İSRAİL’İN HER ŞEYİ YAPMA HAKKI NEREDEN GELİYOR

İSRAİL DEVLET Mİ, ÖRGÜT MÜ?

İSRAİL’E DÜNYA NEDEN SESSİZ KALIYOR?

Artık İnsanlık vahşeti kanıksadı, Arakan da, Cin Uygur bölgesin de, daha önceleri Afrika da, sürekli olarak da Filistin üzerinde ki İsrail baskısıyla neredeyse vahşeti kanıksadık. Bir akşam oturun haberleri izleyin, bireysel şitdetin yanı sıra örgüt ve Devlet şittetinin ne boyutlara geldiğini bu şitdeti ifade etmek için vahşet kelimesini kullanmamız gerektiğini düşünerek. Suriye de 11 000 insana vatandaşı olduğu devletinin nasıl işkence yaparak vahşice öldürüldüğünü duyunca kanımız donmuştu, unutup gittik. İnsanlık adeta bir akıl tutulması yaşıyor, yok yok insanlık tutulması yaşıyor.

Ey, insanlık unutma, deniz kenarın da kumsal da oynayan çocuğu öldüren kimse, gerekcesi neyse, Arakan da kadın çocuk yaşlı demeden yakılarak öldürülenlerin dini, meshep’i öldürülmeleri için gerekceyse, kacırılarak öldürülen İsralli ve Filistinli gençlerin işkence yapılarak öldürülmenin gerekcesi her neyse. 11 Eylül sadırılarının altında yatan fanatizmin niyeti neyse, Irak da nereden gelcegi belli olmayan bomba yüklü kamyonla Pazar da alış veriş yapanları nasıl düşman ilan ederek öldüren vahşinin battığı alçaklığın kaynağı neyse, Bosnahersek de yaşanılanların nedenleri neyse ben kendi durduğum noktadan anlamya çalışıyorum bu onları anlayamıyorum. Demek ki insan fanatizmmin ağına düştüğü vakit, öldürmek için savaşmak için, saldırmak için mutlaka bir gerekce bulabiliyor. Ama insanlığın gözünün içine baka baka bu olanlar karşısında susmasını beklemek ve susması vicdanen insaniyetimizin de öldüğünün bir göstergesi degil mi? İnsanlık ölmüşse ve vicdanı olmayan insanın insanlığından şüphe etmek gerekse ve etmiyorsak, düşünemiyorsak sadece kör bir tarafğirlik içindeysek yuh olsun bize ve insanlığımıza….

İnsan olmak için Akıl, düşünce, sevgi, merhamet, vicdan ve bunlara dayalı olarak da adalet ve ahlak kurallarına dayandırılmış davranışlar serileyeniyor ve kurallarımız yoksa, şu soruyu hak ediyoruz demektir. Biz ne kadar insanız?

İster Hamas olsun, İster İsrail olsun aynı yöntemi kullanırlarsa bir mütdet sonra birbirine benzer ve güçü oranın da insanlığa ve insanlara daha çok zarar verir. Şimdi eğri oturup doğru konuşmak gerekirse, rast gele atılan füze, ister İsrail topraklarına düşsün, İster Filistin ne fark eder, serseri mayınları serseriler döşer. Bir füze attım, yeter ki düşman toprağına düşsün, Hastaneye düşmüş, postaneye düşmüş, egitimhaneye düşmüş, bu füze ister sivil ister asker öldürsün, ister kumsal da oynayan çocukları öldürsün taraflar acısından fark etmiyorsa… Burada artık canliğin vahşilikle el ele vererek insanlığı tükettiğine tanık olabiliriz ancak... Sadece haberlere konu olduğu an ihtibariyle lanet okuyorsak… Nasıl durdurulacağı konusunda hiçbir fikrimiz yoksa, orada gökten bomba bekleyenler kara caresizsek demek ki insan hakları örgütlerimiz siyasetin oyuncagı olmuş.

