ANAYASA DEĞİŞİMİ GEREKLİ Mİ?
Anayasa Değişim Üzerine Soru Fırtınası?
*Anayasalar değişimler toplumsal bir beklenti olması halinde gereklidir, toplumun böyle bir beklentisi var mı, siyasetin özellikle hükümet eden siyasetin böyle bir beklentisi olabilir… Sanırım alanlarını genişletme derdindeler… Neden acaba?
*Anayasa da köklü degişimleri genel de kurucu iktidarlar yapar, seçimle gelmiş tali iktidarlar da mevcut anayasaya göre anayasada tadilat yapabilirler… Uzun süredir anayasamızda tadilat yapmaktayız… Nasıl sonuçlar alıyoruz, kimseyi genelde de iktidarı memnun etmiyor, daha fazla degişiklik talebi buradan geliyor olsa gerek… Memnuyetsizliğin nednei nedir, ne istiyorlarda yapamıyorlar?
*Öte yandan dikkat edilmesi gereken bir ilkede Anayasa sözleşmedir, kimle kimin arasında, devletle vatandaşın, Vatandaşla Devletin, Devletle Hükümetin, Hükümetle, Devletin ve Devletin kurumları arasında Anayasa bir sözleşmedir… Toplumsal düzeni, kurumsal İşleyişi yasal düzenlemeye bağlar, bu yasalar herkesi, her kurumu baglar… Uymayanlar var mı? Var kim bunlar?
*Anayasal değişiklik toplumsal uzlaşmayla yapılması istenilen bir durumdur, genel olarak dayatmaya alışmış otoriter yapılar, genel olarak muhalif düşünceye saplanmış kişi ve kurumlar ne yazık ki anlaşmakta zorlanırlar… Neden uzlaşamaıyoruz ?
*Anayasa degişikliği için 5/3, bu şu demektir 600 vekilin 360’ının onayı ve Başkan onayı gerekir veya 3/2 meclis çoğunluğu aranır, buda 400 vekil onayı demektir, yada halk oylamasına referanduma baş vurulur.. Bende referandum konusunda bir önerim olacaktır, %60 evet oyu referandumda da aranmalıdır ki, degişime muhalefet eden vatandaş sayısı en aza inmiş olması için… Anayasal degişiliklerde neden toplumsal uzlaşma aranır?
*Ayrıca anayasanın degişmez, degiştirilmesi teklif edilemez maddeleri vardır, bu cumhuriyet ve demokrasinin kendini korumak için aldığı bir önlem olarak düşünülebilir…Cumhuriyeti ve demokrasiyi korumak demek devleti, toplumsal düzeni korumak demektir.. Toplumsla düzeni nende korumalıyız?
Şimdi gelelim günümüzde ki anayasa değişikliği tartışmalarına…
*Kim istiyor, yürütme, yürütme neden istiyor kendi alanını daha da genişletmek için, bence güçlerin için de en geniş alan yürütmenin, anayasa degişecekse denge ve denetim için yürütmeyi sınırlayacak bir şekilde degiştirilmelidir… Devlet de denge ve denetim neden önemlidir?
*Degişim olacaksa demokratik hukuk kurallarının geregi oluşturulacak güçler ayrılığı belirgin bir şekilde, güçlerin birbirine müdahalesini degil, denge ve denetimi içerecek şekilde oluşturulmalıdır… Şimdiki uygulamadan gördüğümüz yürütme diger güçlere karşı baskın çıkabilmektedir… Yasama, Yasam, Yürütme güçleirnden biri baskın olursa ne olur devlet yönetimin de?
*Hürriyet/özgürlükler, otorite/güvenlikcilik arasında degişimler hangisini tercih edecektir? Güvenlik ne için vardır, sınırı ne olmalıdır?
*Sosyal haklar nasıl olacak, yoksulluk almış başını gidiyor, ekonomik eşitsizliklerde zirvesindeyiz degişecekse anayasa bu soruna ne gibi çözüm getirecektir? Ekonomik eşitsilikleir nasıl çözebiliriz?
*Egitim sürekli rivayetlerlemi yapılacak, rivayetler gerçek diye mi sunulacak, hatta dayatılacak? Egitimin içerigi ne olmalıdır, sadece dini egitim egitimmidir?
*Temel insan ve vatandaşlık hakları karşısında anyasanın dili ne olacaktır?
*Anayasal haklar ile evrensel hakların uyumu nasıl saglanacak, insan ve vatandaş hakları degişikliklere nasıl yansıyacak?
*Bütün insanlar hür, haysiyet ve haklar bakımından eşit doğarlar. Akıl ve vicdana sahibidirler ve birbirlerine karşı kardeşlik zihniyeti ile hareket etmelidirler.
*Herkes, ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir akide, milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin işbu Beyannamede ilan olunan tekmil haklardan ve bütün hürriyetlerden istifade edebilir.
