|
|
|
Genç Yazarlarımız |
|
Reklam |
İMAN ETMEDİKCE CENNETE GİREMEZSİNİZ, BİRBİRİNİZİ DE SEVMEDİKCE İMAN ETMİŞ OLAMAZSINIZ!
H.z. Muhammed
Adrese Git |
|
|
|
KENTSEL SORUNLAR |
KENTSEL SORUNLAR
Kentlerimizin sorunlarının başında araçların neden olduğu sorunlar gelmektedir, devamın ise yeşil alanların yavaş yavaş yok edilmesi, ticarileştirilmesi, toplum taşımaya yeteri kadar önem verilmemesi en önemli sorunlar olarak karşımıza cıkmaktadır.
Şimdi araçların neden olduğu sorunlar, bir trafik, iki park iki şekilde soruna neden olamaktadır. Trafik sorununu besleyende toplum taşımanın yeterli seviyede olmamasıdır, toplu taşım araçlarında zorlanan vatandaş kendi aracıyla işe gitmeye kalmakta ve trafik sorununa neden olmaktadır. Park sorununa geldiğimizde bulvarlara bile araçların park edildiğini görmekteyiz. Kaldıki ana halterler ve bağlantı yolları, otobüs ve dolmuş güzergâhları park edilinmemesi gereken yerler olmalıdır. Ankaradan örnek verecek olursak, GMK bulvarı Kızılaydan Maltepeye doğru giden bulvar, kenarlara park etmiş araçlar yüzünden yolun tek şeride düştüğüne hep tanık olmaktayız. Aynı şey Sanatoryum caddesinde, Etlik caddesinde, Pursaklar belediye caddeside, Cebeci Cemal Gürsel caddesinde, Talat paşa caddesinde, Abidin Paşa Tıp faküldesi caddesinde, Cankayada Esat caddesinde, Dikmen caddesinde de mevcut sorundur. Park edilmiş araçlar trafik akışını neredeysel ¼ oranında engellenmektedirler. Sorunun çözümü için İl Emeniyet müdürü veya Vali beyin müdahalesi gerekmektedir.
Araçların luzumsuz kullanımından kaynaklı cevre kirliliği ise es geçtiğimiz konular arasındadır. Şuanda kaç araç çalışır haldedir yaşadığınız knette, bu araçlardan ne kadar kabondioksit, is, kurum gibi çevreyi kirleten kirleticiler soluyarak içimize çektiğimiz havamıza salınmakta bu havayı soluyan bizlerin sağlığını tehtit etmektedir. Herkesin, herkese ve çevreye zarar verir hale geldiği toplumsal düzenler içinde yaşayanlasrı mutsuz eder. Kentlerin büyüklülerine göre bu sorun da büyümekte, aynı zamanda toplu taşım sorunuda çözülemediği için kirliliğe neden olmaktadır.
Toplu taşıma sorunu yaşayan kentliler kendi araçlarıyla ulaşmaya kaltıklarında trfik sorununu besler hale gelmektedirler. Ben İfan Baştuğ caddesini kullanarak gidecegim yerlere gitmekteyim, sabah saat 7.30-9.30 arası Dışkapı köprüsünden kızılay göbege kadar 1-.130 saatte zor ulaşılmaktadır. İnip yürüsek yine yanı zaman o mesafeyi yürüyebiliriz. Söz konusu mesafe 5-6 km dir. Toplu taşıam bir kenti yaşanılır hale getirmenin en kolay yoludur. Toplu taşımdaki sorunların kent sakinlerini özel araçlarıyla işe gitmeye itmekte bu durumda hem trafik sorununa hemde çevre kirlenmesine neden olmaktadır. Toplu taşıma geliştikce sorun da aşılacağını umut ediyorum.
Parkların işgaline geldiğimizde ise bununda iki şekliyle yapılmaktadır, birinci işgal yöntemleri, Muhtarlık binası, taksi durağı, büfe ve bankamatik konularak işgal edilmektedir. İkici işgal ise parkların ticari alanlarla iç içe gecerek, yeşil alan, oyun parkı tiçari alanlarla karıştırılması şeklinde yapılmaktadır, fuar alanları, lokantalar, kafeler, dondurmacılar, mısırcılar vs… vs Parklar kentlilerin nefes almak, biraz olsun doğal ortamda yaşanmasını sağlayacak kentlilerin doğaya acılan kapıları olmaları gerekirken sanki rant kapıları haline dönüştürülmektedir. Ben Ankaraya yeni geldiğim yıl 1986-87 de zafer parkında bulunan koca koca cınarların kesildiğine tanık oldum, sebebi ise belediye başkanının parkı otopark yapma istegi idi. Allah tan muhalefet partisi ve plancılar odası duruma müdahale ettiler ve agaçları kurtaramadılar ama parkı kurtardılar.
Ankaraya baktığımızda hiç kent meydanı yok gibi gözükmektedir, Ulus da bulunan meydan dışında hiç meydan yok sayabiliriz. Oysaki kenti kent yapan yeşil alanlar, parkları ve meydanlarıdır, biz şehircilik anlayışımızı tekrardan degerlendirmemiz gerekmektedir. Mevcut yeşil alanları ve parkları betonla doldurmadan yeni yeşil alan partklar ve kent meydanı diyebilecegimiz alanları kazandırmalıyız ki kentler daha yaşanılır hale gelsin.
Aslında sorunları hepimiz görüyoruz, ama bu görme kanıksamaya dönüşüyor, benim görevimde bu kanıksamışlıklara dikkat cekmektir. İnşallah dikkat çekebilmişimdir. Selam ve sevgilerimle…
|
|
|
Bu Üyenin Diğer Yazıları |
|
|
|
Reklam |
“Din lüzumlu bir müessesedir. Dinsiz milletlerin devamına imkân yoktur."
M.Kemal Atatürk
Adrese Git |
|