HAVA ve CIVA EKONOMİSİ
Ekonomileri ikiye ayırabiliriz birine üretim ilişkisi digerine hava ve cıva ekonomisi diyebiliriz... Bütün ekonomi bilimi kitapları yazar, üniversitelerin bu bölümünden mezun olan herkes bunları okur… Sosyalist ekonominin ihtiyaçları öncelediğini liberal ekonominin ise karı öncelediğini, sanal da olsa ihtiyaç yaratarak ürettiğini öğrenir… Her iki ekonomide artı deger üretir, biri kar ve fayda için, digeri ihtiyaç ve fayda için üretir, üretir… Bu iki ekonomide üretime, imalata, maliyete, pazara, ihtiyaca bakar… Hava ve cıva ekonomisi bunun aksini yapar... Nasıl mı?
Ama hava ve cıva ekonomisi al sat, rant gibi imalat ve üretime dayanmadığı gibi, Ar-Ge, teknik ve teknolojiden de haberi olmayan bir ekonomidir…. Bir, iki örnek vererek devam edelim bu ekonomiden…
Örnek bir; Bir emlakcı ve galerici dükkanı acarsın iki kişinin alış verişine aracılık edersin, aldığın komisyonlarla içinde yaşadığın toplumdan para kazanırsın… İşte tam bu nokta da bu parayı ne yaptığın o kadar önemlidir ki... Bu paranın bir bölümünü yanın da çalışanlarla paylaşırsan, bir bölümü ile vergi verirsen, bir bölümünü de yeni yatırımlara kaynak yaratmak için tasarruf yapar geri kalanı da kendi ihtiyaçların için harcarsan ekonomik dengeyi bozmazsın… Ama, çalışanlarını en az, vergiyi cüzi, tasarrufu minnumum yapar buralarla paylaştırman gereken parayı bencilce sırf egolarını tatmin için, uzaktan görenlerin beni daha zengin görsünler diye imaj için lüks arabalar ve evler alırsan hem kendi, hem de toplum ekonomisini maf edersin.. İçinde yaşadığın toplumun parasını ithal lüks arabalara ve ihtiyaç olmayan lükse verirsen, Havayla başlar cıvayla devam eder kriz geldiğinde de ben ne yaptım da kriz geldi şaşar, krizin orumlusunu bulamaz, düşünmez yanın da çalışan işçiyi de işten atarsan, karaktersizlik yaparak sorumluluğu başkasına atmış olursun…. Hava ve Cıva ekonomisinden bir örnek daha vererek devam edelim mi?
Devletin olan bir arsayı siyaset desteği ile ele geçir, buraya yaptığın daireleri 500-900 arası sat milyonlar kazan ve bu paraları yine yukarda ki gibi rast gele harca, tüm çalışanlarına verdiğin para kadar garajın da lüks araba koleksiyonun olsun, arabalara verdiğin para kadar belki de vergi verme… Senin bu yaşam tarzına, havaya ve cıva ekonomisinden kazandığın paraları, toplumun kaynaklarını savurmana, hesap sormayan devleti yönetenlerin de burada kulaklarını cınlatalım ve bu hava ve cıva ekonomisinin ekonomik özgürlük olduğu hikayesini bize yutturan, bu kaynakları hovardaca harcamayı normal sayan ekonomistlere de selam söyleyerek devam edelim…. Bizim ekonomik piyasa da çevremze şöyle bir baktığımız da hav ve cıva ekonomisi yöntemiyle toplumu sömürenlere, sık sık rastlarsınız.. Bizim ekonomistlere de hava ve civa ekonomisi gözlüğünü çıkararak, reel ekonomik gözlüğü ile piyasaya bakmayı önererek yazımıza son verelim..
Batıda ki ekonomik gelişmenin temelinde Protestan ahlak ve ihtiyaçları aşan bi üretim olduğunu görürüz, bizim hava ve cıva ekonomisi bırakın ihracat için ürtim yapmayı ihtiyaçlarını ithalatla karşılar... Normal ekonomilerde, üretim, ihtiyaç, maliyet, Pazar, kar, zarar gibi temel dinamikler var olduğunu biliyor, bunu okullarımızda da öğretiyoruz ama… Biz neden ekonomiyi rant, para oyunları, al sat, rant okuyoruz? Bir hata ile Protestan ahlak deyince biz Müslümanlar kendimizi sorumlu hissetmiyoruz anlaşılan, ama şunu unutuyoruz!! Müslüman ahlakın, Protestan ahlaktan iki kat daha çok yaptırımı var .. Ama biz ne ekonomi kitabına, nede din kitabına bakmıyoruz ki, kendimizi sorumlu hissetmeyelim ve hava ve cıva ekonomisin de ısrar edelim diye…
Selam ve saygılarımla….
Hüseyin Benek --- Agustos 15 --- www.vatandasfikri.com
|
|