VATANDAŞ, CHP ve CHP’Lİ
Önce CHP’yi mi yoksa CHP’lileri mi tartışalım, önce şunu belirtelim CHP kuruluşun partisi olduğu için kurucu ruhu taşıyan, kurucu kadroların kurduğu partidir, tartışırken bunu unutmamak gerekir… Geçmişi tartışmak, üstelik zamandan mekandan kopararak tartışmak bizim işimiz degildir… Önce vatandaşın siyasal algısını siyasiler, nasıl etkiliyorlar ona bakarak başlayalım mı?
Yakın tarihden başlayalım, o zaman ki zamandan koparılarak miting alanlarında yag yoktu, mazot yoktu, benzin yoktu bu yoklukların nedenini söylenmezse, o zaman hükümette olan CHP deyince vatandaş, yokluk algısının tuzagına düşer.. Yıl 1974 Kıbrıs da Rum saldırılar katliama dönüşmüş CHP ve MSP koalisyonu Kıbrıs barış hareketini başlatmış ve orada yaşayan Türklerin can güvenligi sağlanmıştır.. Bu nedenle Batılı devletler buna ABD ve orta doguda dahil müttefikleri bize ambargo uygulamış ve sonuç olarak o yokluklar yaşanmış.. Şuanda Rusya’nın bize enerji ambargosu uygulaması halinde, 45 yıl sonra miting meydanlarında dogalgaz neden yoktu, bunun nedeni hükümet diyebilir miyiz, py avcısı, siyasal ahlak sorunumuz varsa diyebiliriz? O zaman ki hükümet edenler, Kıbrıs da insanların ölmesine izin vermiş olsaydı o ambargo olmayacak o yokluklarla karşılanmayacaktı hükümet yokluğu göze almış, orada Türklerin yaşamasını tercih etmiştir… Neyse tarihi bırakalım güne gelelim..
Son 70 yıldır CHP koalisyonlar dahil 8-10 yıl bile iktidarda degildi, bu arada KKTC varsa bunun nedeni CHP/MSP olduğunu unutmayalım, 1950 deki ilk demokratik seçimlerinden bu yana CHP ne kadar iktidar olmuş derseniz, bir elin parmak sayısını geçmez diyebiliriz… O zaman CHP nasıl bu yaşanılan olumsuzluklardan sorumludur? 70 yıldır yaşanılanlardan kim iktidardaysa o sorumludur.. Sag, muhafazakar, liberaller 70 yıldır iktidarda ve ülkemizin sosyal ve ekonomik dengesi bozuksa, bu iktidarlar bozdu diyebiliriz… Kim düzeltecek derseniz bozanlar düzeltemez, iktidara en yakın ana muhalefet partisi, yerel seçimlerden sonra Türkiye’nin birinci partisi CHP düzeltebilir diyerek CHP’nin kurumsal yapısına bakalım mı?
CHP kurumsal yapısını uzun süredir izlerim, görev alanların çogunun iyi egitim almış kişiler olduğunu bilirim, bu egitim CHP’yi aşırı akılcı yapmış, pozitif, fiziki bir akıl anlayışıyla, metafizik duygusal bir akıl anlayışını dikkate almadan politik söylem belirlenmesi halk ile yeteri kadar bag kurulamamsına neden olmaktadır. Bir örnek vermek gerekirse geçenlerde camiler de hutbe okundu, konusu örtünmeydi ve parti bunu genel merkezden eleştirdi, cemaatlerin fısıltı gazetesi, sag siyasilerin ve bunları destekleyen yazar çizerlerin acık ifadeleri, medya olmaktan çkmış sahibinin sesi olmuş sarı medya, bunu öyle bir sundu ki CHP yönetime gelirse tekrar baş örtüsü sorunu olabilir.. Bu algı kırıldı derken algıyı besleyecek açıklamadan kacınma görevi olan genel merkez bu algıyı belemiştir denilebilir… CHP’nin kurumsal yapısı ve yöneticilerinin, hatta sade üyelerinin bile algıya malzeme olacak sözleri söylememeleri gerekmektedir… Başka bir örnek ise, İstanbul belediye başkanlığı seçimlerinde Bizim adaya oy vereceksiniz Sisi ye mi oy vereceksiniz, Sizi gidi Edsatcılar sizi, diyerek meydanları inleten lidere karşı… CHP, aklı önceleyen politik söylemleriyle, 10 yıl önce Esat ile görüşmek, Sisiyle el sıkışmak gerektiğini söyler, hükümet bunları görülen zararlardan sonra yapmayı ancak akıl etmiştir, Esat ise görüşmeme nazına devam etmektedir… Siyasette akılcılık tabiî ki önemlidir, hatta yegane yöntem olmalıdır, fakat bu akılcılık vatandaş ile duygusal bir kopukluğa neden olacak ise iki akıl bir duygusal politik söylem CHP’lilerin söylemi olmalıdır… İletişimin ilk dersinde kümler üzerinden kesişim kümesinin mesaja, mesajın muhatabı olacak toplumun kültürünün degerlerinin yüklenmesi gereginin CHP kurumsal kültürü olmalıdır önesiyle… Gelelim CHP’lilere..
