MARKAMIZ YOKSA MAKARNAMIZ MI VAR DİYE ÖVÜNECEGİZ?
Markamız yeteri kadar var mı, yada bu markalar, Batıda Edirne’yi, Dogu da Kars’ı geçince etkisizse, sadece bize hitap ediyorsa dünyaya açılamamışsa… Yeteri nitelikleri taşıyorsa, üzerine düşünmek …
İster giyim de, ister dayanıklı elektrikli eşyada ya da mobilyada, iletişim ve savunma sanayin de markalarımız bize bile yetmiyor, cevap vermiyorsa… Bir yerde bir sorun var, öncelikle, siyasal ve akademik sorumlular söz cambazlıklarıyla bahane üretmek, komplo teorileriyle başarısızlıklarımıza kılıf bulmak yerine… Nerede hata yapıyoruz diye hep beraber düşünmeliyiz…Düşünmeliyiz, markayla mı, yarşıcağız Makarnayla mı?
Hadi ben abarttım teknolojimiz iyi, üretimimiz iyi neden o zaman her sene dış ticaret açığı veriyoruz? Hangi alanlarda daha çok araç gereç ithal ediyoruz? Dünyanın belli başlı ihracatçı ülkeleri ne ihraç ediyor, biz ne ithal ediyoruz bunları üretmek, hatta ihtiyaç fazlası üreterek başka ülkelere satmak neden düşünülmüyor? Düşünülüyorsa neden uygulanmıyor bizi tutan nedir? Hamasetle siyaset yaparak başarısızlıklarımızı nereye kadar gizleyebileceğiz, lider eleştirilmez, aman ha kendi içimizde tartışan topluluk grup izlenimi vermeyelim diye nereye kadar susacağız? Son 15 yılda borçluluk oranımız artarken aynı hızla ithalatımız da artıyorsa, hem başkalarından borç alıyoruz, hem de başkalarından ürün alıyoruz demektir ki… Bu sürdürülebilir bir durum değildir…
Değildir, bundan 15 sene geri gittiğimizde ülkemizin kişi başı borcu 465 dolar civarındayken şimdi 6000 doları aşmış durum da… Bu kadar hızlı borçlanan ülke var mı bilmiyorum!!! Ama yönetenlerimizin dikkatini bu alana çekmek istiyorum, markamız yoksa makarnamız mı var diye övüneceğiz? Tabi ki hayır, makarnayı severim ama teknoloji alanında ülkemizin toplumumuzun Aynı G. Kore gibi, Çin gibi hatırı sayılır bir teknolojik ürün ihraç eden ülke olmasını da arzu ederim, edelim… Sanırım hepimiz arzu ediyoruz ama ettiğimiz arzular için yeterince çalışmıyoruz diyebilirmiyiz? Cihat deyince savaş anlayan arkadaşlardan ricam birde teknolojik gelişme cihadı, cehdi üzerine düşünseniz diyorum… İcat cihadı başlatsak yarından itibaren diyorum, icatlarını kaydettirmeye çalışan üniversiteler, akademisyenler amatör bilimciler patent enstitüsünün önünde icat kaydettirme kuyrukları oluşsa diyorum… Yok, bizim başka işlerimiz var, farklı siyasi gruplara, dini farklı yorumlayanlara cihat etmekten başka cihatlara fırsat bulamıyoruz, bulmamız gerektiğini düşünemiyoruz bile… Enerjimizi birbirimizle mücadeleye ayırıyoruz, herkes bir birini hain ilan ediyor, demokratik siyasetin içinde olması gereken rekabeti düşmanlığa çevirebiliyoruz…
Neyse markamız yoksa, etkimiz de yok demektir, tersinden düşünürsek markamız kadar gücümüz var demektir… Son ekonomik göstergelere bakınca dünya ekonomi sıralamasın da 18-20’ci ekonomi oluyoruz, 2023 de, ilk on ekonomi olma hedefimiz vardı, sık sık dile getiriyorduk, liderlerimiz kürsüden kükrüyordu… Ne oldu? Şunun şurasın da 2023’e Beş yıl kaldı, beş yılda 10 basamak mı yükseleceğiz, yok mümkün görünmüyor, ama çalışırsak imkansız da değil…
İlk on ekonomi olabilmek için ne gerekiyor dünya çapın da ilk 10 sektör de, ilk 10 marka arasında 10 markamızın olması, olmadıkça ekonomimiz ilk yirmide olmaya devam edecektir… İlk 10 ekonomi hedefimiz devam etsin, üretim planlarımız olsun, markamız olsun, dış ticaret açığımız, dış ticaret fazlalığına dönsün… İstiyormuyuz, istiyoruz, o zaman bu isteklerimizin gerçekleşmesi için çalışmak dileğiyle… Selam ve Sevgilerimle…
Hüseyin Benek – 12.2.18 – vatandasfikri.com
|
|
|
