KİRİZE/SORUNA ACIK TOPLUM OLMAK!!

Toplumların tarihleri inişli çıkışlı olur, kimi kendi, yerel hatalarından, kimi  evrensel sorunların yansımasından kaynaklı kirizler olur... Buna acık hale geldiğimizi görebilmek ise toplumların aydınlarının, günlük siyasal çekişmelerden uzak durmaları... Sahte, yaratılmış gündemler üzere düşünüyorlarmış, tartışıyorlarmış gibi yapmamalarına dayalıdır... İster seçimle gelmiş, ister başkaca yollarla yönetime gelmiş olsun, iiktidarları yanlış yapmalarını engelleyecek, demokratik sistemse, otoriter sisteme kaymayı engelleyecek bir mekanizma kurulamamışsa... Yanlışlara fren olacak bir baskı, balata sistemi yoksa, güçler ayrılıgına dayalı denge, denetim oluşturulamışsa, o toplum kirize acık toplum demektir...

Şimdi kiriz varmıdır/yokmudur televizyonlardaki tartışmalarda o, onu demiş, bu, bunu demişi aşmayan tartışmalar, bugün yapılan hataları, 1974 de ki yag kuruklarrıyla savunan yarım aydınlara, uyanık kasaba siyaseticlerine bakarsak kiriz yok... Bana sorarsanız buhran var... Ayrıca 1974 de, NATO, ABD, İngiltere, Fransa, Yunanisten ve billumum batı biloğuna rağmen Kınrıs Barış Harakatı yapıldı ve bu saydığımız ülkelerden bazılarıyla savaştık, bazıları bize ambargo uyguladı... Bunu söylemeden yag kuruklarını söylernirse, siyaseten ahlaksızlık yapılmış olunur... Her neyse konu dagılmasın, kirize acık toplumuz, kirizi kabul etmeyen bir yönetimimiz var, biz vatandaşlarda yöneticilere bakıyoruz kiriz yok gibi davranıyoruz... Yine ev ve araba kredikleriyle kirizi aşacağımızı, düze çıkacağımızı sanıyoruz, Allah bu sanrılardan kurtulmayı bize nasip etsin... Allah nasip eder, biz nasibimiz için akıl eder, akıl üzere çalışırsak, yeter mi yok, akıl, bilgi, ahlak, teknoloji, adalet degerlerini, nimetlerini kullanırsak, kirizden çıkarız, hatta bunları kullanmış olsaydık, kirize bile girmezdik... Örnek vermek gerekirse, seçim işleri için olaganüstü akceleri harcamasaydık, şimdi bu kadar kirizi derin yaşamaz, virüsün de etkisiyle buhrana girmezdik...Girdik nasıl çıkarız?

Önce hangi sektörlerle kirizden çıkılır, hizmet sektörüyle cıkılır mı, bircok ülkeden turist gelmeyecek, bizim ülkemzide iş sahalarının yarısından fazlası hizmet sektörüydü ve bu nednele kirizin başındayız... Bu sektörle cıkamayız, imalat, teknoloji, tarım hayvancılık, tekstil, mobilya ama bizim için üretimi de aşacak kadar üreterek ihracat için üretimle aşabiliriz... Sonra insanlar daraldı, ve piyasayı daraltan nedenlerin başında, beton lobisinin bitmez tükenmez iştahı geliyor... Her 15*20 katlı bina, dört daire olsa, 60-80 daire eder, 500-600 binden satılsa piyasadan sadece bir bina 35-40 milyar lira emiyor veya piyasayı gelecege doğru borçlandırıyor... Ben 6*7 sene önce bugünü yazmıştım, o zaman ucuyoruz diyerek çocuklar gibi alkışlarla seviniyordu, bazıları.. Avrupa ülkeleri bizi kıskanıyordu, hala kıskanıyor mu bilmem... Kirize acık toplum olduk, neden? Ekonomik kaynaklarımızı arabaya ve betona bu kadar yatırdığımızdan, üstelikte bu kaynaklar borç kaynaklardı.... Şimdide para basarak elde edilen kaynakları yine üretime degil, araba ve tüketim için harcıyoruz.... Her neyse, başka bir kirize acık hal ise siyasal olarak hükümetimizin hatalarından ortaya çıkıyor...

15 Temmuza gelinen hataları, acılım hatalarını, Suriye Politikalarını saymıyoruz, onları unuttuk... Durup dururken Baro ve Avukatlık kanunu Avukatların meslek örgütü Barolara danışılmadan degişiklik yapılıyor ve tepkiler gelişiyor... Sonra kidem tazmınatıyla ilgili degişikliklere sendikalar tepki gösterecek, alttan alta tepki gelişiyor... Yani hükümetimiz tooplumsal muhalfeti ve tepkileri kendi elleriyle organzie ediyor... Bu arada muhalefet partileri tepkilere  öncülük eder mi, etmez mi, bilinmez, ama tepki gösteren gruplara desteklerini acıklıyorlar... Yani İşsizlik Cumhuriyet tarihinin rekorunu kırıyor, iş bulma umudunu insanlar kaybetmiş, tarımsal üretim düşüyor, sanayi üretimi %30’u aşan bir seviyede gerilemiş... Üretime gidecek son akceler, seçimden önce harcanmış, şimdi para basarak kaynak oluşsun derken oda yine araba sevdasına gidecek... Krizden cıkmak mı istiyoruz, kirize kapımı acıyoruz bilemiyorum... Vatandaşlara sabır öneriyorum, karşılıklı dayanışma öneriyorum, yöneticilere de daha dikkatli olunması önerisi, dilegiyle, selam ve sevgilerimle...

Hüseyin Benek – 23.6.2020 – vatandasfikri.com