AYARTICILAR!
Ayartıcı ne demektir, olan, olması gereken, yapman gerekenin dışına çıkartıcıdır… O zaman biz, olanı biteni, olması gerekeni, yapmamız ve yapmamamız gerekenleri bileceğiz ve yapacağız, ayartılmayacağız… Buna ister disiplin diyelim, ister ahlak diyelim, ister toplumsal, yasal kurallar diyelim, isterseniz dini kurallar diyelim… Hepimiz birini baz alabileceğimiz gibi, bir kaçını da baz alabiliriz, ne kadar ölçümüz var ise, o kadar çok rafine insan oluruz diye düşünerek, ayartıcılar nedir, biz neden ayartılırız, buna kandırıcılar diyebilirmiyiz?
Bir hırs, iki şehvet, üç para/makam, dört ün, beş kendi çıkarımlarını ulaştığın sonuçları kutsayarak başkalarının kutsallarını ve yorumlarını tu kaka ilan etmek, altı bencillik, yedi kibir bunları siz çoğaltabilirsiniz… Çoğaltın ki, çoğaltalım ki bizi iyi insan olmaktan uzaklaştıran ayartıcıları bilebilelim yada daha doğru ifadeyle her acıdan görebilelim… Bunlardan bir kaçına yakından bakalım mı?
Hırs bir acıdan iyi, diğer acıdan kötüdür, içsel bir hırs sizin mücadele azminizi güçlendirir.. Ama hırsınız size/bize ahlak ve hukuk kurallarını cignetirse, başkalarının hakkına tecavüz ettirirse, işte o zaman, rafine insan, insan olmaktan uzaklaşırız..
Şehvet, bu cinsel haz olabileceği gibi başka hazlarda olabilir, bunun meşru bir sınırı vardır, bu nedir? Birinci aranacak söz konusu cinsel hazsa, yaşayacağımız kişide rıza, buna karşılıklı kabul de diyebileceğimiz bir durum.. Diyelim ki karar verdik, şehvet, haz yaşanacak, yaşayacağız, yine karşılıklı rahatsız olunmayacak, karşılıklı sağlık sorunlarına neden olmayacak şekilde yaşanırsa şehvet//haz sağlıklı yaşanmış, bizi ayartmamış olur.. Hazzın iyisi varmıdır, tabiki vardır, meşru sınırlar içinde yaşanılan buna örnektir… Ayrıca rafine haz ise şudur: Sanatsal, bilimsel, çalışmaların yanı sıra, doğal hayatı koruma gibi insanlığın genel olarak bilgi ve becerilerine katkı sunmak gibi… Bunlar rafine hazlardır, ancak sanatçılara, bilim insanlarına aydınlara nasip olur, bizde bunlardan biri disiplinlin içinde çalışırsak olabiliriz… Öbür ayartıcılar nedir?
Hepsinden bahsedersek yazı uzuyor, şikayetler başlıyor, biz iki tanesi daha ele alarak yazımızı bitirelim mi? Siz toplumsal soruna neden olan gördüğünüz, ayartıcılar üzerine daha geniş düşünelirsiniz…
Bunlar para ve makam, bunlarda kendi içlerinde iki potansiyel taşır, biri olumlu, diğeri olumsuz, biri sizi/bizi ayartan, diğeri ise insani seviyemizi yükselten, ne bizim insani seviyemizi düşürür, nasıl yükseltiriz bu iki olgu dikkate alarak yaklaşırsak…
Paranın ve makamın araç olduğu unutulur, bunlara ulaşma amaç olursa, bu şu demektir para ne için kazanılır, iyilik ve güzelliğe neden olarak, yeni kişisel ve toplumsal iyiliklere ve güzelliklere neden olma amacıyla kazanılırsa.. Makamlara neden gelinir, işletmeyse iyi bir işletme olsun diye, iyi işletme nasıl olur, işletmenin amaçları vardır, makam o amaçlara ulaşma araçlarından biridir… Burada ki araçları, gereçleri kullanarak ve aynı amaçlar için orada bulunan çalışma/takım arkadaşlarımızla amaç birliği yaparak bu işletmenin/kurumun daha verimli işletilerek, daha çok iyiliğe neden olunması amacımızsa… Bu işletmenin, makamın araç olarak kalması aşılır, amaçlara ulaşılırsa, makamın abartıcılığı tuzağına düşülmemiş, amaçlara ulaşma aracı olarak makamları kullanmış oluruz… Parayla yazıya son verelim mi?
Parada böyledir, hayatın içinde birçok işe yarar, bunun için insanlar paraya ulaşmak ister, sadece amaç paraya ulaşmak olursa… Para araçtır, amaç olursa hem kendi başımızı, hemde toplumda birlikte yaşadıklarımızın başını belaya sokacak bir ayartıcıdır para… Nasıl belaya sokar, toplumsa 1000 kişi paraya ulaşmaya çalışıyor, biri meslek mensubu, biri ticaret mensubu, biri ise hırsız…
Meslek mensubuyuz, o mesleğin gereği insanlara/toplumumuza katkılar sunuyoruz, sunduğumuz katkının karşılığında para alıyorsak, meşru/helal kazanç, amaçlar doğrultusunda bir kazanç olacaktır.. Ama aldığımız para sunduğumuz iyilik ve güzelliğe katkısından daha çok maliyeti varsa insanlara/topluma o para ayartıcı paradır, helal/meşru olmayan paradır… Şimdi dönelim bize…
Kendimize bir ayna tutalım, bir özeleştiri yapalım, İster şehvet üzerinden, ister makam ve para üzerinden düşündüğümüzde durumumuz nasıl? Çevremize, içinde yaşadığımız topluma katkı mı sunuyoruz, asalakça onların katkılarından mı yararlanıyoruz, onları sömürüyormuyuz? Haz yaşarken sadece cinsel hazdamı kalıyoruz, cinsel hazzı bile yaşarken karşımızdakine, ne kadar haz verebiliyoruz, sanatsal, bilimsel, doğaya katkı hazlarını yaşayabilenlerden olduk mu, olabilirmiyiz? Neden olamayalım ki! Ayartıcı tuzaklara düşmeden, baştan/akıldan çıkaran, doğru yoldan, iyi/güzel olandan saptıran, ayartansa ki, ayartıcılarsa ki… Biz, akılda, ahlakta, iyilikte/güzellikte ısrarlı bir şekilde kalacağız/kalmalıyız kararıyla…
Ayartıcılardan uzak uzak durmak yerine onların hayata iyilik/güzellik katma potansiyellerini kullanma amacıyla onlara yaklaşmak dileğiyle, Selam ve Sevgilerimle…
Fikri Adil – 21.2.2020 – vatandasfikri.com
Kaynak: http://www.dildernegi.org.tr/TR,274/turkce-sozluk-ara-bul.html
|