KÜTÜRSÜZLÜĞÜN TOPLUMSALLAŞMASI!!!

Bir toplum düşünün ki, tarihiyle bağı kopmuş, bir toplum dününün ki dinini yabancı bir dille okuyor, anlamıyor, bir toplum dünün ki evrensel kültürün birikimlerini kendi kültürel değerlerine ekleyerek kültürel dönüşüm ve değişimi sağlayamıyor… Bu nedenle eksik kalan kültürün, kültürsüzlüğünü yaşıyor,  ben buna Kültürsüzlüğün topluma yansıması diyorum… Bunu sosyologlarımız, felsefecilerimiz, din adamlarımız, siyaset bilimcilerimiz, antropologlarımız, baskından dışlanmadan, saldırılardan yılarak kaldılarsa, hala toplumsal hafıza için düşünmeye devam ediyorlarsa entelektüellerimiz bu eksikliklerimiz, incelemelidir, nedenlerini sorgulamalıdır ve bize kültürsüzlüğü aşacak yol ve yöntemler göstermelidirler… Bunu eğitim aracılığıyla yapamıyoruz, neden?

Eğitim, meslek odaklı bilgilere dayanmış, kültür odaklı olmaktan çıkmış, kültür odaklı eksikliğin farkında olanlar ise sadece yerel, lokal kültürle ilgileniyorlar, oysa kültürün dört ayağı var… Anlama uygulama acısından biri kişi, diğeri toplum, kaynak acısından biri yerel, diğeri evrensel… Bunları gerektiği gibi sentezleyemezsek, kültürel olarak savruluruz ve kültürel kaos toplumsal kaosa yansır… Kültürsüzlüğün topluma yansıyarak toplumsal anomi (Kanunsuzluk, Normsuzluk, Kuralsızlık, Degersizlik) ye dönüşmesine birkaç örnekle devam edelim…

Para kullanırken, kültürsüzlük örnekleri, ihtiyaç üzerinden değil, gösteriş üzerinden hareket eden bir kişi ve topluma neden olur… Paranın yani ekonomik paylaşım modelinin olmadığı topluma dönüşür, en çok ekonomik eşitsizliğe neden olan toplum oluruz… Bizde böyle bir sorun var mı siz araştırın, cevabını bulun... Elinizin altında googel var…

Sonra, yetki ve sorumluluk acısından değerlendirdiğimiz de, yetkisizken en çok şikayet ettiği şeyleri, ister siyaseten, ister hiyerarşik, ister bürokratik olarak yetkiler aldığında neden şikayet ediyorsa onun iki katını yapar… Kim yapıyor, kim yapmıyor, biz yetki aldığımızda ne yaptık, güçlülere karşı nasıl davranıyoruz, güçsüzlere karşı nasıl davranıyoruz, yanımızda çalışanlara nasıl davranıyoruz, onlara ne kadar değer veriyorsunuz, onların ücret ve çalışma zamanı acısından, hakları, hukukları konusunda ne gibi düşüncelerimiz, sınırlarımız kültürümüz var? Kısacası bize kültürümüz ne yaptırıyor, kültürsüzlüğümüz ne yaptırıyor aynayı kendimize tutalım ve kendi kendimizi, içinde yaşadığımız toplumu bir öz eleştiriye tutalım mı? Bence tutun, tutalım, bu benim yazarak yapmaya çalıştığım bir öz eleştiridir… Son olarak bu kültürsüzlüğün kamusal alana yansıması üzerine birkaç örnekle devam edelim mi?

Adam güvenlik görevlisi, görevi nedir bilmiyor, sanki suçlu avlamak üzere programlanmış, evet öyle bir görevi var ama ikincil, birinci görevi vatandaşın can ve mal güvenliğini sağlamak, bunu yaparken vatandaşı değil suçluları rahatsız etmek.. Bilip bilmeden herkese suçlu muamelesi çekmek güvenlik görevlilerinin mesleki kültürsüzlüğünü gösterir… Karşılaştık mı, böyle haksızlıklarla, evet ne yazık ki karşılaşıyoruz, vatandaş içeri alınıyor, aylarca, hatta zaman zaman yıllarca suçlu muamelesi çekiliyor… Vatandaş suçsuzluğunu kanıtlamak için avukatlar tutuyor, yıllarca suçsuzluğunu kanıtlamak için hem zaman, hem para, hem de duygusal erezyonlar yaşıyor… Neden ne, Sonuç ne, bu vatandaş içinde yaşadığı, bu olumsuzlukları yaşattığı, üstelikte maaşlarını onun ödediği vergilerle alan görevliler için ne düşünür? Ama vatandaşı düşünemez yapıyorlar ve sorunlu vatandaş olarak topluma bırakıyorlar… Bu hem devletiyle, hem vatandaşıyla sorunlu tipler her alanda gizli bir direniş gösteriyorlar… Örneğin, toplu taşım araçlarında bile ilerlememek için direniyorsa biri, ya bu tip bir vatandaştır, yada hiç toplumsal kültürden nasibini alamamış vatandaştır… Ya da, kendisine hiçbir ortamda değer verilmemiş kişidir… Kişiye nasıl değer verilir, Tanrı bize derki sizi kendi suretimden yarattım, siz eşrefi mahluksunuz der… Biz öyle düşünür öyle hissedermiyiz?? Biz en yakınımızdakilere, günlük olarak onlarca defa karşılaştıklarımıza, amir, memur, patron işçi, aile ilişkilerinde birbirimize ne kadar değer veriyoruz, ne kadar değerli hissettiriyoruz? Bunların hepsi kültürün veya kültürsüzlüğün topluma yansıması halidir, hiç düşündünüz mü kültür halimiz nicedir?

Hep beraber üzerine düşünmeliyiz, alim, aydın, münevver, entelektüel, filozof her ne derseniz, deyin, bu okuyan yazan adamların bu meseleler üzerine ne yazdıklarını ne düşündüklerini okuyalım onların yardımıyla kültürsüzlük çemberinden, girdabından kurtulalım…  Yoksa kültürsüzlüğün zulmünden hepimiz nasibimizi alıyoruz, hepimizi bu kültürsüzlük mutsuz ediyor… Mutlu, sağlıklı, kültürlü bir yaşam dileklerimle… Selam ve Sevgilerimle…

Fikri Adil --- 8.5.18 --- vatandasfikri.com