, denetlenen bir siyaset de oluşmuş olur…
Daha bir demokratik meclis belirleme yolları, daha bir demokratik siyaset tavırları, daha bireysel değil toplumsal düşünen siyaset ve lider davranışları, daha saygılı bir üslup, farklı olanı düşman ilan etmeyen bir dil, güçler ayrılığının farkında olan meclis üyeleri, siyasetimize demokratik bir kültür, nitelik kazandıracaktır… Kazanması Dileğiyle, Selam ve Sevgilerimle…
Hüseyin Benek - vatandasfikri.com – 10.12.19
Kaynaklar
|
|