Bunları kim durduracak, ilk akla gelen etkin devletler. Bunlarda genel olarak sermeye piyasasını elinde tuttan İsaraillilerden çekindikleri ve sermayeyi rahatsız edersek kacacagı düşüncesi ile susmaları, Sonra ikinci dünya savaşında Yahudilere uygulanan soykırım nedeniyle o Mağduriyetleri üzerine tepkisiz kalmalar, bir de İsrail devletiyle ikili ilişkilerden dolayı sesiz kalmaları batılı etkin devletlerin aşırı çıkarist davranışlar sergilemeleri tepkisizliklerine neden olmaktadır. Artık bu iş o kadar uzadı ki ben 50 yaşımdayım kendimi hatırladım hatırlayalı İsrail Filistinlileri öldürür, ablukaya alarak aç bırakır ve Filistinliler bu abluka nedeniyle ölülerini yemek zorunda kalmıştır. Bu yapılanlar karşın da ne acı ki artık dünya kamuoyunca kanıksanmıştır. Bu kanııksamalr nedeniyle tepki gösterecek insaniyetimizin sinir uçları ölmüştür.

Şimdi bir taraf da abluka altında, amborgo altında bir toplum var, elinde savunma gereçleri İsrail’in güçüyle kıyaslandığın da yok denecek kadar az, diger yan da Devlet olması nedeniyle her türlü silahı İster kendi üreterek, isterse Uluslar arası silah pazarından yasal olarak temin eden bir devlet var. Evet devlet olarak tanındığı için her türlü silahı temin ediyor veya üretiyor. Devlet devlet kültürü taşıyorsa devlettir, İsrail devletinin taşıyıp taşımadığı belli degil, sonuç da çok, daha canice bir şekilde vahşet sergileyebiliyor. Ucağı var, istediği hedefe istegi bombayı atıyor, atılanların ise hava savunma sistemi yok. Yani devlet karşısın da insanların ve Fikistin Kurutluş Örgütü, El fetih, Hamas gibi Örgütler var. Devlet terörü sergileyen bir devlet karşısında neredeyse savunmasız insanlar var, bu insanlık tarafından görülmeldir. Ama İsrail’in savunma hakkı yok mu? Var… İyide son olaylarda 300’ü geçkin Filistinli öldürüldüyse ve bunun karşılığın da 2-3 İsrailli ölmüşse burada bir orantısız güç kullanımı söz konusudur. Bakın bu yazı biraz tarafgir oldu biliyorum, 2-3 kişisini kaybeden toplum 300-350 kişi öldürüyorsa biz daha güçlü ve daha çok öldürebileni durdurmalı ve onlara durun dememiz gerekmez mi? Evet de kim dur diyecek, duracak? İnsanlık adına hepimiz…

İlk önce Dünya entelektüel çevresi bu olaya daha yüksek sesden tepki gösterecek, sonra dünya liderleri, artık Hitlerin Yahudilere yaptıklarıyla bu olayların iliişksinin oladığını, orada mağdur olanların bura da mağduriyete neden olduklarını unutmayacaklar ve devlet mi, terör örgütü mü, ne olduğu tam belli olmayan bu Devlet kültürünü kaybetmiş devlete tepki gösterilecek ki daha az vahşet yapsın, daha az insan öldürsün, daha az insanı sakat bıraksın… İlk tepkiyi barış örgütleri gösterecek, gösteriliyor da, insan hakları örgütleri, çevre örgütleri ve düşünce kuruluşları, siyasal partiler ve Svili toplum örgütleri top yekün tepki gösterecegiz ki bombarduman da yanan o kararmış çocuk bedenleri karşısın da vicdanlarımız kararmasın. Yoksa orada veya başka yer de öldürülen her insandan, tepkisiz kaldıkca biz de sorumluyuz unutmayalım… Dünyamızın barış içinde yaşaması için ekonomik ve siyasi çıkarlardan insan hayatının daha önemli olduğunu insanlığa ve özellikle de savaş ve ölümler nedeniyle insanlığı körelmiş kişilere ve devletciklere anlatalım. Tepki gösterelim ve yaptırımlar uygulayalım der, İnsanlıgı daha çok barışa, daha çok sevgiye davet ederek barış içinde yaşmak dilegiyle selam ve sevgilerimle.

Hüseyin Benek  -- www.vatandasfikri.com  -- Temmuz 14