VATANDAŞDAN KOPUK CHP/CHP DEN KOPUK VATANDAŞ

CHP ana muhalefet partimiz, demokratik, laik, sosyal adaletçi politikalarıyla siyaset yapıyor, iktidarın alternatifi çıkacaksa CHP den çıkacak, Çıkacak mı? İktidarın fiziki başarıları var, bu başarılar da yolların, köprülerin etkisi var, ama iktidarın ekonomik ve politik başarısızlıkları var  fakat halkla kültürel bağlarını iyi kullanarak bu eksikliği kapatabiliyor.. Bu kültürel bağ başarısızlıkların da iktidarın imdadına yetişiyor… Nereye kadar bilemiyorum… Konumuz iktidar değil ana muhalefetimizi oluşturan CHP’nin vatandaşlarla kopukluğudur… Bu kopukluk nasıl giderilebilir derseniz, işte bunun üzerine düşünmeye çalışıyorum, gelin birlikte düşünelim…

Önce CHP kiminle kopuk, Dindarlar, Ülkemizin Doğusun da yaşayan Vatandaşlarla, ve şehrin kenar mahallelerin de oturan asgari ücretlilerle bile kopuk bir sosyal demokrat parti, sizce normal mi?

Bunlara ayrı ayrı bakalım diyorum am ayazı uzuyor, dindarlarla harf devrimi yaşanırken olan kopma, topluma iyi anlatılamamış, Arapça alfabeyi Kuran sanan toplum Kurana saldırı anlamış, bu olay topluma ilk zamanların iletişimsizliğine dayalı bir siyasal kaza olarak yansımış… Dolayısıyla dini hassasiyeti yüksek vatandaşların CHP ye ta o günlerin tepkisi var, ben bu konuda vatandaşlarımızı uyarıyorum, ne kişileri, ne kurumları zamanında değerlendirin, o zaman ki dünya siyaset arenasıyla, ülke siyasetiyle CHP politikalarıyla günümüz siyaset alanı ve CHP arasın da çok fark var… Köprünün altından çok su aktı… Dindarlarla son kopma türban meselesi yüzünden oldu, CHP karşı çıkmadı ama sahip de çıkmadı, bu bile anlatılmadı… Şimdiler de ise bu vatandaşları kendi yanların da tutmak için kültürü iyi kullanan  sag ve muhafazakar politikacılar CHP yi sürekli bu alandan vuruyorlar… CHP bu alanda camilerde, dini sohbetlerde, yani muhafazakar insanların yaşadığı alanlarda siyasi değil kültürel olarak gözükmelidir, dini sohbetlere CHP’liler de katılmalıdır, yani toplumla bağ kurulacak her yer üstelikte kültürel alan kültürü siyaseten kullanmadan, kültürü siyaseten kullanma yarışına girmeden… Örneğin bir ilçemizde Hafız İcazet merasimi yapılıyor sag partiler orada, sol partileri geçtik sosyal demokrat parti olan CHP nerede diye merak ettim…

Ayrıca sistem dışına çıkmak isteyen solla da CHP arasına mesafe koymalıdır… CHP yönetimi buna dikkat etmelidir, ayrıca iki üç seçim de başarısızlık söz konusuysa, genel başkan değiştirilmelidir, yani üç seçim başarı yoksa aynı seviyedeyse oylar, genel başkan seçime bile gitmeden istifa ederek değişimin önünü açmalıdır…  CHP de başka bir sorun da parti söylem birliği sorunu, sosyal demokrat partiler de sag partiler gibi tek ses olmaması normaldir, ama bu parti içinde çok sesler, tartışmalar parti için de kalmalı tartışmalara dayalı alınan kararlar, kamuoyun da parti sesi olarak yansımalıdır… Bunların yanı sıra doğu sorununa neredeyse ilk sahip çıkan bir partidir CHP… Ama doğuda sorun yaşayan vatandaşlardan oy alamamaktadır… Demek ki burada bir kopukluk var demektir, CHP yönetimi bu konu üzerinde düşünmeli politikalar üretmelidir…

