HİPNOZ ET, İSTEDİGİNİ SEÇTİR! İstediğini Sat!!!
Gerçeklerle Degil, Algılarla İnsan Yönetmek! Türkiye’de şu anda çok sayıda kişi hipnoz yaşıyor olabilir!!
Kötü gidişatın farkında olan, gelmekte olan faciayı gören, toplumu, tanıdığı tanımadığı herkesi çırpınırcasına uyarmaya çalışanlar var… Göz göre yaklaşan belayı haykırırcasına öngören anlatan, sanki hipnoz olmuş toplumun coguna sözünü ulaştıramayan, gerçekleri anlatamayan, uyardığı için hatta doğruları anlatmak uğruna mücadele ettiği insanlar tarafından suçlananlar var.. Bu uyaranlar, suçlananlar ne yazık ki, hipnoz olmayanlar… Bu yapılanlar karşısında, hipnozla uyuyanlara sözünü ulaştıramayan, gerçekleri anlatmaktan vazgeçenlerin var olduğuna da tanık oluyoruz…
Öte yandan algılarıyla onanmasına izin vermeyen hipnoz olmayan kişilerimiz, akademisyen, yazar, gazetecilerimiz, ekonomistlerimiz var… Biz bu hipnoz uykusuna dalmamışları bularak dinlememiz lazımken onların birde itibarsızlaştırılmasına göz yumuyoruz.. Gerçi hipnoz uykusunda olanların algıları sadece hipnozu yapanların mesajı dışındakilerin mesajına kapalı olduğuda bilinen bir gerçek.. Hipnoz üzerine devam etmek gerekirse…
Hipnoz Nedir, Kimler Etkilenmez, Kimler Ne Oranda Etkilenirler…
*Hipnoz nedir?
Hipnoz, bilincin odaklanmış ama gevşemiş bir hâlidir, kişinin, dış çevreden gelen uyaranları azaltılıp dikkatini belli bir noktaya toplanır. Bu durumda, telkinlere (yönlendirmelere) algılara, manipülasyonlara (Hileli Yönlendirmeye) daha açık hale gelir. Sanki toplum olarak reklamcıların, propaganda uzmanlarının algısıyla sürekli hipnozdayız...
* Hipnozdan etkilenme oranı nedir?
Bilimsel araştırmalara göre, insanların yaklaşık %10–15’i çok kolay hipnotize olurken, %70’i orta düzeyde hipnozdan etkilenirler… Geri kalan %15–20’si ise zor etkilenir veya hiç etkilenmez, tv reklamları, sloganlar, güç odaklarının iktidar odaklarının, ürün pazarlayanlarının istedikleri yorumları yaparak adeta bizi hipnoz ediyor olabilirler… Bu etkilenmeyen kişiler aslında bizim sinir uclarımız olabilir, bu genel propagandalardan etkilenmeyenleri bilerek onları dinlememiz gerek….
Bu oranlara kesin diyemeyiz, kişinin kişilik özellikleri, dikkat düzeyi, güven duygusu ve hipnotizörle kurduğu ilişkiye bağlı olarak değişen durumlardır. Bir siyasal lidere güveniyorsak, onun yalan yanlış da olsa söylediklerini doğru, bir siyasal lideri sevmiyorsak söyledikleri doğru bile olsa yanlış kabul edebiliyoruz.. İşte buna siyasal hipnoz da diyebiliriz…
Hipnozdan etkilenmeyenler neden etkilenmiyor, dersek…
Kontrol Kaybı Korkusu, neden kontrol kaybetmek istemiyor olabilirler ki? Başkasının kontrolüne girmemek için olabilir mi?
Bazı insanlar, “bilincimi kaybederim” ya da “biri bana hükmeder” korkusuyla direnç gösterir, haksız da sayılmazlar degil mi?
Aşırı Analitik Zihin yapısı olanlarında etkilenmediği görülmektedir…
Analitik zeka, kişinin bir olay karşısında mantıklı çıkarımlar yapmasını sağlamaya dönük, nende sonuç ilişkisine, başka etkileyici faktörlere dikkat eden zihinsel beceridir de denilebilir… Kişi bu özelliğini hipnoz ile kaybedecekse, hipnoza karşı direnebilir… Hipnozdan uzak kalan Analitik zekaya sahip kişiler verilen bilgileri doğrudan kendileri analiz etme, kendilerinin sonuç çıkarma egilimindeki kişilerdir de denilebilir…. Bizim Kastamonu da koyma akılla düşünmek diye bir deyim vardır, şimdilerde bilinçli bize ulaştırılan bilgilerle bizim istenileni yapmamızı isteyen bir algılarla oynayan güç odakları var… Bunlara karşı hipnoz olmamak, uyanık kalmak, bagımsız kaynaklardan bilgilerle düşünmek ve davranmak vatandaşlık sorumluluğu, hatta insanlık sorumluluğudur diyerek… Bu konuya dikkat çekmeye üzerine düşünmeye devam edelim mi?
Sürekli, bize ulaştırılan bilgilerin gerçek mi bunlar, başka kaynaklar ne diyorlar, diye düşünen kişiler kendilerini reklamcıların pazarlama tuzaklarına, siyasiler gerçekleri içermeyen propagandalarına karşı, hipnozda düşünmeyi bırakıp hipnozcunun telkinini gerçek sanan kişiler gibi, algılara, manipülasyonlara kendilerini bırakmazlar… Bana kalırsa bırakmamak da lazımdır… Son olarak başka nedenlere de bakarak, insanlar neden hipnozdan etkilenmezler konumuzu bitirelim, siz size gelen siyasal telkinlere karşı kuşkulu olan, başka kaynaklardan doğrulayın derim…
Güven Eksikliği, başka bir neden olarak sayılır, Dikkat Dağınıklığı, Biyolojik Farklılıklar, başka nedenler arasındadır.. Kısacası biz, binlerce mesajla, biz olmaktan çıkıyorsak, sürekli mesajları verenlerin kuklaları gibi tüketici oluyorsak, verilen siyasal mesajları doğrumu yanlış mı diyerek bir düşünsel süzgeçten geçirmiyorsak… Biz olarak yaşadığımız, hipnozu, sanıyı gerçek anlıyor olabiliriz.. Aman dikkat siz, siz gibi mi, yoksa istenilenleri yapan hipnoza maruz kişiler gibi mi davranıyorsunuz? Bunun üzerine düşünün, size ulaşan bilgilerin amacı nedir diye sorun, sorun siz siz, biz biz olabilelim.. Kendimiz olmak dilegiyle selam ve sevgilerimle…
Fikri Adil - vatandasfikri.com - 8.11.2025
Not : Yazıda YZ kullanılmıştır
|