|
|
|
Genç Yazarlarımız |
|
Reklam |
İMAN ETMEDİKCE CENNETE GİREMEZSİNİZ, BİRBİRİNİZİ DE SEVMEDİKCE İMAN ETMİŞ OLAMAZSINIZ!
H.z. Muhammed
Adrese Git |
|
|
|
GEÇMİŞİNİ/GELECEGİNİ YİYEN TOPLUM |
GEÇMİŞİNİ VE GELECEGİNİ YİYEN TOPLUM
(Geçmişini duran varlıklarını, kurumlarını satarak, gelecegini de borçlanarak yiyen toplum)
Geçmişte kazanılarları, ortaya çıkarılan kurumları (fabrikaları, arsaları, işletmeleri) satarak yiyerek geçmişini yiyen toplum, yatırımdan çok lüks tüketim için alınan borçlarla da gelecekte ki gelirlerimizi yiyen toplum olduk…. Duran varlıklarını satarak geçmişi, borçlanarak da gelecegi yiyen toplumlar, bir de üretmiyorsa, üretecek yatırımlar yapmıyorlarsa Allah korusun gelecek bu tür toplumlara sıkıntı getirecektir…. Biz böyle bir toplummuyuz, bunun üzerin de durmaya çalışalım ne dersiniz?
Uzun süredir böyleyiz, ya satıyoruz ( Ürettiğimiz ürünleri degil, kurumları), ya da borçlanıyoruz ( yatırım yapmak için degil tüketmek için), nereye kadar diye sormuyoruz? Bu hızla borçlanır ve duran varlıklarımızı kaybedersek, bu kayıpların yerine daha iyilerini koyamazsak o zaman kaybeden toplumlardan oluruz düşüncesindeyim… Günü kurtarmak için ne geçmişi nede gelecegi yememeliyiz…
Bu benim kanaatım olabilir, ama bu özelleştirme kurumsal kayıpları getirdi mi, bu kurumların daha iyisi kurulabildi mi, birinci soruya evet ikinci soruya ise hayır cevabı vermek durumundayız… Bu iki durum bizim daha çok üretmemizi mi sağladı hayır…. Üretemeyen toplumlar ihtiyaçlarını üreten komşu toplumlardan karşılarlar, karşılıyormuyuz, ithalat ve ihracat oranlarmıza bakarsak evet…
Bir sakız alırken bunu kim üretiyor, ben sakız cignediğim de ülkem kaç lira kaybediyor, bir sıgara markamız var mı, ben sıgara içersem ülkem kaç lira hatta kaç dolar kaybediyor diye sormuyorsak vatandaşlık bilincimiz gelişmemiş demektir… Sıgara içen biri ülkesine ne kadar zarar veriyor? Bu sorunun cevabını araştıralım mı?
Bizim evde iki kişi sıgara içiyor içtikleri sıgara 7.5 lira ikisi 15 lira günlük sıgara parası veriyor, bu nedenle aileden çıkan para 365x15=5475 lira bunun yarısı vegi ve aracılık komisyonlarından dolayı ülkemizde kaldığını düşünelim geriye 2737 lira sıgara üreten Tekeli sattığımız için yurt dışına sadece bizim aile gönderiyorsa… Türkiyede 18-19 milyon aile varsa bunu hadi iyimser tahminle 50 milyar tl sıgara kayanaklı bir para çıkışı var ki, Tekel idaresine bağlı sıgara faprikalarının satılarak ülkemizin sıgara markasız bırakılmasının zararı ortadadır… Aynı şeyi iletişim şirketlerin de, aynı şeyi, banka ve sigorta şirketlerin de, aynı şeyi araba markaları üzerinden hesaplayalım, aynı şeyi kozmetik ve temizlik maddelerin de düşünün, alkollü içecekler de düşünelim… Her şeyi bir kenara bırakalım sakız üzerinden düşünelim… Düşünmek bile istemiyorum acaba düşünmeyişimizin nedeni bu mu? Sanırın düşünemyişimizin nedeni gerceklerle karşılaşmak ….
İşte bütün bunları üst, üste koyalım ne zamandır böyle bu toplum, Cumhuriyetin kuruluşundan aşagı yukarı 25-30 yıl sonra devletimizi yönetenler sanayileşmekten vazgeçmişler, üretimden vazgeçmişler, teknik ve teknoloji dendigin de bunları üretmek degil, ithal ederek kullanmak olduğu yanılgısına kapılmışlar…Önceleri tarımdan ürettiklerimizle kendi kendimizi besler durumdayken son zamanlar da tarım ürünlerini de ithal eder hale gelmişiz… Bu durum da bizi borçlandırmış ve bu durum devam ettikce de borçlanmaya devam ediyoruz…
Acilen, en kısa zaman da rant ve tüketim ekonomisinden üretim ekonomisine, fiziki yatırımlardan teknolojik yatırımlara geçmeliyiz… Rant ekonomisinin üretime degil al sata, rant ekonomisinin pastayı büyütmeye degil pastadan daha çok pay almaya dayalı olduğunu bilerek… Ekonomi lokomotifine makas degiştirerek, pastayı büyütmek için teknik ve teknolojik alanlar da yatırımla, artı degeri yüksek ürünlerin üretimine imkan verecek şekilde yeniden ekonomik reformlara ihtiyaç olduğunu düşünüyor… Ancak böylece ne kurumlarımızı, ne topraklarımızı, nede gelecekteki gelirlerimiz üzerine borçlanmayla, hem geçmişimizi, hem de gelecegimizi yememiş oluruz düşünceleriyle, bu durumu ülkemizi yönetenlerin dikkatine sunuyorum…
Selam ve saygılarımla…
Hüseyin Benek --- Nisan 15 --- www.vatandasfikri.com
|
|
|
Bu Üyenin Diğer Yazıları |
|
|
|
Reklam |
“Din lüzumlu bir müessesedir. Dinsiz milletlerin devamına imkân yoktur."
M.Kemal Atatürk
Adrese Git |
|