APARTMAN TARLALARI
(Meyve Dikme, Bostan Ekme yerine, Beton Eken Yurdum İnsanı Yarın Aç kalma ihtimalimiz Var)
(Yurdum insanı, Yurdumuzun Her Yerin de, Tarım Alanların da Apartman Hasatı Yapıyor.)
Ülkem insanı her yerde aynı, doguyu gezdim, batıyı gezdim, kuzeyi ve de güneyi gezdim, daha önce geldiğimde çok sevdiğim bir o kadar da üzüldüğüm Bursa ya 15 yıl sonra tekrar geldim… Bir de ne göreyim, Uludağ’a çıkarken teleferikten baktığımda tarım arazileri işgal edilmişti ve üzülmüştüm… Ama az da olsa tarım alanları şehrin ilerleyişine direniyor gibi öbek öbek tarlalar ve şeftali bahçeleri vardı.. Şimdi bütün buğday tarlaları, domates ve salatalık tarlaları, Şeftali bahçeleri artık apartman tarlalarına dönmüş durum da… Apartmanlarda barınılır, ama apartmanların beton duvarları yenmez, yani apartmanlar bize barınaklık yapar, ama bizi besleyemez… İşte tam da bu nedenle yetkililer ve tarla sahipleri belki çok ekonomik gözüküyor ama, verimli degil, akıllıca degil, tarlalara şeftali dikmek, domates, patlıcan, biber, ekmek yerine beton ekmek kişi olarak bindiğimiz dalı kesmek, toplum olarak ayağımıza kurşun sıkmak gibi bir şeydir… Geçmiş olsun Bursa ovası artık apartmanlar ovasına dönmüştür, kısa vade getiriler için uzun vade de sorunları tetikleyecek hatalardan kaçınmayı öneriyor akıl bize…
Bursa Gürsu dan başlayarak neredeyse 5-6 kilometre enin de, Uludağ, Aslanköy arasında kalan eskiden bağ ve bahçe olan alan, Neredeyse Bursa dan Karacabey kadar olan 50-60 kilometrede ki alan şimdiler de Apartman tarlası olmuş, ne yazık ki can, eksen can bitecek bu topraklar da artık sadece ve sadece apartman bitiyor… Bunun zararını kim görecek Nüfusumuz arttığın da, tarım alanları bizim torunlarımızın çocuklarını besleyemeyince, bizi hayırla anmayacaklar… Atalarımız tarım alanlarını paraya, rantta değişmişler diyecekler…
Bu alanlar yeniden tarım alanı olabilir mi, evet olur ama, bu ekilen apartmanlar kaldırılırsa, onun da maliyeti çok mu çok olacaktır…. Yani ancak açlıkla karşı karşıya kaldığımız da bunu yapabiliriz diyecegim ama açlıkla karşı karşıya kalmak demek zaten zor durum da kalmışız demektir… Artık toplumumuzun ne apartman yapacak, ne de tarım alanlarına ekilen bu apartmanları kaldıracak dermanı kalmamış demektir… Sadece keşke yapmasalardı, diyerek hayıflayan torunlarımız yada onların çocukları olacaktır, onlar hayıflarken de bizi hayırla yadetmeyeceklercdir…
Tarım alanlara apartman ekilmesi sadece Bursa da mı, yok, bütün şehirlere yakın, iç içe olan tarım alanlarının işgali neredeyse yurdumun her yerin de yurttaşımın en iyi anlaştığı tek konu… İmani meseleler de bile bu kadar anlaştıklarını görmedim… Nereye, bakarsanız bakın, nerede yaşarsanız yaşayın, bu sorunu göreceksiniz… Ama Bursa ovası, aynı Çukurova gibi degerli bir tarım arazisiydi ve korunması gerekirdi… Nasıl tarihi kalıntıların olduğu yerler sit alanı ilan ediliyor, korunuyorsa tarım alanları da aynı titizlikle korunmalıdır. Bostan yerine beton ekersek bir gün aç kalırız...
Bu sorunu görebilmek için hayata paranın dışından bakabilmek gerek birazcık, bizim tek amacımız para mı kazanmak, inancımız, değerlerimiz, sadık yârimiz, vatanımız toprağımız paraya kurban edilecek kadar degersiz mi?
Apartmanları tarım ve orman alanlarının dışında atıl duran bozkırlara, kayalıklara, tepelere, sapa yerlere apartman eksek daha iyi olmaz mı? Atalarımızın yerleşim yerleri tarım alanlarının dışında kalan, su kenarı ve tepelik yerler neden hiç düşündük mü? Şimdiler de benim dışım da herkesin arabası var, arabası yoksa da toplu taşıma imkanları çok gelişti her yere otobüs dolmuş var… Hatta yeni hatlar eklemek için, belediyelerin kapsın da dolmuş hattı almak için bekliyorlar…
Apartman tarlalarına son verecek yönetici, belediye başkanı, şehircilik bakanı en iyi yönetici, en iyi belediye başkanı, en iyi şehircilik bakanı… Çevre bakanı ne iş yapar derseniz, o sadece tarım alanlarının işgaline ve çevrenin kirletilmesine bakar…
Bursa Büyük Şehir Belediye başkanlığının, Tarım Bakanlığının, Şehircilik bakanlığının ve İmar Müdürlüklerinin, Çevre Bakanlığının dikkatini bu konuya çeker, gerekli önlemlerin alınmasını, vatanını seven, vatandaşının açlık çekme ihtimali için kaygılanan bir vatandaş olarak rica ederim…
Selam ve saygılarımla…
|