EKONOMİK ÇIKIŞ

EKONOMİK DURUMUMUZDAN MEMNUNMUYUZ?

Ekonomik çıkış, nereye çıkacağız diye düşünürsek, bir üst basamağa, nasıl çıkmak gerekir, nereden çıkmak gerekir derseniz devam delim…

Ekonomi de temel kavramlar vardır,  üretim, tüketim, arz, talep, denge, kaynak, yatırım, paylaşım, refah vs.. vs.. biz bunlardan bazıları üzerinden ekonomiyi anlamaya ve bir üst refah seviyesine nasıl çıkarız düşünmeye çalışacağız, önemli bir sorun düşünelim mi?

Olayı çok dağıtmadan sade bir şekil de bir işletme veya kişi ekonomisi üzerinden, bazı ülke örnekleri üzerinden konumuzu inceleyelim ve düşünelim, bir kişi yatırım yapacak, ne gerekiyor? Nereye ne yatırımı yapılacak kimler için ne üretecek? Kaynak nereden bulunulacak, üretim aşamasında hangi teknoloji kullanılacak… Hangi teknolojik ürün üretilecek? Bunu sadece kendi vatandaşlarımız için mi üreteceğiz, yoksa başka ülke vatandaşlarına da bu ürünleri satarak ülkemizin refahını yükseltme niyetimiz var mı? Evet, farkındayım çok soru soruyorum, daha yüzlerce alt sorular var, ben şunu gördüm sorular bizi çözümü düşünmeye sevk eder… Şimdi ki durumuz nedir, bu durumumuzdan memnunmuyuz? Değilsek ne yapıyoruz? Başka ülkeler ne yapmışlar?

Almanya ile biz 1918 de aynı şekil de yenildik, onlar 1945 e kadar hem kurumlarını, hem de sanayisini kurarak 1945’e gelindiğin de Avrupayı komple işgal edecek kadar tank ve uçak yaptılar… Biz bir yerleri işgal etmeyelim ama kendi savunma araçlarımızı yapacak kadar teknik ve teknolojiye yatırım yapalım, çalışalım ve üretelim… Almanlar 1945 de çıktığı macerada tekrardan yenildi ve ülkelerinin yarıya yakını bölündü, bırakın başka yerleri almayı ciddi toprak kaybetti… Bu istenmeyen kararları alan yöneticilere tepki göstermemenin zararını gördüler…  Ama nihai olarak tekrardan ülke sanayisini, üretimini ve ekonomisini dünyanın en sayılır ekonomilerinden biri haline getirdiler… Nasıl geldiler, üreterek üstelik de ihtiyaçlarından fazla üreterek ve ürettiği malları bizim gibi üretmeyen ülkelere satarak ekonomilerini güçlendirdiler… Almanya gibi olmak istermiyiz, soruyu tekrar soruyorum bu sefer bizi yönetenlere, Almanya gibi olmak istermisiniz, evetse neden olmadık, hayırsa neden hayır? Başka bir ülke G.Kore oda Almanya benzeri bir yol izledi ve biz onların ülkelerinde düzenin kurulması için savaşan ülkeler arasındaydık, şimdi onlardan daha vasat bir ekonomimiz var, onlar da kadar üretemiyoruz. Yine ülkemizi yönetenlere soruyorum 45-50 yılda G.Kore bu kadar gelişme sağlarken biz ne yaptık? Japonya ya da bakalım mı? Yıl 1945 iki en önemli şehri yok edildi kayıtsız şartsız teslim oldular, şimdi bu yıkılışın içinden nasıl çıktıklarını ve ne seviyede olduklarını görüyoruz değil mi? Görmüyorsanız gözlüklerinizi takın artık..

Kişisel ekonomi üzerinden anlatacaktık, kısaca anlatarak yazıya son verelim. Ben 2000 lira geliri olan biriyim, her ay ne üretip ne üretmediğime,  nede gelirime ve giderime dikkat etmeden, gelirimi aşan harcamalar ve tüketim içindeyim… Bir yıl da acığım 2 maaş oldu, iki yılda 3 maaş derken şimdi 5 maaş acık veriyorum… Önlem almazsam ne olur?   Burnum b…. değer, işte bütün sorun burnumuz bir yere değmeden, üretim tüketim dengesini sağlamamız, kaynak için tasarruf yapmamız, bu kaynaklarla lüks arabalara binmek yerine yeni yatırımlara yönelmemiz lazımdır ki, ekonomik olarak çıkış yolu bulabilelim… Yoksa borçla piyasaya para pompala, yetmez para bas pompala, tüketime neden ol ve sürekli dış ticaret açığı veren ülke ol…. Hep 20 liralık mal al bunun karşılığında ise 15 liralık mal sat… Acilen önlem gerekir, yoksa burnumuz değdiğin de çıkışımız daha zor olacaktır.

Dilerim, kaynaklarımızı sadece fiziki yatırımlara yatırmayız, dilerim öncelikle kamudan başlayarak tasarruf yaparak kaynaklar yaratır ve Ar-Ge yatırımlarını artırır, tarım da, sanayi de üretim için gerekli yatırımları yaparız… Bizden dilemek, yönetim sorumluluğu olardan ise yapmaktır… Dileklerimizin gerçekleştiği ve ekonomik ve sosyolojik sorunlarımızın çözüldüğü günlerde görüşmek dileğiyle… Selam ve sevgilerimle…

Hüseyin Benek --- Aralık 15 --- www.vatandasfikri.com