ÜMRAN BEBEK İNSANLIĞIN VİCDANINA OTURDU
Savaş demek, çatışma demek canların yanması demektir, Suriye dede böyle olmaktadır.. Şimdi oturduğumuz binaya bir muhaliflerin, bir de iktidarın güvenlik güçlerinin, birde vekaleten savaşan yabancı savaşçıların bombalar attığını düşünün… Duvarların beton tavanların sizi koruyamadığını hatta üzerinize çökerek öldürdüğünü düşünün… Bunların yetmediği ve bunları destekleyen dünyanın belli başlı devletlerin bizzat işin içine girerek kendi uçaklarıyla da bu ülkenin kentlerini, ailelerin hanelerini bombalamaya başladılar… Sonuç bu can alan, can yakan ülkeden kaçışlar başlandı… Yüzlerce binlerce vaka yaşanır ama bazı olaylar bizi uyandırır, bunların ilki bir hepiniz hatırlayacaksınız, 3 yaşındaki Aylan bebek, cansız bedeni kıyıya değil san ki bizim vicdanlarımızın kapısına vurdu… Nasır tutmuş vicdanlarımızın nasırlarını o masum yatışıyla kaldırdı o nasırları yırttı attı… Hepimiz o fotoğrafın etkisinde kaldık, aradan daha bir yıl geçmedi ki… Bir fotoğraf, bir video daha düştü haber merkezlerine….
Ümran bebek, atılan bombanın yıktığı enkazdan çıkarılmış, ambulansa konmuş olanlara o çocuksu masumiyetiyle, anlam verememenin şaşkınlığıyla bakıyor… Üzeri başı, toz, tozdan elbisesinin rengi bile belli değil, yüzünde ki yaradan akan kanın rengi bile belli değil, kan kırmızı değil tozla karıştığı için grimsi bir kırmızı… Ümran bebek gönüllerimizde ki bu vicdansızlığın kabuklarını sıyırdı aldı… Sanki bu görüntü Suriye de hiç yaşanmamış gibi, ilk yaşanıyormuş gibi, biraz da habercilerin de o anı yakalamasıyla bize kadar geldi, bizi bu rahat koltuklarımızda rahatsız etti… Adeta vicdanımız oldu, geldi yüreğimizin üzerine oturdu… Birçoğumuzu geceleri uykularımızda, rüyalarımıza girerek bizi uyandırır hale geldi… Uyuyan vicdanlar uyandı, kendine geldi, bu sorun çözülmelidir dediler, devletliler…
Evet, çözülmelidir, daha çok Aylanlar, daha çok Ümranların canı yanmadan çözülmelidir, hemde hemen yarın çözülmelidir… Sizin hesaplarınız nedir, ne Ümran Kızımız nede Aylan kızımız bilir, sizin gibi bizim çıkarlarımız bunu gerektiriyor… Burada kaç kişi ölecek bizi ilgilendirmiyor diyorsanız, sizin vicdan kabuklarınızın sıyrılması için böyle kaç trajedi daha yaşanması gerekir? Yetmedi bu kadar kan, yetmedi mi bu kadar can, yetmedi bu kadar Ümran, Aylan……. Yetsin artık, yetmelidir, bu kadar aylan, ümran…
Ümranın kurtuluşunu gösteren videoyu 5-6 kez izledim, önce bir ışık beliriyor, sonra ışık yaklaşıyor ve Ümran bebek bir Görevlinin kucağında Ambulansa götürülüyor ve koltuğa bırakılıyor… Sanki bütün yıkıntıların tozu onu bulmuş… Yüzündeki kanı eliyle siliyor ve önce üzerine silmek istiyor, ama üzeri o kadar kirli ki…. Kanlarını daha temiz olan koltuğa siliyor… Kameraların onu çektiğini fark etmiyor bile, evlerini neden bombaladıklarını fark edemediği gibi…
Bu görüntüler yüreğimize oturuyor, kaldır kaldırabilirsen… Selam ve saygılarımla…
Hüseyin Benek --- 19.8.16 …. www.vatandasfikri.com
|
|
|