*Bundan başka, bağımsız memleket uyruğu olsun, vesayet altında bulunan, gayri muhtar veya sair bir egemenlik kayıtlamasına tabi ülke uyruğu olsun, bir şahıs hakkında, uyruğu bulunduğu memleket veya ülkenin siyasi, hukuki veya milletlerarası statüsü bakımından hiçbir ayrılık gözetilmeyecektir.
*Yaşamak, hürriyet ve kişi emniyeti her ferdin hakkıdır.
*Hiç kimse kölelik veya kulluk altında bulundurulamaz; kölelik ve köle ticareti her türlü şekliyle yasaktır.
*Hiç kimse işkenceye, zalimane, gayriinsani, haysiyet kırıcı cezalara veya muamelelere tabi tutulamaz.
*Herkes her nerede olursa olsun hukuk kişiliğinin tanınması hakkını haizdir.
*Kanun önünde herkes eşittir ve farksız olarak kanunun eşit korumasından istifade hakkını haizdir. Herkesin işbu Beyannameye aykırı her türlü ayırdedici mualeleye karşı ve böyle bir ayırdedici muamele için yapılacak her türlü kışkırtmaya karşı eşit korunma
hakkı vardır.
*Her şahsın kendine anayasa veya kanun ile tanınan ana haklara aykırı muamelelere karşı fiilli netice verecek şekilde milli mahkemelere müracaat hakkı vardır.
*Hiç kimse keyfi olarak tutuklanamaz, alıkonulanamaz veya sürülemez.
*Herkes, haklarının, vecibelerinin veya kendisine karşı cezai mahiyette herhangi bir isnadın tespitinde, tam bir eşitlikle, davasının bağımsız ve tarafsız bir mahkeme tarafından adil bir şekilde ve açık olarak görülmesi hakkına sahiptir.
* Bir suç işlemekten sanık herkes, savunması için kendisine gerekli bütün tertibatın sağlanmış bulunduğu açık bir yargılama ile kanunen suçlu olduğu tespit edilmedikçe masum sayılır.
*Hiç kimse işlendikleri sırada milli veya milletlerarası hukuka göre suç teşkil etmeyen fiillerden veya ihmallerden ötürü mahkum edilemez. Bunun gibi, suçun işlendiği sırada uygulanabilecek olan cezadan daha şiddetli bir ceza verilemez. Bunlar İnsan hakları Beyannemesinden alınmış evrensel insan haklarıdır, bunlara ne kadar riayet edilecektir?
*Benim izlenimim uydurulmuş suçlarla insanlar yargılanıyor, hatta hapsediliyor, uydurulmuş suclara nasıl bir sınır konulacak degiştirilecek anayada? Aksi ispat edilemedikce insan suçsuzdur, ilkesi ne içindir?
*Yürütme yöntemi degişti anayasada veya kanunlarda, yönetmeliklerde, buna uyum sağlamamış bölümler varsa, kamışsa degiştirilmesi gerekebilir.. Bunlar kanun degişimleriyle nenden yapılmıyor?
*Yargı bagımsızlığı, nasıl güvence altına alınacak, dolaylı dolaysız yürütmenin yargıya müdahaleleri olduğu varsayılıyor, bunlar nasıl önlenerek, yargı bagımsızlığı, tarafsızlığı güvence altına alınacak? Yargı nende bagımsız olmaldır?
*Yargıda birkaç defa hiyerarşi sorunu çıktı, bu sorun nasıl düzeltilecek, oysa mevcut yargılama basamakları, yargılama hiyerarşisini göstermiyor mu? Yerel mahkeme, istinat, Yargıtay, anayasa mahkemesine kişisel baş vuru hakkı, insan haklarında AİM mahkemesi, Ticari davalarda TAHKİM uluslar arası ticaret mahkemesi hiyerarşiyi belirlemez mi? Bir belirsizlik varsa degişilikte nasıl giderilecektir?
*Anayasaların temel amacı vatandaşı sınırlandırmak degil, devleti, devletin kurumlarını ve bunları vatandaş adına belli bir süreliğine gelen hükümeti sınırlandırmaktır. Anayasamız bu bilincile mi degiştirilecektir? Yoksa olan vatandaş hakları daha da mı daraltılacaktır.?
*Uzun iktidarlar döneminde denetleyici üst kurullar aynı iktidarın atadığı kişilerden oluşmaktadır. Bu durum devlette denge ve denetim zafiyeti doğurmaktadır, denetleyici kurumlar ve yargı organları nasıl güçlendirilecektir?
Sürekli soru sorduk, soru sormaz cevaplar bulmazsak neden yaptığımızı nasıl sonuçlar alacağımız üzerine düşünmüyoruz demektir. Neden degişiklik, nasıl bir sonuç ön görüsü söz konusu hukuksa hukuki bilgiyle, ve bu bilgiye dayalı, tecrübeyle, öngörüyle hareket edilmesi halinde degişimlerden daha iyi sonuç alabiliriz..!!! Almak dilegiyle selvam ve sevgilerimle..
Hüseyin Benek – vatandasfikri.com – 18.5.2024
Kaynaklar
2* https://www5.tbmm.gov.tr/anayasa/anayasa_2018.pdf
|