Doğulu vatandaşlarla da CHP’nin bağ kuramamasının nedenleri arasında bir sadece bölge adına hareket milliyetçi eğilimleri yüksek bir parti (HDP) ile dini ve kültürel hassasiyetlerle bir söylem geliştiren AKP’nin etkilerine dayalı olarak CHP bu bölgemiz de bölgede yaşayan vatandaşlarla siyasal bağ kuramamaktadır… Bunu başarmalı, neden başaramadıklarına bakın orada iki siyaset aktörü var biri HDP diğeri AKP bu iki uca hitap ediyor… Oysaki CHP gibi vatandaşlık esaslarına dayalı bir siyasi söyleme bölgenin her bölgeden daha çok ihtiyacı var… AKP den ricamız bölgede vatandaşlık söylemini kullanmasıdır… İkincisi dini ve milli ucu vatandaşlıkta birleştirecek bir siyasi söylem bölge de siyasetin sosyolojik tabanı germesinin de önüne geçilebilir, bütün partilerin yanı sıra bunu yapabilecek bir  partidir CHP.. CHP ne yapabilir, bölgeye her gidişinde bölgede ki hakim iki partide tabanını kaybetmemek için biri diyor ki bunlar sizi asimile etmeye geldi etnikçi bir dil, diğeri diyor ki bakın PKK ya yaklaşıyor, PKK avukatı… Arkadaşlar doğu sorunu milli bir sorundur burada siyaseti her parti kendi adına yapsa da üst bir siyasal dille, söylemle ülke birliği ve bölgede yaşayan vatandaşların terör örgütünün etkisinden kurtarılma çalışmasıdır.. Bu her parti orada siyasetini bu çerçevede rahatça yapabilmelidir, sırf oy kaybederiz diye örgüte mahkum edilen vatandaşların vebali yasal siyaset yapan partilerin politika ve söylem belirleyicilerindedir… CHP bu bölgeye cesaretle gitmeli ve PKK ile ilişkisi olanlarla da ciddi mesafeler koyarak gitmelidir…

Biz CHP üzerine konuşuyorduk konu genele kaydı, dönelim CHP’nin Emekçi vatandaşlardan neden kopuk olduğuna… Çiftçilerle aynı kopukluk olduğunu belirtelim konuya girelim… Ben bir seçim çalışmasında 25-30 fabrikayı dolaştım, işçilerin çalışma şartlarını gördüm, çalışma koşulları çok kötü, o zaman aldıkları maaş asgari ücret 1050 liraydı, şimdi 1300 lira alıyorlar, aldıkları maaş çok az… Üstelik de 1300 lira almasında CHP nin seçim beyannamelerinin etkisi olduğunu hepimiz biliyoruz, acaba asgari ücretliler biliyor mu? Sanmıyorum Buradan bir bağ kurulabilir mi?  Çiftçilere mazot da vergi indirimi yeni uygulanacak bunun da ilk olarak CHP’nin seçim beyannamelerinde yer aldığını çiftçilere CHP yeterince anlatıyor mu?  Bakın biz dedik onlar yapıyor diyor mu? Çiftçilerle buradan bir bağ kurulabilir mi? CHP gelir dağılımında ki uçurumu daha adil hale getirecek bir parti olduğunu en alt gelir grubuna anlattı mı, yada anlatmak için bir programı var mı?

Genel olarak muhalefet eleştirisini sevmem, neden derseniz onlar daha henüz eleştiri makamındalar, yani onlarla aynı cephedeyim, ben de bir amatör yazar olarak eleştiriyorum, onlar da.. Ama benim eleştirim, onların eleştirisinde ki yetersizlikleredir… İktidarın ve demokrasinin daha iyi işlemişi için muhalefete ciddi görevler düşmektedir, bu nedenle muhalefeti önemserim, iyi eleştiriler sunmasını, toplumla iyi iletişim dili kullanarak bağ kurmasının gereğini dilerim… Selam ve sevgilerimle

Hüseyin Benek --- 31.10.16 – vatandasfikri.com