KONGRE SEÇİM
((Demokrasimiz Komada, Demokrasimize Acilen Can Suyu))
Seçimlerin temel nedeni ne olur, demokrasiyse sitem, seçenek olur, seçenek yoksa seçim o yok adayla, tek olanı seçmek, tercih etmek zorunluluğu doğar… Buna demokrasi denmez, ne denir? Bunu pati içi seçimlerden, lider ve partiler, arasındaki seçimlere kadar genişletebiliriz… Seçme özgürlüğü seçilecek aday, lider, parti varsa cereyan eder, yoksa tercih iradesi, seçim olmaz, seçiliyormuş gibi yapanlar olur… Bunlara da ben tyatrol demokratlar diyorum, parti kongrelerini ya gider izlerim, yada televizyonlardan… Üst seviyede demokrasi eksikliğine, üst seviyede demokrasi rolüne tanık olurum…
Ben önce olaylara bakış acımı anlayabilmeniz için kendi düşüncelerimin kaynağını anlatayım… İlk olarak T.C. Cumhuriyeti vatandaşıyım bu ülkenin toplumsal düzeninin (Sosyolojik, Ekonomik, Siyaseten) iyi işlemesinin fanatik taraftarıyım… Sonra bu ülkenin sisteminin Demokratik Cumhuriyet Olmasından dolayı bunun iyi işletilmesinden yanayım bu konuda ısrarcıyım… Sonra en ekonomik eşitsizliğin doğurduğu sosyal eşitsizliklerde sürekli ilk üçte yer aldığımız için sosyal demokratım… Daha sonra insanlığın ve toplumumuzun tüketim hızı arttığı için doğaya zarar verdiğimizi zararın: kullandığımız tarım ilaçlarıyla, bizim kullandığımız ve kullanmadan attığımız ilaçlarla, ambalajlarla, deterjanlarla kirliliğe neden olduğumuz için çevremizin kirlenmemesi için çalışan bir işçiyim… Evet işçiyim ve işçi demek zor işlerin adamı demektir, biri bir iş yapılmasını düşünür, biri proje için de emir verir, işçi o düşünüleni, emredileni yapandır… Sonuçta işçiye iyi düşünceler ve emirler ulaşmazsa işler yanlış işler… Bizde neden bahsediyorduk, Kongre ve seçimden, bunlar genelde demokrasilerde olur, ama biz daha henüz demokrasi kültürünü oluşturamamışız ki aday çıkarsa istemediğimiz kişi ve parti seçilirse demokratlıktan hemen istifa ediyoruz… Kültürü olmayan Demokrasimizde ki yanlış işleyişlerden bahsedeceğim… Ne yanlışı derseniz okumaya devam edersiniz…
Bizde kongreler genelde seçimsiz olur, şöyle bir ön kabul vardır, partiler, partinin lideri değil, lideri partisidir… Bu özellikle sağ partilerde nispeten de sol partiler de kabul edilmiş sahte bir gerçekliktir… Size en demokrat ilan ettiğim partinin kongresinden bahsedeceğim, gerisini siz düşünün, diğer partilerin nasıl otokrat(Siyasal kudreti elinde bulunduran (hükümdar))olduğunu.. Ben yakinen tanık olduğum bir kongreden bahsediyorum size… Bu kongre CHP’nin 36’cı Kongresi, dört aday var, parti tüzüğü gereği aday olmak için delegelerin %10’unun imzası gerekiyor, adaylığın önünde birinci engel ve bunu iki aday aşamıyor… 1280 delegenin %10 - 128 delege yapıyor, delegeler il ve genel merkezden çekindikleri için adaylara rahat imza veremiyorlar… Hatta neden korkuyorlarsa korktukları için imza veremiyorlar.. Bunları nereden çıkarıyorsun diyorsanız genel başkanı desteklemek için verilen imzayla aldığı oyu kıyaslayın ve baskıların ne kadar kişinin iradesini ipotek altına aldığını, etkilediğini düşünün… Genel başkan 1147 imza alıyor, aldığı oy ise 790, Muhalif aday ise 160 imza alıyor 47-48 kişi ik adaya da oy verdiği için soru çıkıyor neden iki adayın adaylığını delege destekleyemezmiş onu da anlayamıyorum, gerçi demokratik mantık için de, anti demokratik uygulamaları anlayamamak normal de… Muhalif aday lider ise 447 oy alıyor, demek ki baskı ikiyüzlülüğü doğuruyor… Baskıdan dolayı seçim delegelerin iradesiyle gerçekleşmiyor, diğer iki aday da aday olmuş olsaydı, 344 oy alsalardı genel başkan muhalif aday olacaktı.. Demokratik bir parti de adaylıkta %10 delege imzası gibi şartlarla adaylık engellenmemeli, bu %2-3 gibi rast gele aday olmayı engellemek için olmalıdır… Zaten herkes bilir, delegeleri genelde il kongrelerin de kazanan il başkanlarının ekibi yazar, yazdığınız delegelerin bile iradesinden bu kadar korkmayı anlayamam… Seçilme aday olma engelinin olduğu, delegelerin iradelerinin seçime yansımasının baskılandığı, buna rağmen muhalif adayın hatırı sayılır bir oy aldığı kongre yaşıyoruz… Benim kişisel izlenimlerim CHP de taban, delege, değişimi istiyor, genel merkez değişime direniyor…
İşin üzücü yanı bu yaşananlar, en demokrat partimiz de yaşanıyor, görünen o ki Demokrasimiz de yerlerde sürünüyor… Bu yaşanılanların en demokrat partimizde yaşandığını düşünülürse, diger kongreleri demokrasi mantığıyla yazmaya bile gerek yok… Diğer partiler de lider otoritesinin baskın olduğu partilerde tek aday, tek liste, tek lider derken demokrasinin ruhuna fatiha okuyarak kongreler kapanır… Aday yok, adaylığın önü tıkalı adayların, olmadığı yerde kongre olsa ne, seçenek yokken seçiyormuş gibi yapılsa ne… Demokrasimiz yoğun bakım da, demokrasimiz can çekişiyor, kim can suyu verecek belli değil, İşimiz Allah’a kaldı, Allah yardımcımız Olsun… Demokrasimize can suyu vermek dikeğiyle… Selam ve Sevgilerimle…
Fikri Adil – 3.2.18 Ankara Spor Salonu – vatandasfikri.com
|