EN ÇOK ELEŞTİRİLEN T.C HÜKÜMETLERİ
T.C hükümetlerinin içinde en çok eleştirilen hükümetlerinden bir kaçı 11 Kasım 1938 – 22 Mayıs 1950 arası görev yapan 1-2-3-5-6-7 T.C hükümetleridir.. Ben genel olarak hükümetlerin eleştirilmesinden yanayım, ama bu eleştirilerimiz gerçekçi ve yapıcı, dönemin şartları dikkate alınarak yapılan eleştiriler olmalıdır neden?
Diyelim ki demokrasi yok, seçimler yok, iktidarı meclis seçiyor meclisi ise kurucu meclis, şimdi siz bu hükümeti demokrat değil diye eleştirebilirmisiniz? Ama eleştirenlere bakıyorum, sanki demokratik dönem gibi tek adam filan diyorlar, o zaman padişahlar çoğulculuğa önem veren çokmu demokratıydılar da, onlar demokratik seçimlerle mi geliyordu? Padişahları göğe çıkar, T.C kurucu dönemi yere batır, işte tam bu noktada bu dönemi dikkate almadan yapılan eleştirilerin altında başka amaç aranır… Olayı tarafgir bir şekilde siyasileştirmeden anlamaya çalışalım, yoksa siyaseten haklı çıkma cabasıyla gerçekleri göremeyiz.. Sonra ekonomik eleştirilere bakalım mı?
Öşür alındı, haksız vergiler konuldu, öşür ne demek, ona bakalım devam edelim… Öşür: onda bir, eskiden tarım ürünlerinden alınan onda bir oranındaki vergi, yani o dönemde sanayi, ticaret ve turizm hizmet sektörü bu kadar büyük olmadığı için tarım ürünleri üzerinden vergi alınıyormuş.. Onda bir demek, yüzde on demektir, şimdi gelir vergisi ne kadar, %25-35 sadece bodrolulardan alınıyor, alkolden, sigaradan, petrolden alınan öşür, vergi ne kadar biliyormuyuz? En az %65-70-80 öşür, vergi alınıyor… Şimdi dünya savaşı mı varda bu kadar vergi alınıyor? Bu çok eleştirilen hükümetin dönemine bakıyoruz…
İkinci dünya savaşı 1939 yılında başlayıp 1945 yılında sona ermiştir, bu hükümet ne zaman görev yapmış, 1938’in 11 Kasım da göreve gelmiş, yani 38, sonu, 39 başı, 1950’nin – 22 Mayısın da görevi sona ermiştir… Yani dünya savaşı döneminde öşür alındı, yoksulluk yaşandı gibi eleştiriler aşırı yoruma, aşırı demagojiye(lafebeliğine) retoriğe dayalı eleştirilerdir ki… Demagojiyi açmak gerekirse: Bir kimsenin ya da grubun duygularını okşayarak, kamçılayarak, gerçekdışı sözlerle duygusal çoğunluğa dayalı sözler söyleyerek onları kazanmaya çalışma, siyaset söz konusuysa, oy avcılığı yapmaya dayalı siyasal söylem diyebiliriz… Retoriği anlamaya çalışırsak, doğru olmasına bakılmaksızın, güzel söz söyleme, hitabet sanatı diyebiliriz… Her neyse, o dönemin hükümet edenlerine bu seviyede eleştiri haksızlık sayılır, bu dönemi bu kadar rahat siyasal polemik konusu yapmak tarihe, öyle olağanüstü bir dönemde yaşanılanlara, eleştiri sert ise saygısızlık bile denilebilir… Bunları bilelim ve gelelim günümüze…
Bir başka ülke başkanı sırf bir tivit attı diye para birimimiz TL %35-40 deger kaybederse, ekonomimiz ne kadar sağlamdır, bunu göremeyenlerin ikinci dünya savaşı sırasına ki yoksulluğu, yokluğu, ekmek karnelerini görmeleri ne kadar sağlıklı görmedir?! Şimdi siyasal farklılıkları bir kenara bırakarak, bir sorun yaşanıyorsa, bu sorunun nedenleri, sonuçları üzerine, o sorunun yaşandığı dönemlerde savaş mı var, kuraklık var, yanlış yönetim mi, söz konusu gibi sorularla hükümetleri, yönetimleri değerlendirmek, gerekirse eleştirmek, ricasıyla, dileğiyle, selam ve sevgilerimle…
Hüseyin Benek --- vatandasfikri.com –2.1.2021
Not: Bu Hükümetler İnönü, Dönemi Hükümetleridir.
Kaynaklar
3* https://www.milliyet.com.tr/egitim/2-dunya-savasi-kisaca-ozeti-tarihi-sonuclari-onemi-nedenleri-ve-sonuclari-6269714
|