Bir çok sag partili büyüklerimiz daha iyi bilir vardır bildikleri derken, CHP tabanı parti yöneticilerine ve liderine çok eleştirel bakarlar.. Örnegin son olay üzerinden degerlendirelim Bir sag parti lideri yıllardır Terörist başı ilan ettiği kişiyi gelsşn mecliste DEM parti grubunda konuşsun diyor ve bunda ısrar ediyor.. Tabanı genel bakanın vardır bir bilgi vardır bir hikmeti diyerek tartışmaktan kaçınıyorlar.. Eleştirmek ise hatsizlik saylıyor… Oysa CHP lideri kendini bu devlete tam ait hissedemeyen Kürtler olduğunu görüyoruz onları eşit vatandaşlıga davet ediyoruz, onlara devlet hediye ediyoruz mealinde bir söz söyledi… Öbür lideri ne tabanı tartıştı, ne medya bu sözü aldı tartışmaya açtı, tartışanlarda bu sözlerde bir hikmet arayışı seviyesindeydi… Bunun gibi on tane örnek verebiliriz, başka bir muhafazakar sag parti lideri dinde güncelleşme gerektiğini söylemişti, hiç tepki görmedi yada içerden sokağa yansımayan tepki gösterildi bilmiyoruz… Bu gibi sözleri CHP lideri, CHP yönetimleri, özellikle üyeleri söylese neler olabilecegini hepimiz biliyoruz degil mi? O zaman söz söylerken iki defa düşecekler ve ona göre söylemleri geregini hatırlatarak .. CHP ülkemizin birinci partisi, ana muhalefet partisi ve böyle basit siyasal söylemlerle yıpratılmaması gereken bir parti... Bunu önce eleştiri sınırlarına dikkat etmeyen adeta yıkıcı eleştirileriyle CHP’liler kendi partilerine zarar veriyorlar… Ayrıca CHP de aday gösterilmeyenler, kongre kaybeden eski liderler, seçilemeyen il başkanları, ilçe başkanları mevcut yönetimlerin başarılarını kıskandıklarından veya seçilememeyi hazmedemediklerinden olsa gerek… Adeta yeni seçilen yönetimlerin başarısızlığının partilerinin başarısızlığı olduğunu unutarak, zaman zaman gizli, zaman zaman acık eylem ve söylemleriyle yeni seçilen yönetimleri yıprattığına böylece partilerinin başarısızlıkları için çalıştıklarına tanık oluyoruz… Parti kurumsal yapısı parti adaylarından, daha geniştir daha büyüktür bu yıpratılmamalıdır.. Son olarak vatandaşlarımıza şu önerilerle, yazıya son verelim mi?
Vatandaşlarımızdan ricamdır, bir siyasal grubun başka bir siyasal grup hakkında söylemlerinin, onların zannı olduğunu ve sizin oyunuzu almak için lüzumsuz, mesnetsiz suçlamalar yapabilirler. Biz vatandaşlar oy kullanma dönemlerinde bunları dilemek yerine, bagımsız gazeteci, akademisyen, eski asker ve bürokratlardan dinlemelerini rica eder.. Demokratik seçimlerimizin iyi arayışı, iyi olan siyasal grubun liderin seçimi olması gerektiğini anlayarak, seçimlerimizi yapma önersiyle selam ve sevgilerimle…
Hüseyin Benek – 17.11.2024 – vatandasfikri.com
|