AĞAÇLAR İÇİN NE YAPABİLİRİZ?

Öncelikle onları kesmemeye, sayılarını çogaltmak için de yeni ağaçlar dikmeye özen göstermeliyiz.

Dünya ormanlarının sağlığı için, sera gazı salınımının azaltılması gerekmektedir, birçok ülke 1992 de imzaladıkları küresel çevre anlaşmasına rağmen, verdikleri sözleri ya yerine getirmemekte, yada çok az getirmektedirler. Ormaları korumak için kısa ve uzun vadeli çözümler önerilimektedir. Bilim insanlarının bize sunduğu bu önerileri önemsemeliyiz.

Kısa vadeli çözümler arasında Ormanlarını tarım arazisine çeviren ve keserek ekonomilerine katkıya dönüştürerek ormanları, dolayısıyla Dünya agaç nüfusunu azaltan ülkelere ekonomik yardım veya birleşmişler aracılığıyla yaptırım uygulanması gerekmektedir. Mevcutları böylelikle koruyarak azalmanın önüne kısmen gecebiliriz. İkinici aşama ise, uzun vade de, orman sınırlarının hemen devamına agaçlar dikerek sınırların genişletilmesi, bu agaçların bakımı için kaynak ayrılarak agaç sayısının artılabilecegi bilinmesine rağmen yeteri kadar ağaç dikilmediği görülüyor.

 Bu iki aşamalı planın birinci aşaması tespit edilen ister ağaçların sağlık sorunları, ister kesilerek yok edilmeleri, yada yangınlarla yok olmaları, ormana zarar veren böceklerin sayısının artması, ivedilikle önlem alınması gereken sorunlar arasında görünmektedir. Bunları yaptığımız da ağaçlar yaşadığı sorunları aşacak ve biz de doğal ormanlarımızı korumuş, genişletmiş olacağız…

Araştırmacıların ifadelerine göre, salınan karbondioksidin, ¼ ünü agaçlar, ¼ ise denizler emmektedir bu iki emicininde öncelikle emme işlevine devam edebilmeleri için var olmaları, üstelikte sağlıklı var olmaları gerekmektedir. Yakın dönemdeki denizledeki kirlilik ve ormanların yok oluşunu hesaba katarsak bu iki en önemli karbon emicilerin geleceginden kaygı duyulmaktadır. C02 olarak bilinen karbondioksidi bütün bitkilerin emmesine rağmen onların çoğu, çürüme, yenme ve yanma dolayısıyla dogaya aşağı yukarı emdikleri kadar korbondioksit bırakmaktadırlar. Karbonu bünyesinde en uzun tutan agaçlardır. Bu bünyelerinde tuttukları karbonları emerek topraga aktararak, dünya kabon dengesine büyük katkıları olduğu ortadadır. Öte yandan ısınma amaçlı yakılmaların ve orman yanğınları sonucu olsun agaçlar bünyelerin de muhafaza ettikleri korbonları yanarak hızla karbon salınımına başladıkları bilinmektedir. Buradan şunu çıkmaktadır, agaçları ne ısınmak için nede kazara orman yanğınlaraına neden olarak yakmamak gereginin bilincini insanlığa anlatmalıyız, yaymalıyız…

Öte yandan karbon salınımının bitkilerin gıdalarından olduğun da bilinmektedir.  Karbınun gübre etkisi yaptığı görülmekte ve bitkilerin yayılma ve büyüme hızlarına katkılar sunarak hem sayı hemde alanlarının genişlemesine katkı da sunmaktadır. Bu katkı sunuş ısınmanın baskısıyla karşılaştırılınca, yani bir çelişik durum olmasına rağmen karbondioksidin uzun vade de ısınmaya neden oluşundan dolayı nihai olarak bitkilerin ve dolayısıyla canlıların yaşamlarını tehdit ettiği görülmektedir. Ormanların karbon depolamaları yüzlerce yılın birikimleri sonucu olurken, böcek saldırıları, kereste ve odun için kesim, daha hızlı olansa ormanların topluca yanmasına neden olan orman yangınlarına karşı ormnların bizim tarafımızdan korunması gerekirken ormanların, ne yazık ki bizden kendilerini koruyamadıklarını ve bizim tarafımızdan da yeteri kadar korunmadığını görmekteyiz.

Oysa ki hepimiz biliriz eko sistem de her parcanın önemi ve diger parcanın yaşamsal faaliuetine katkısı vardır. Agaçların da bütün doğal dengeyle birlikte biz insanlara da katkısı olduğu ortadadır. Bütün dogal dengeye katkı sunucularla birlikte agaçlara da gerekl saygıyı göstermek dilegiyle selam ve sevgilerimle…

Hüseyin Benek – www.vatandasfikri.com24.Mart. 2014

Kaynak: Sabah gazetesinin eki “The New York Times” 9 Ekim 2011