27 ARALIK DA NE OLDU??
M. Kemal Atatürk 27 Aralık 1919’da Ankara’ya Geldi, Mehmet Akif Ersoy, 27. Aralık 1936’da, Hakka Yürüdü!!
Dış Güçlerin Yurdumuzu işgali üzerine, Milli unsurların Direnişine öncülük eden Mustafa Kemal Paşa’da 27 Aralık 1919 Cumartesi günü Ankara’ya gelmiştir.. Bu geliş anında Seymen Alayı düzenlenmiş ve ellerinde pala kılıçları ile doh, doh! Naraları çeken süvari Seymen Efeler tarafından karşılanmıştı. Efelerin arka sıralarında ise Ahiler (esnaflar), dervişler, Yörükler, gönüllü askerler, çevre il ve ilçelerden gelen halk ile Ankaralılar bulunmuştur…
“Bir millet tarihin karanlıklarına gömülerek yok olma ile karşı karşıya gelince, Türk töresi geregi, “KIZALCAGÜN” ilan edilir, ve M.K Atatürk’ün Anlaraya gelişine böyle bir anlam yüklenmiş ve ona göre davranılmış ve Paşa ona karşılanmıştır… Milletin güneşi aynı doğuş anındaki kızıllıkla yeniden doğmaya başlamıştır… Kızılca gün bu suretle doğuyor ve toplum vicdanı bu suretle galeyana geliyor, millet sinesinden mücadelesine bir önder/lider yaratılıyor ve M.Kemal Oğuz töresince Ankara’ya gelişinde Dikmen Sırtlarında karşılanmıştır. Kendilerine bırakılan vatanın ve Cumhuriyetin ne müşkül anlarda ve ne gibi büyük fedakarlıklarla kurtarıldığıgını ve kurulduğunu, bu gibi önemli günleri, anları kısacası tarihimizin nasıl meydana geldiğini okuyup anlamamız gerekmektedir… bUgibi anlardan ikisi 27 Aralıkda yaşanmıştır… İlki Atatürk’ün Ankara’da Karşılanışıdır…
Ankaralının kendisine gösterdiği ilgi karşısında Mustafa Kemal Paşa çok duygulanır ve hemen arabasından inerek kendisini karşılayan 700 Zeybek kıyafetli Seymen Efelerin ellerini tek tek sıkar ve sert bir sesle, şu konuşmayı yapar..
-Merhaba Efe’ler! Diyerek yüksek sesle onları selamlar.
Efe’ler hep bir ağızdan: -Sağ ol Paşa hazretleri! Derler.
Mustafa Kemal Paşa: -Arkadaşlar buraya niçin geldiniz? Dediğinde Efeler hep bir ağızdan:
Efeler Hep Bir Agızdan -Millet yolunda kanımızı akıtmaya geldik!
Mustafa Kemal Paşa: -Fikrinizde sabit misiniz?
Efeler tekrar bağırırlar: -Ant olsun!
Mustafa Kemal Paşa gözleri yaşararak: -Var olun yiğitler! Der.
Daha sonra Yağcıoğlu Fehmi Efe, Zeybek oynar. Paşa der ki;
-Benim için çok yoruldunuz, zahmet ettiniz, hepinize ayrı ayrı teşekkür ederim. Çok memnun oldum. Sizler çok bahtiyar ve yüksek kalpli insanlarsınız! 27 Aralık 1919
İkinci Olay ise İstiklal Marşımızın Yazarı Mehmet Akif Ersoy’un Ölüm Yıldönümü Oluşudur… İkisini de İkisine Yakışır Şekilde Kutlamamız ve Anmamız gerekmektedir…
Ben bazılarımızın bir gerekçe bularak bazı değerler yok saymaya çalıştıklarını görüyorum, bu yok sayışlar kendimizi inkar etmektir aslında… Efendim M. Akif Ersoy Müslümanları kıyasıya eleştirmiş, hatta yerin dibine batırmış.. Efendim Mehmet Akif Esoy halife hazretlerini eleştirmiş kıyasıya eleştirmiş.. Ne demiş ?
O ihtişâmı elinden niçin bıraktın da,
Bugün yatıp duruyorsun ayaklar altında?
"Kadermiş!" Öyle mi? Hâşâ, bu söz değil doğru:
Belânı istedin, Allah da verdi... doğrusu bu.
Talep nasılsa, tabîî, netîce öyle çıkar,
Meşiyyetin sana zulmetmek ihtimâli mi var?
"Çalış!" dedikçe şeriat, çalışmadın, durdun,
Onun hesâbına birçok hurâfe uydurdun!
