BİR RAMAZANI DAHA EDA ETTİK
(2017 Ramazanın da Yaşadıklarımız)
(Güle Güle Ramazan, Hoş Geldin Bayram)
Ramazan bereketiyle gelir derdi atalarımız, yine öyle geldi, bereketlendi hanelerimiz, rızıklarımız… Ben pide yaptırmaya gittim baktım ki 10 kişi daha var benden önce, bizim mahallenin pide ustası Kadir gardaşımızın dükkanına Ramazan, bereket getirmiş… Hali vakti iyi olanların yardımlarıyla, sofralarını yoksullara açmalarıyla onların da hanelerine bereket geldi, en azından bir ay da olsa evlerin de yoksulluğu hissetmediler… Kenar da köşede kalanlar, gözden kaçanlar var ise, onlara da toplumun gücü nispetin de bolluk ve bereket ulaşmalıydı, buda gelecek günlerde tamamlayacağımız eksikliğimiz olsun.. Lükse verdiklerinin en az yarısı kadarını paylaşma gibi bir prensip edinmelidir zenginlerimiz, bana göre lüks şımarıklıktır, gereksizliktir, tatminsizliğin tüketime yansımasıdır… Neyse konumuz bu değil, ayrıca iyi şeylerden bahsedelim bakın bayrama iki gün kaldı…. Ramazan daha neler yaşadık derseniz?
Şu güne kadar kendi evim de 6 kere oruç açtım bunun zaten üçün de misafirim vardı, diğer bir gün apartmanca orucumuzu açtık… Sonra tefsir dersimizi yaptığımız akademide, Keçiörenli dostlarla yaptığımız iftarla, Kastamonu ve ilçeleri derneklerinin 5 daveti, ardından başka sivil toplum örgütleri davetleri ile toplum olarak adeta ramazanı iftar şölenine dönüştürdük… İyi oldu, yeterki savurganlık ve lüks sofralar olmasın, gören imrenmesin gelsin orucunu açsın… Sonra ver elini anamın yanına, son 25 yıldır anamla son bir hafta oruç açmak için hep köye giderim… Köylülerimiz de sagolsun bizi sürekli davet ettiler, burada da 4-5 davet aldık, icabet ettik… Şunu da unutmayalım, Ramazan oruç ayı olduğu kadar da kuran ayıdır biliyoruz değil mi? Bu arada Kuranın Türkçe mealinden hatmimi de tamamladım, Benim için ramazan bereketli geçti, inşallah sizin için de bereketli ve feyzinden bereketinden yararlanarak geçmiştir… herşey güzel mi, bana göre Ramazan güzel gölge eden şeyler oldumu evet… Sürekli şehit haberleri yine bizi üzdü, ayrıca sahura erken kalkma geleneğini kim koyduysa sorun hala devam ediyor…
Sahur sorununu bu sene de yaşadık, önce savur sorununu davulcular yaşattı, bu gelenektir, görenektir ama daha henüz yatmışken saat 1:30 da insanların davul sesiyle oruca kaldırılmaları normal değildir… Davulcu arkadaş geldi bahşişini istedi verdim 10 lira, sordum neden, erken başlıyorsun gardaş insanları uyarmaya dedim, aldığım cevap ancak bir saat de mahalleyi dolaşıyorum dedi… Haklıydı, ama ben daha diyanetin sahur saatine göre 1:30 dakika önce uyandırıldığıma mı yanayım, Güneşin oruç niyet saatinden, iki saat sonra doğduğuna mı yanayım, bilemedim… Hadi tedbir olsun güneş doğuşundan yarım saat önce niyet edelim ama iki saat öncesini anlamış değilim… Bazı cemaatler ve kişiler artık kendi sahur saatını uygulamaya başladılar… Bu sorun ayet baz alınarak çözüm üretilmelidir… Siya iplik ve beyaz iplik mecazı neyi ifade ediyorsa, ona göre sahıur vakti ayarlanmalıdır… Akşam nasıl güneş battıktan sonra 15-20 dakika da oruç açılıyor ve ayarlanıyorsa sabah da, doğuşundan 15-20 dakika önceye göre ayarlanmalıdır… Ayeti bilenler okuyanlar kendi uygulamalarını yaptığını ifade etmiştik… Bu iki sorunu diyanet işleri başkanlığının ve yerel yöneticilerin dikkatini çekerek… İki gün sonra geldik bayrama, Güle güle git Ramazan, Hoş Geldin Bayram…
Nasıl ramazanı ona yakışır şekil de yaşadıksa, bayramı da bayramın gelenek ve göreneklerine göre yaşamalıyız ki, bayram, bayram gibi olsun değil mi? Bayramını kutlar, size ve bize iyi şeylere vesile olmasını dilerim… Selam ve Sevgilerimle…
Hüseyin Benek – 22.6.17 – vatandasfikri.com
|
|