Sonunda bir de "tevekkül" sokuşturup araya,
Zavallı dîni çevirdin onunla maskaraya!
Bırak çalışmayı, emret oturduğun yerden,
Yorulma, öyle ya, Mevlâ ecîr-i hâsın iken! -- Şiir böyle devam ediyor, haksız mı eleştirilerin de?!? Siz devamını da üzerine düşüne düşüne okuyun öneririm…
Bir Başka Şiirinde biz Müslümanlara şunları der!!!
“müslümanlık neredeyse, bizden geçmiş insanlık bile...
âlem aldatmaksa maksat, aldanan yok, nâfile!
kaç hakikî müslüman gördümse: hep makberdedir;
müslümanlık, bilmem amma, galiba göklerdedir! – Şiir Böyle Devam Eder Haksızmıdır, Üsdat… Hala Müslümanlar kendi ekonomik ve siyasal bagımsızlıklarını kuramamışlar ve sürekli sorun yaşadıklarına günümüzde bile Tanık olmaktayız…
Milli bilinçler küresel ulaşım ve iletişimin yaygınlaşmasıyla genel olarak zayıflamaktadır, bizim gibi kültürünü siyasal malzeme yapan toplumlarda bunun yanı sıra siyasal taraflar tarihi gerçekleri zamanından kopararak topluma miting alanlarında ve dar toplantılarda kendilerine taraftar bulmak maksadıyla kendi siyasal ideolojik bakışla sunarlar.. Kimi gericidir, kimi ilerici, kimi yerelcidir, kimi evrenselci ortak noktaları nedir derseniz, ister kültürel degerlerden bir deger, ister tarihi olaylardan bir olay bulup geçmişiöizi ve kültürümüzü kendi anlayışlarına payanda yapmak, maksadıyla saldırmaktır… Eleştirmek demiyorum, saldırmak diyorum?
Burada eleştiri ile saldırı arasında çok ince bir cizgi vardır, üstelik de tarihi olaylarda bu çizgi daha da incedir… Yaşayan birini yaşadıkları üzerinden eleştirir, o kişi de eleştirilerimize karşı kendini savunur… Biz bir çok tarihi bir olayı kutlamak yerine eleştiri sınırlarını aşarak yaklaşıyoruz… kültürümüze ciddi katkıları olan İstiklal Marşımızı Yazan, Milli Mücadeleye Katılan, Safaat gibi bir Kültürel deger bırakan, M. Akif’in ölüm yıldönümünde kayıtsız kalmak M. Akif’e bir şey kaybettirmez.. Örnegin Mustafa Kemal’i yok sayış M.K’e bir şey kaybettirmez, biz günlük siyasal tartışmalarla bu gibi tarihi olaylara yaklaşır yok sayarsak… Geçmişi yok sayarak kendimizi yok ederiz, biz kişi olarak geçmişimizi unutunca nasıl alzaymmır oluyorsak, toplum olarak da bir bahane bularak geçmişimizi unutur, yada bunları fitneye neden olacak kadar sert eleştirirsek… Sevenleri onları aynı sertlikte savunur ve hiç geregi yokken toplumda kendi ellerimizle fitne çıkarmış oluruz.. Fitne çıkartmak istemiyorsak, tarihi olaylara, kişilere yaklaşırken çok dikkat etmeliyiz… Son olarak..
27.12.1919 da Ankara’ya gelen Mustafa Kemal Paşaya, O Seymen Efelerinin hangi ruhla dediği gibi, bende Ankara’mıza Hoş Geldin Paşam diyorum, bu günün önemini buraya not düşüyorum… Sonra İstiklal Marşımızın Yazarının Ölüm Yıldönümü Olan bugün de Mehmet Akif Ersoy’u rahmetle, Saygıyla Anıyorum… İkiside bizim Degerimizdir, İkisinede Rahmet Diliyorum, Atatürk’ün Kurduğu Ülke Türkiye vatanına, Emanet Ettiği Devletimiz Cumhuriyete Sahip Çıkıyor ve Her Fırsatta Sahip Çıktığımı Göstermek İçinde Mehmet Akif Ersoy Yazdığı İstiklal, Yani Bagımsızlık Marşını Söylüyorum.. Sizlerede Öneriyorum, Selam ve Sevgilerimle
Hüseyin Benek – vatandasfikri.com – 27.12.2022
Kaynaklar
1* Şahin Efe YILMAZ - http://ankaenstitusu.com/kizilca-gun/
2* http://siir.me/muslumanlik-nerde
|